En Sıcak Konular

Sezgin Özcan
Sözcü Gazetesi

Sezgin Özcan
12 Ekim 2011

Vergilemede yapılan hatalar



Vergilemede yapılan hatalar

Orhan Gencebay'ın halen dillerde olan güzel şarkılarından birisi de 'Hatasız kul olmaz'. Gerçekten, yaşamın her alanında hata ile karşılaşmak olağan bir durum. Hatayı sadece kişiler değil, devlet de yapabiliyor. Hem kişilerin hem de devletin yapabileceği hatalardan bir bölümü de vergi konusu ile ilgili.
 Vergi Usul Kanunu'na göre; 'Vergi hatası vergiye müteallik hesaplarda veya vergilendirmede yapılan hatalar yüzünden haksız yere fazla veya eksik vergi istenmesi veya alınmasıdır.' Vergi hataları, hesap hataları ve vergilendirme hataları olmak üzere iki farklı şekilde karşımıza çıkabiliyor.

HESAP HATALARI
Hesap hataları, verginin miktarını etkileyen türden hatalardır. Bunların saptanıp düzeltmesi daha kolaydır. Hesap hataları; matrah hataları, vergi miktarında hatalar ve çifte vergileme olmak üzere üç ayrı biçimde oluşabilir.
Matrah hataları, vergilendirmeyle ilgili beyanname, tahakkuk fişi, ihbarname ve kararlarda vergi matrahına ait rakamların veya matrahı etkileyen diğer bilgilerin eksik veya fazla olması (örneğin, geçmiş yıl zararlarının mahsup edilmemesi, istisnaların düşülmemesi, götürü gider indiriminin yapılmaması) durumlarında söz konusudur.
Matrah doğru olarak belirlenmesine karşın, vergi miktarının yanlış hesaplanması durumunda ise vergi miktarında hata ortaya çıkar. Vergi tarifesinin yanlış uygulanması sonucu vergi miktarının yanlış hesaplanması; yapılması gereken vergi mahsuplarının yapılmaması ya da gerekenden fazla miktarda yapılması nedeniyle verginin fazla veya az ödenmesi, vergi miktarında yapılan hatalara örnek olarak verilebilir. Çifte (mükerrer) vergileme durumunda ise vergi matrahı ve vergi miktarı doğru olmasına karşın, aynı vergilendirme dönemine ait verginin birden fazla alınması veya istenmesidir. Örneğin, 2010 yılı Motorlu Taşıtlar Vergisini ödeyen bir kimseden bu verginin yanlışlıkla tekrar istenmesi.

VERGİLENDİRME HATALARI
Vergilendirme hataları, yapı olarak hesap hatalarından daha karmaşıktır. Burada hata, verginin miktarıyla ilgili olmayıp, doğrudan verginin kapsamı ve yükümlüsü ile ilgilidir. VUK; dört tür vergilendirme hatası kabul etmiştir.
Yükümlünün şahsında hata: Bir verginin asıl borçlusu yerine başka bir kimseden istenmesi veya alınmasıdır. Bu hata, daha çok isim benzerliğinden kaynaklanır.
Yükümlülükte hata: Açık olarak vergiye tabi olmayan veya vergiden muaf bulunan kimselerden vergi istenmesi veya alınmasıdır. Örneğin, kitap yazarından, ressamdan veya konut kapıcısından vergi istenmesi yükümlülükte hatadır.
Konuda hata: Verginin konusuna girdiği açık olarak belirtilmemiş veya vergiden istisna edildiği belirtilmiş bulunan konulardan vergi istenmesi veya alınmasıdır. Örneğin, ihracat teslimleri KDV dışındadır. Buna rağmen ihracat işlemi üzerinden KDV hesaplanması konuda hatadır.
Vergilendirme veya muafiyet döneminde hata: İstenilen veya ödenen verginin vergilendirme döneminde hata yapılması veya muafiyet döneminin eksik veya fazla uygulanması halinde bu tür hata söz konusu olmaktadır. Örneğin, 26 Nisan 2011'de ödenmesi gereken Mart 2010 KDV'sinin Mart ayı sonunda istenmesi halinde dönemsel hata söz konusudur. Vergi hataları ortaya çıktığında, bunlar VUK'ta belirtilen sürece uygun olarak düzeltilebilmektedir. Hataların düzeltilme yollarını izleyen günlerde ayrıca ele alacağız.

