En Sıcak Konular

Resul Kurt



Resul Kurt
17 Nisan 2010

SGK affı, hem de şimdi lazım



SGK affı, hem de şimdi lazım
Resul KURT / Dünya
info@resulkurt.com
www.resulkurt.com

Çarşamba günü, ülkemiz ilk defa SGK Başkanı Emin Zararsız ile tanıştı.

Atanmasının üzerinden çok uzun bir zaman geçmesine rağmen bugüne kadar basının karşısına çıkmayan, TV programlarına katılmayan Başkan Zararsız, bir grup basın mensubuyla sohbet toplantısı yaptı. Toplantıda gündeme gelen konulardan birisi de SGK affı idi.

1974 yılından bu yana Türkiye'de 17 kez borçların yeniden yapılandırıldığını, bunun çok fazla getirisinin olmadığını vurgulamış. Başkan Zararsız, "Yeniden yapılandırma düzenli ödeyen insanlara gayri adil bir uygulama oluyor. Biz düzenli olarak ödeme alışkanlığı olan insanı cezalandırmış oluyoruz. Bu nedenle borçların yeniden yapılandırılması konusunda veya geçmişe dönük hizmet borçlanması konusunda herhangi bir çalışmamız söz konusu değil" demiş.

Ben de SGK affının istenen verimi sağlamadığını düşünenlerdenim. Ancak bu sefer durum öyle değil. Şu beş puanlık indirimin getirdiği avantajdan dolayı hiç bir işveren SGK'ya borçlu kalmak istemiyor, üstelik kaçak işçi çalıştırmamaya da özel dikkat gösteriyor..

Ama başkan Zararsız'ın belirttiği gibi, düzenli olarak ödeme alışkanlığı olan insanı cezalandırılması gibi bir şey söz konusu değil. Primini düzenli ödeyen kişiler, prim borcu olanlara göre çok daha az tutarda SGK primi ödüyorlar. Yani, düzenli prim ödemenin ödülünü zaten alıyorlar. Ya düzenli ödeme yapamayanlar, onların hali nicedir, neden ödeme yapamıyorlar diye hiç düşündünüz mü?
***
Çarklar dönmüyor, borçlar ödenemiyor
Tüm Dünya büyük bir ekonomik krizle boğuşuyor.

Sanayi çarkları durmuş, senetler-çekler ödenemiyor, esnaf alıp-satamıyor, vatandaş yarı aç-yarı tok yaşıyor.

Sanayici ürettiğini pazarlayamayınca, tüccar aldığını satamayınca, esnaf dükkanı siftahsız kapatınca SGK primini ve vergisini ödeyemiyor.

Parasını alamadığı satışlardan doğan vergi ve KDV'ler üst üste birikiyor. Yani, satış yapınca tahsilatını yapamadığınızın ürünlerin hem vergisini ödemeniz hem de KDV'sini ödemeniz gerekiyor.

İşte SGK primini ödeyemeyince, hem üç ay süreyle yüzde 3 gecikme cezası ödüyor, hem yüzde 1 civarında değişen devlet iç borçlanma senetlerinin faizi oranında gecikme zammı ödüyor ve hem de ödenecek SGK priminin yüzde 15'ine karşılık gelen beş puanlık indirimden yararlanamıyor.

Bilmeyen okurlarımız için beş puanlık indirimi kısaca açıklayalım isterseniz. Eğer bir işverenin SGK borcu yoksa, aylık prim ve hizmet belgesini süresinde verip primini de süresinde öderse işveren hissesine isabet eden beş puanlık prim tutarının hazine tarafından karşılanmaktadır. Örneğin, borçlu işveren (işçi-işveren payı toplam) yüzde 33,5 üzerinden SGK primi öderken beş puandan yararlanan işveren (işçi-işveren payı toplam) yüzde 28,5 üzerinden SGK primi ödemektedir.

Yani, borçlu işveren 100 TL öderken, beş puandan yararlanan işveren 85 TL SGK primi ödemektedir. Bir de gecikme zammı ve cezalarını da eklediğinizde yük gittikçe artıyor.

Bir kaç örnekle SGK borcunun nasıl dağlar gibi büyüdüğünü açıklamak istiyorum:
1990'da 100.000 TL borcu olan işverenin bugün anapara hariç gecikme zammı borcu 4.907.674 TL
1995'de 100.000 TL borcu olan işverenin bugün anapara hariç gecikme zammı borcu 3.482.413 TL
2000'de 100.000 TL borcu olan işverenin bugün anapara hariç gecikme zammı borcu 1.129.695 TL
2002'de 100.000 TL borcu olan işverenin bugün anapara hariç gecikme zammı borcu  590.407 TL
2005'de 100.000 TL borcu olan işverenin bugün anapara hariç gecikme zammı borcu  136.928 TL
2007'de 100.000 TL borcu olan işverenin bugün anapara hariç gecikme zammı borcu  71.616 TL

borcu olmuş.. Bakın 2007'den 2010'a 3 yıl içinde enflasyon oranı toplam yüzde 21-22 iken, 3 yıl önceki SGK borcuna uygulanan gecikme zam ve cezasının toplamı yüzde yüzde 71 olmuş.

