En Sıcak Konular

Cem Kılıç
Milliyet Gazetesi

Cem Kılıç
4 Kasım 2016

Almanyaya Türk işçi göçünün 55. yılı



Almanya’ya Türk işçi göçünün 55. yılı

Miliyet

Geçtiğimiz pazar günü, Türkiye’den Almanya’ya işçi göçünün 55. yılıydı. 30 Ekim 1961 tarihinde, Almanya’nın Bonn kentinde Türkiye ile Almanya arasında “İşgücü Alımı Anlaşması” imzalanmıştı. Anlaşma sonrasında, ilk olarak 2 bin 500 Türkün göç ettiği Almanya’da, bugün üçüncü nesle ulaşan yaklaşık 3 milyon Türk bulunuyor. Zamanla Almanya’daki en büyük göçmen grubu oluşturan Türkler uzun süre uyum tartışmalarının da odağında yer aldı.

 

Göçün hikâyesi

İkinci Dünya Savası sonrasında ekonomisini yeniden toparlamak isteyen Almanya büyük bir isgücüne ihtiyaç duydu. Söz konusu işgücü açığını karşılamak için Almanya’yla Türkiye arasında 30 Ekim 1961 yılında ‘’Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Almanya Federal Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Türk Firmaları İşçilerinin İstisna Akdi Çerçevesinde İstihdamına İlişkin Anlaşma’’ imzalandı.

 

Bu anlasmaya dayanarak 450 kişilik ilk işçi grubu Haydarpasa tren istasyonundan Almanya’nın Düsseldorf kentine hareket etti. Türkiye’den ilk etapta 6 bin 500 işçi talep eden Almanya’ya ilerleyen yıllarda yüz binlerce Türk işçi ve aileleri göç etti.

 

İşgücü Anlaşması kapsamında çalışmak için Almanya’ya giden Türk işçiler başlangıçta birkaç sene Almanya’da kalıp, o süre içinde çalışıp biriktirdikleri parayla memleketlerinde iş kurmak veya ev, araba almak istiyorlardı. Yani, aslında Almanya’da uzun süre kalmak veya yerleşmek gibi bir düşünceleri yoktu. Diğer taraftan, Almanlar da Türk işçilerin ülkelerinde geçici olduklarını düşündüklerinden Türk işçileri “misafir” olarak görüyorlardı.

 

Bu sebeple, Almanya ilk etapta göçün insani boyutuyla çok fazla ilgilenmedi. Türk işçilerin ve ailelerinin, Alman ekonomisine katkı sağlayıp geri dönecekleri düşünüldüğünden, göçmen işçilere yönelik ciddi bir uyum politikası uygulanmadı. Ancak durum iki tarafın da düşündüğü gibi olmadı. Bugün Almanya’da 3 nesildir yaşayan yaklaşık 3 milyon Türk bulunuyor. Söz konusu Türklerin yaklaşık 1 milyonu Türk asıllı Alman.

 

1960’lı yıllarda Almanya’ya göç eden ilk nesil Türkler Almanca bilmediklerinden günlük hayatta ciddi sorunlar yaşarken, 2. ve 3. nesil Türklerin Türkçe dil sorunu yaşadıkları görülüyor.

 

Sosyal, siyasal ve kültürel yapısını bilmediği bir ülkeye göç etmiş olan birinci neslin önemli toplumsal sorunlar yaşamış olmasına karşılık, 2. ve 3. nesil Almanya’da eğitim aldı ve Alman toplumuyla daha yakın ilişkiler kurarak toplumsal yaşama daha iyi uyum sağladı.

 

1973 yılında dünyadaki petrol krizi nedeniyle Almanya, Avrupa Topluluğu’na üye olmayan ülkelerden işçi alımını durdurduğundan, Türkiye’den yaşanan göç de durakladı. 1983’te çıkarılan ve 1985’e kadar yürürlükte kalan “Geri Dönüşü Teşvik Yasası” ile Almanya ülkelerine dönen yabancılara, belirli şartların yerine getirilmesi durumunda 10 bin 500 mark, ayrıca çocuk başına bin 500 mark yardım yapma kararı aldı.

