En Sıcak Konular

Sezgin Özcan
Sözcü Gazetesi

Sezgin Özcan
21 Ekim 2010

Mirasçılıktan çıkarma



Mirasçılıktan çıkarma

|Akşam Gazetesi| |21.10.2010|

 

Mirasçılıktan çıkarma, miras bırakanın saklı paylı mirasçılarını mirastan kısmen veya tamamen mahrum bırakması için kullanılan bir yol. Mirasçılıktan çıkarma, miras bırakanın tek taraflı iradesiyle gerçekleşir. Hukukumuzda cezai ve koruyucu olmak üzere iki tür mirasçılıktan çıkarma düzenlenmiştir. Bu yazımızda cezai mirasçılıktan çıkarma hakkında bilgiler vereceğiz. Medeni Kanun'a göre; iki duruma bağlı olarak mirasçılıktan çıkarma söz konusu olabiliyor.


AĞIR BİR SUÇ İŞLENMESİ
Saklı paylı mirasçı, miras bırakana veya yakınlarına karşı ağır bir suç işlerse miras bırakan tarafından tek taraflı olarak mirasçılıktan çıkartılabilir. Buradaki ağır suç kavramından ceza hukuku anlamındaki suçun anlaşılması gerekiyor. İşlenen suçun miras bırakana veya yakınlarına yönelmesi temel şarttır. Ayrıca suçun, aile bağları üzerindeki etkisi de büyük olmalıdır.

Mirasçılıktan çıkarma için önemli olan suçun işlenmesidir. Suçun affa uğraması, zamanaşımı kapsamına girmesi, kovuşturulmamış olması veya mahkeme kararının olup olmamasının bir önemi bulunmuyor. Örneğin, çocuğun babasına ait olan paraları çalması 'hırsızlık' suçunu oluşturmasına rağmen, TCK 167/1 hükmü gereğince cezaya hükmolunmayacaktır. Bu durumda baba isterse mirasçılıktan çıkarma yoluna gidebilir.

 

YÜKÜMLÜLÜKLERİN YERİNE GETİRİLMEMESİ
Cezai mirasçılıktan çıkarma için Medeni Kanun'da yer verilen durumlardan ikincisi; saklı paylı mirasçının, miras bırakana veya miras bırakanın aile üyelerine karşı aile hukukundan doğan yükümlüklerini önemli ölçüde yerine getirmemesidir.

Aile hukukunda doğan yükümlülüklerin neler olduğu, kişilerin hayatlarını sürdürme biçimleriyle ilgili olup, aileye göre değişkenlik taşıyabilir. Yerine getirilmeyen yükümlülüklerin 'önemli ölçüde' olup olmadığına ise yerine getirmemenin aile bağlarına yaptığı etkiye bakılarak karar verilir. Örneğin, miras bırakanın oğlunun bütün maaşını kumara yatırıp eş ve çocuklarıyla ilgilenmemesi; kızının kocası ve çocuklarını terk ederek başkasıyla yaşaması bu kapsamdadır.

 

ÇIKARMA ŞEKLİ
Mirasçılıktan çıkarma ölüme bağlı bir tasarrufla ve yazılı olarak yapılır. Uygulamada daha çok vasiyetname ile yapılan mirasçılıktan çıkarmanın geçerli olması için, mirasçılıktan çıkarma sebebinin açıkça belirtilmesi gerekir. Eğer çıkarma sebebi açıkça belirtilmemişse, mirasçılıktan çıkarılan saklı payını alır.

Açıkça belirtilmesine rağmen mirasçılıktan çıkarılanın itiraz etmesi halinde, mirasçılıktan çıkarma sebebinin geçerliliğini ispat yükümlülüğü, çıkarmadan yararlananlara (diğer mirasçılara) aittir.

 

SONUÇLARI
Saklı paylı mirasçı durumundaki bir kimse, mirasçılıktan çıkarıldığında miras bırakandan önce ölmüş kabul edilir. Miras bırakan, tasarruf oranını (saklı paylar dışında kalan kısım) kullanmamışsa bundan sadece diğer mirasçılar yararlanır.
Bununla beraber, mirasçılıktan çıkarılanın saklı paylı altsoyu varsa altsoyun mirasçı olma durumu devam eder. Konuyu bir örnekle açıklarsak; Miras bırakanın iki oğlu ve bir kızı vardır. Büyük oğlunu kendisini yaraladığı için mirasçılıktan çıkarmıştır. Mirasçılıktan çıkarılan oğlunun iki çocuğu bulunmaktadır. Miras bırakanın mirasçılıktan çıkardığı büyük oğlu mirasçılıktan çıkarıldığı için ölmüş kabul edilir. Büyük oğlunun saklı payı, iki çocuğuna kalır. Örneğimize göre büyük oğlunun altsoyu olmasaydı, onun payı tasarruf oranına eklenerek diğer mirasçılar arasında bölüşülecekti.