İşte bu nedenle herkes SGK borcunu süresinde ödeyip, SGK primini geciktirmeden kaynaklanacak faiz ve ceza ile karşılaşmak istemiyor.

Yani, hiç kimse aman SGK primini yatırmayıp, düşük faizli kredi olarak görmüyor,  üç beş kuruş fazla para kazanayım demiyor. Bilakis SGK'nın faiz ve cezasından daha insaflı olduğu için tefecilerin kapısı çalıyor ve tefeciden aldığı borçla SGK primini ödemeye çalışıyor. Çünkü ödememenin yaptırımı çok fazla..

Ancak gelin görün ki, ipin ucunu kaçıran sanayici-tüccar-iş adamı ve esnaf var.

Bunlar uzun süredir ödeme yapamadığı için artık her şeyini satsa SGK borcunu kapatamıyor.
İşte bu bitmiş işverenlerin tek bir umudu var, oda bir an önce çıkacak SGK affı ile borçlarını düzenli taksitlere bağlayıp ödemek istiyor. Taksitle ödemek istemelerine rağmen, teminat veremedikleri için taksitlendirme yaptıramıyorlar.

Aslında 2008 yılında çıkan af, herkesin faydalanmak için can attığı bir aftı. 2008 affında, peşin ödeme yolunun tercih edilerek borç aslının tamamının ve başvurunun yapıldığı ayın sonuna kadar sosyal güvenlik mevzuatının ilgili hükümlerine göre hesaplanan gecikme cezası ve gecikme zammının yüzde 15'inin başvuru tarihini takip eden bir ay içinde ödenmesi halinde, gecikme cezası ve gecikme zammının kalan yüzde 85'i terkin ediliyordu. Bir çok kişi aftan yararlanmak için başvurdu. Ama zamanla ekonomik krizin en ağır hissedildiği 2008 sonu ile 2009 yıllarında taksitlerini ödeyemedi.

İşte böylesine bir avantajı bile ödeyemeyen o kadar çok esnaf-tüccar var ki…

Bu arada hemen belirtelim, ödeme kolaylığı çıkartılması durumunda geçmişe dönük boşlukları kapatmak veya boşta geçen günleri doldurmak mümkün değil.
Şimdi Başkan Zararsız'a SGK affının neden önemli olduğunu anlatmalı, ekonominin çarklarının dönmesi için, sanayici-tüccar-iş adamı ve esnafın beklentisinin son kez karşılanması gerektiğini söylemeliyiz.

Evet bugüne kadar aflardan dolayı SGK çok önemli miktarda prim topladı. Bu sefer bir SGK affı çıkması hem ekonomik krizin yaralarını sarar, hem de alacaklarını tahsil edemeyen SGK'yı rahatlatır. SGK'da en azından kısa bir süre hazineye yük olmaktan kurtulur.

Yazının başlığında da yazdığımız gibi, SGK affı, hem de şimdi lazım. Yoksa bir süre sonra ne SGK'nın prim borcunu tahsil edebileceği bir işyeri, ne de işveren kalacak.


 



Bu yazı 4,451 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 29 Mart 2024 Mazeretsiz devamsızlıkta İş Sözleşmesinin feshi
    • 29 Mart 2024 İbranamede süreye dikkat!
    • 26 Mart 2024 İşçiye Ramazan yardımı
    • 22 Mart 2024 Boşta geçen sürenin kıdem tazminatına etkisi
    • 19 Mart 2024 Kimler Gelir Vergisi Beyannamesi verecek?
    • 15 Mart 2024 Performans düşüklüğünde feshin son çare olması
    • 15 Mart 2024 Taşeron ilişkisinde muvazaa
    • 12 Mart 2024 Kaçak yabancı işçinin cezası var
    • 8 Mart 2024 Çalışanlar süt iznini toplu kullanabilir mi?
    • 8 Mart 2024 "Ulusal Staj Programı"
    • 5 Mart 2024 Sağlıkta neler değişti?
    • 1 Mart 2024 "Çalışma Belgesi Düzenleme Yükümlülüğü"
    • 1 Mart 2024 Çocuk ve genç işçileri koruyucu düzenlemeler
    • 27 Şubat 2024 Maaş bordroları dijital ortamda düzenlenebilir mi?
    • 23 Şubat 2024 "İşsizlik Ödeneğinden Yararlanma Şartları"
    • 23 Şubat 2024 "İş ekipmanlarının periyodik kontrollerinde yeni dönem"
    • 20 Şubat 2024 İş güvencesinden yararlanma şartları
    • 16 Şubat 2024 Madenlerde iş güvenliği
    • 16 Şubat 2024 Şubat ayı SGK prim gün sayısı bildiriminde dikkat edilmesi gerekenler
    • 13 Şubat 2024 Yabancı ev çalışanlarına çalışma izni almak şart!




    BİZE ULAŞIN: info@resulkurt.com
    TWİTTER/resulkurt34

    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    8,562 µs