Ekonomim.com
Bumin Doğrusöz
30 Ekim 2008
Vergi borçlularına ödeme kolaylığı
Vergi borçlularına ödeme kolaylığı
30.10.2008 | Bumin Doğrusöz
&
Geçtiğimiz günlerde Maliye Bakanlığı'ndan vergi borçlarının kolaylıkla ödenmesini sağlama amacıyla yeni bir düzenleme yapıldığı açıklandı. Özellikle içerisinde bulunduğumuz ekonomik çalkantı dönemi, pek çok mükellefi ödeme sıkıntısı içerisine sokmuştur. Kimileri alacaklarını tahsilde sıkıntıya düşmüş, kimileri ise malını satmakta güçlük çeker hale gelmiştir. İşte bu günlerde özellikle ticari kesimin, artık iyi niyetli kötü niyetli ayırımı yapılmaksızın elinin güçlendirilmesi, sıkıntılarına birde vergi idaresinin icra tehdidinden eklenmesinin önlenmesi gerekmektedir.
Bu nedenle vergi idaresinin mükelleflere ödeme kolaylığını sağlama yollarını araştırmasını doğal karşılamak, "vaktinde ödeme yapan dürüst mükellefler cezalandırılıyor", "eşitlik ve adalet ihlal ediliyor" gibi düşünceleri galiba bu dönem bir kenara bırakmak gerek. Çünkü idare için alacağını almak kadar, gelir kaynağı mükellefini yaşatmak da önemli. Bakanlığın açıklamalarının tahliline geçmeden önce, açıklamayı aynen aktaralım:
Bakanlığın açıklaması
Bakanlığımızca, vergi borçlarını süresinde ödeyememiş mükelleflere ödemede kolaylık sağlamak ve kamu alacaklarının bir an önce Hazine'ye intikalini temin etmek amacıyla vergi mevzuatında yer alan tecil ve taksitlendirme müessesesinden zor durumda olan tüm mükelleflerin yararlanmalarını sağlayacak bir tebliğ düzenlemesi yapılmaktadır. Bu düzenleme kapsamında tecil ve taksitlendirilen borçlara uygulanacak faiz oranında önemli bir azaltma yapılarak faiz oranı yıllık yüzde 3 olarak belirlenmiştir. Bu uygulamadan; vade tarihi 01.09.2008 tarihinden önce olan, vergi dairelerine ödenmesi gereken, her türlü vergi, resim, harç, fon, paylar, vergi cezası, para cezası, gecikme faizi, gecikme zammı gibi tüm amme alacaklarından borçlu olan mükellefler yararlanacaktır.
Uygulama kapsamına 2008 yılı gelir ve kazançları için tahakkuk eden geçici vergi ve bu vergi ile birlikte ödenmesi gereken damga vergisi alınmamıştır. Mükelleflerin 28 Kasım 2008 tarihine kadar bağlı bulundukları vergi dairelerine başvurmaları halinde toplam borçları, ilk taksit Aralık 2008 ayından başlamak üzere 18 ay süre ile yıllık yüzde 3 tecil faizi uygulanarak taksitlendirilecektir.
Açıklamanın yorumu
Bakanlık bu açıklaması ile vergi dairelerine ödenmesi gereken her türlü vergi, resim, harç, fon, paylar, vergi cezası, para cezası, gecikme faizi, gecikme zammı gibi tüm amme alacaklarına ödeme kolaylığı getireceğini açıklamıştır. Ancak geçici vergi borçları ile bu vergiye bağlı damga vergisi borçları bu uygulama kapsamı dışında bırakılmıştır. Burada önemli olan bu borçların vade tarihinin 01.09.2008 tarihinden önceki bir tarih olmasıdır. Vadesi 1 Eylülden sonraya gelen borçlar bu uygulamadan yararlanamayacaktır.