 

AKLINIZDA BULUNSUN
Fahiş cezai şart öngörülmesi
Taraflar serbest iradeleriyle imzaladıkları sözleşmelere uymak zorundadırlar. Sözleşmenin taraflarının edimlerini yerine getirmemesinin cezai şarta bağlandığı sözleşmelerde, kural olarak tacirler cezanın fahiş olduğunu ileri sürerek azaltılmasını isteyemezler. Ancak, sözleşmede öngörülen cezanın tacir olan borçlunun ekonomik açıdan mahvolmasına neden olacak derecede ağır olması halinde, ahlak ve adaba aykırı sayılarak kısmen veya tamamen iptal edilmesi mümkündür.
(Yargıtay 15. H.D. E: 2009/1814, K: 2010/1643)

 

Soru ve Cevaplar

Bağ-Kur'luyken doğum borçlanması SSK'yı riske edebilir
2008 yılına kadar isteğe bağlı SSK primi ödedim, şu anda Bağ-Kur'luyum. Doğum borçlanması yapmak istiyorum. Borçlandığım süre SSK kapsamında mı yoksa Bağ-Kur kapsamında mı olacak? Emekliliğime bir yıl var. Bağ-Kur kapsamına sayılırsa ne zaman emekli olacağım? Doğum borçlanması için Bağ-Kur'dan çıkıp SSK'lı mı olmam gerekiyor?
Perihan Baykal

İsteğe bağlı Bağ-Kur sigortalısıyken doğum borçlanması yapmanız halinde, borçlandığınız süreler, Bağ-Kur kapsamında geçen sigortalılık süresi olarak değerlendirilir. Hangi tarih aralığı için doğum borçlanması yapacağınızı belirtmemişsiniz. Yapacağınız doğum borçlanması son yedi yıllık prim ödeme süresi içinde kalır ve bu süre içinde Bağ-Kur kapsamındaki sigortalılık süreniz 1230 günden fazla olursa 7200 prim günüyle Bağ-Kur'dan emekli olmak zorunda kalırsınız. Durumunuzu buna göre değerlendirip, riske girmemek için 4/a (SSK) kapsamında çalışmaya başlayıp, çalışırken borçlanma yapabilirsiniz.

 

GÜNÜN SÖZÜ
'Dizlerimin üstünde yaşamaktansa ayaklarımın üstünde ölmeyi tercih ederim.' Che



Bu yazı 3,108 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 27 Mayıs 2022 Emlak vergisi muafiyetinde brüt alan hesabı
    • 19 Nisan 2022 Primlerimi geri alabilir miyim?
    • 4 Mart 2022 Vergi kaydına bağlı geriye dönük Bağ-Kur tescili
    • 6 Kasım 2021 Emekliliğe yılbaşından önce mi sonra mı başvurmak avantajlı?
    • 26 Ekim 2021 Geçmişe dönük Bağ-Kur tescili ve ihya yapılabilir mi?
    • 3 Mayıs 2021 Emeklilik sonrası çalışma, emekli aylığına katkı sağlar mı?
    • 17 Mart 2021 İsviçreden isteğe bağlı prim ödenebilir mi?
    • 14 Mart 2021 Staj sigortası doğum borçlanmasında başlangıç sayılır
    • 23 Şubat 2021 Banka çalışanı kıdem tazminatı alarak işten ayrılabilir mi?
    • 12 Şubat 2021 Kısa çalışma emeklilik tarihini öteler mi?
    • 15 Aralık 2020 Bağ-Kur prim borçları sildirilebiliyor mu?
    • 21 Ağustos 2020 Yaş beklerken baba üzerinden sağlık yardımı alınabilir mi?
    • 11 Ağustos 2020 Yurtdışı borçlanması emeklilik statüsünü etkiler mi?
    • 5 Ağustos 2020 Şirket ortağı SSK statüsünden emekli olabilir mi?
    • 10 Temmuz 2020 Kısa çalışma ödeneğiniz temmuz ayında da devam eder
    • 5 Temmuz 2020 Kısa çalışma kimler için uzadı?
    • 30 Haziran 2020 Eksik prim yatırılması fesih sebebi sayılır mı?
    • 26 Haziran 2020 Ücretsiz izin emekli çalışana fesih hakkı verir mi?
    • 23 Haziran 2020 Çalışan, esnek çalışmayla haklarını kaybedecek
    • 16 Haziran 2020 Kıdem tazminatında kazanılmış haklar




    BİZE ULAŞIN: info@resulkurt.com
    TWİTTER/resulkurt34

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    8,027 µs