Cari açık nasıl oluşur?
CARİ işlemler dengesi, ülkeden çıkan döviz ile ülkeye giren döviz arasındaki farka göre belirleniyor. Giren döviz, çıkandan fazlaysa cari fazla; tersi durumda ise cari açık ortaya çıkıyor. Ülkeye döviz giriş çıkışını üç unsur etkiliyor.
 Bunlardan ilki, uluslararası mal ticareti yani ithalat ihracat farkıdır. İkincisi; turizm, sigortacılık, taşımacılık gibi hizmet ticaretinden oluşan hizmetler hesabıdır. Üçüncüsü de, yurtdışından ülkeye giren dövizlerle ülkeden yabancı ülkelere aktarılan dövizler arasındaki farktan oluşan transferlerdir.

SORU VE CEVAPLAR :

Kullanılmayan izin sürelerine ilişkin ücret emekli olurken ödenir
Özel hukuk tüzel kişiliğe haiz bir vakıfta 24 yıldır çalışıyorum. Toplamda 180 gün kullanılmamış iznim var. Emekli olurken ücretini alabilir miyim?
B. Tunaoğlu
 4857 sayılı İş Kanununa göre, iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle (buna emeklilik de dahil) sona ermesi halinde, işçinin hak kazanıp da kullanamadığı yıllık izin sürelerine ait ücreti, sözleşmenin sona erdiği tarihteki ücreti üzerinden ödenir. Buna göre iş sözleşmeniz emeklilik nedeniyle sona erdiğinde, hak edip de kullanamadığınız yıllık izin sürelerine ait ücretinizin, son aldığınız ücret üzerinden ödenmesi gerekiyor.


Eğitimi devam ederken çalışan çocuk yetim aylığı alabilir mi?
Babam 2 sene önce emekli olmadan vefat etti babaannem maaş alıyor ama ben sigortalı işte çalıştığım için alamıyorum. Açık öğretimde okuyorum. Acaba toptan geri ödeme ya da aylık alabilir miyim? Emre Ceran
 Eğitimi devam eden çocukların babalarından yetim aylığı alabilmeleri için aynı zamanda sigortalı olarak çalışmıyor olmaları gerekiyor. Öğreniminiz devam ediyor olsa da soysal güvenlik kanunu kapsamında çalışmanız nedeniyle babanızdan yetim aylığı bağlanmaz. Toptan ödeme, ölen sigortalının hak sahiplerine aylık bağlanamaması halinde söz konusu. Babaanneniz maaş aldığına göre, hak sahiplerine aylık bağlanmış. Dolayısıyla toptan ödeme de söz konusu değil. Ayrıca yetim aylığına hak kazanamayan çocuk, toptan ödemeye de hak kazanamaz



Bu yazı 2,014 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 27 Mayıs 2022 Emlak vergisi muafiyetinde brüt alan hesabı
    • 19 Nisan 2022 Primlerimi geri alabilir miyim?
    • 4 Mart 2022 Vergi kaydına bağlı geriye dönük Bağ-Kur tescili
    • 6 Kasım 2021 Emekliliğe yılbaşından önce mi sonra mı başvurmak avantajlı?
    • 26 Ekim 2021 Geçmişe dönük Bağ-Kur tescili ve ihya yapılabilir mi?
    • 3 Mayıs 2021 Emeklilik sonrası çalışma, emekli aylığına katkı sağlar mı?
    • 17 Mart 2021 İsviçreden isteğe bağlı prim ödenebilir mi?
    • 14 Mart 2021 Staj sigortası doğum borçlanmasında başlangıç sayılır
    • 23 Şubat 2021 Banka çalışanı kıdem tazminatı alarak işten ayrılabilir mi?
    • 12 Şubat 2021 Kısa çalışma emeklilik tarihini öteler mi?
    • 15 Aralık 2020 Bağ-Kur prim borçları sildirilebiliyor mu?
    • 21 Ağustos 2020 Yaş beklerken baba üzerinden sağlık yardımı alınabilir mi?
    • 11 Ağustos 2020 Yurtdışı borçlanması emeklilik statüsünü etkiler mi?
    • 5 Ağustos 2020 Şirket ortağı SSK statüsünden emekli olabilir mi?
    • 10 Temmuz 2020 Kısa çalışma ödeneğiniz temmuz ayında da devam eder
    • 5 Temmuz 2020 Kısa çalışma kimler için uzadı?
    • 30 Haziran 2020 Eksik prim yatırılması fesih sebebi sayılır mı?
    • 26 Haziran 2020 Ücretsiz izin emekli çalışana fesih hakkı verir mi?
    • 23 Haziran 2020 Çalışan, esnek çalışmayla haklarını kaybedecek
    • 16 Haziran 2020 Kıdem tazminatında kazanılmış haklar




    BİZE ULAŞIN: info@resulkurt.com
    TWİTTER/resulkurt34

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    9,077 µs