Bu açıklama, bu konudaki hukuki alt yapının hazırlandığını, gerekli düzenlemelerin yapılmakta olduğunu söylemektedir. Bu düzenlemeler yapılmadıkça, bu açıklamayla bir hakkın doğumu söz konusu değildir. Her ne kadar basın açıklamasında, müracaat süresi başlamış ve 28 Kasım'da dolacakmış gibi bir ifade yer almışsa da, vergi dairesine müracaat için asıl düzenlemeleri beklemek gerekmektedir.
Ödemeyin bekleyin
Bu açıklamanın ilk anlamı, "bu kapsamda bir borcunuz varsa, ödemeyin bekleyin"dir. Zira bu kapsamdaki borçlar, yıllık yüzde 3 faizle 18 aylık taksitlere bölünecektir. Üstelik ilk taksit Aralık 2008'de başlayacaktır. Öte yandan İdarenin halen devam eden pek çok icra takibini, hacizleri ve hacizli mal satışlarını da, mükelleflerin bu uygulama kapsamında borçlarını ödeyebilmelerini sağlamak için durdurması gerekmektedir.
Ancak bu uygulamanın başarıya ulaşabilmesi ve pek çok kamu alacağının kapsama alınarak tahsili için, ikmalen ve re'sen tarhiyatları ve halen yargı aşamasında olanları da düşünerek buradaki vadenin, ikmalen ve re'sen tarhiyatlarda normal vade anlamını taşıdığının da düzenlemelerde açıklanması gerekmektedir. Zira yargı aşamasında olan veya vergi mahkemesi kararı çıkmış olmasına rağmen 2 no'lu ihbarname tanzim edilerek henüz gönderilmemiş ve dolayısıyla vadesi gelmemiş olduğu ileri sürülebilecek pek çok kamu alacağı vardır.
Zaten uygulamaya dayanak oluşturacak olan Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanununun tecil ve taksitlendirmeyi düzenleyen 48. maddesinin, "vadede ödemenin mükellefi zor durumda bırakacak olması"nı da kapsama almış olması, 2 no'lu ihbarname henüz gönderilmemiş olanların da bu yeni uygulama kapsamına alınmasına olanak vermektedir.
Bu yazı 3,151 defa okundu.
Diğer köşe yazıları
Tüm Yazılar
-
28 Mart 2024
2023 yılında elde edilen kar payları ve beyan yükümlülüğü
-
26 Mart 2024
Arabulucuya başvuru ve şüpheli alacak karşılığı
-
21 Mart 2024
Vergi incelemelerinin pişmanlığa etkisi
-
19 Mart 2024
Binek otomobillerin giderleri ve elektrikli araçlar
-
14 Mart 2024
Yıllık beyanda eğitim ve sağlık harcamaları indirimi
-
12 Mart 2024
Kiraların gerçek gider yöntemi ile beyanında idari yaklaşımlar
-
7 Mart 2024
Kira gelirlerinin gerçek gider yöntemi ile beyanı
-
5 Mart 2024
Kiraların vergilendirilmesi ve emsal kira bedeli esası
-
29 Şubat 2024
Vergi suçları ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması
-
27 Şubat 2024
Özelgeler ve yanıl(t)ma
-
22 Şubat 2024
Nakdi sermaye artırımını teşvikte 2023 indirim oranı revizesi
-
20 Şubat 2024
İşletmelerde gider özgürlüğü
-
15 Şubat 2024
Konut kira gelirlerinde istisna
-
13 Şubat 2024
Değerli Konutlar Vergisinde muafiyetler
-
8 Şubat 2024
Değerli konutlar vergisinin 2024 uygulaması
-
7 Şubat 2024
Afet hukukunun dağınıklığı
-
1 Şubat 2024
Örtülü sermayenin hesabı
-
30 Ocak 2024
Her ilmuhaber menkul kıymet midir?
-
25 Ocak 2024
2023de birden fazla işverenden ücret alanların beyan yükümlülüğü
-
23 Ocak 2024
Herkesten bilgi istenebilir mi?
Yorumlar
+ Yorum Ekle