 

Söz konusu dönemde 374 bin Türk göçmen Türkiye’ye geri döndü. Söz konusu düzenleme nedeniyle 1985 yılında 1 milyon 400 bine gerileyen Türk sayısı, 1990 yılının sonunda 1 milyon 700 bine yükseldi.

 

İstatistikler, 1991 - 2008 yılları arasında Almanya’ya göç edenlerin sayısının Almanya’dan göç edenlerin sayısından fazla olduğunu gösteriyor. Buna karşılık, ilk kez 2009 yılında Almanya’ya göç edenlerin sayısı 27 bin iken, Almanya’dan Türkiye’ye geri dönenlerin sayısı 35 bine ulaşıyor.

 

Memleket özlemi

Almanya’da yaşayan Türklerin, geri dönüş nedenleri genel olarak memleket özlemi.

 

Bunun yanında, mesleki nedenler, ayrımcılık, ailevi nedenler ve olumsuz tecrübeler ile özellikle gençlerin Türkiye’de daha iyi iş imkânları olduğu düşüncesiyle Türkiye’ye geri döndükleri görülüyor.

 

“Acı vatan” Almanya’daki 2. ve 3. nesil Türklerin geçmiş nesle oranla daha iyi iş imkânlarına sahip olduklarını söylemek mümkün. Başlangıçta “misafir işçi” olarak görülen Türklerin çocukları bugün artık işveren, siyasetçi, sanatçı, sporcu, yazar, yönetmen ve akademisyen.

 

Almanya’da yaşayan Türklerin yüzde 30’unun lise, yüzde 15’inin de üniversite veya yüksekokul mezunu olduğu görülüyor. Bununla birlikte, “mavi yakalı” olarak ülkeye giren Türkler artık daha çok hizmet sektöründe istihdam ediliyor. Almanya’daki Türklerin en çok istihdamda yer aldıkları işler dönercilik, temizlik, şoförlük, bakıcılık, oto tamiri ve teknik işler.

 

Alman toplumun bir parçası haline gelen Türkler, Almanya’nın çok sayıda şehrinde Türk mahallelerinde yaşıyorlar. Bu bölgelerde Almanlara ait işyerlerinden çok Türk işyerleri, Alman marketlerinden çok Türk marketleri bulunuyor.



Bu yazı 2,085 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 15 Nisan 2024 Buluş yapan işçi bedelini nasıl alır?
    • 12 Nisan 2024 Yıllık izinle ilgili her şey
    • 9 Nisan 2024 Aralıklı çalışmada yıllık izin hakkı
    • 8 Nisan 2024 Aralıklı çalışmada kıdem tazminatı
    • 6 Nisan 2024 Bayram sonrası telafi çalışması
    • 3 Nisan 2024 Yaşlılık yüküne yeni çözüm gerek
    • 29 Mart 2024 Fazla çalışmanın ispatı
    • 25 Mart 2024 Yoksulluk ve zorla çalıştırma
    • 22 Mart 2024 Özel güvenlik ilgi bekliyor
    • 18 Mart 2024 Yemek yardımı neden önemli?
    • 15 Mart 2024 Ramazanda çalışma hayatı
    • 11 Mart 2024 İş sözleşmesi ve işyeri devri farklı
    • 8 Mart 2024 Çocuk hakları
    • 2 Mart 2024 Dışarıdan primle memur emekliliği
    • 26 Şubat 2024 Haftalık çalışma süresi kısalır mı?
    • 23 Şubat 2024 Sosyal hareketlilik ve gelir eşitsizliği
    • 19 Şubat 2024 Emeklilik için doğum borçlanması
    • 16 Şubat 2024 Dövizle ücretin sınırları neler?
    • 12 Şubat 2024 Kıdem tazminatı tavanı arttı
    • 9 Şubat 2024 Yemek yardımı için sınır var mı? (1)




    BİZE ULAŞIN: info@resulkurt.com
    TWİTTER/resulkurt34

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    8,031 µs