Milliyet Gazetesi
Cem Kılıç
19 Kasım 2013
SORUN ÇOK, PARA YOK!
SORUN ÇOK, PARA YOK!
Küresel sorunlar listesinde fakirlik, işsizlik ve gelir dağılımındaki çarpıklıklar dikkat çekiyor. Türkiyenin sorunlu ülkeler liginde öne çıkmaması için bu konuda acil önlem almak şart
Dünya Ekonomik Forumu tarafından geçtiğimiz cuma günü yayınlanan Küresel Gündeme İlişkin Görünüm 2014 raporu oldukça önemli bir çalışma. Bu raporda, benim ilgilendiğim alan içinde iki temel sorun var. Bunlardan ilki, eşitsizliğin küresel ekonomi için büyük tehdit oluşturduğu tespiti. Bir diğeri ise kalıcı yapısal işsizlik sorununun artış gösteriyor olması.
Rapora göre, dünya çapında artan gelir eşitsizliğinin başlıca sebepleri, pek çok ülkede kaliteli temel eğitime ve ortaöğretime erişimdeki yetersizlikler, halk sağlığını tehdit eden hastalıklar ve cinsiyet ayrımcılığı gibi sosyal eşitsizlikler.
Raporda ayrıca, nüfusunun büyük bölümü 30 yaş altındaki gençlerden oluşan gelişmekte olan pek çok ülkede, işsizliğin önümüzdeki on yıl içinde ciddi siyasi ve sosyal istikrarsızlıklar yaratabileceği yönündeki endişelere de yer veriliyor. Özellikle gelir farklılıklarının giderek büyümesi, işsizliğin yapısal ve kalıcı bir problem olmaya devam etmesi, benim de üzerinde durduğum önemli konular.
Sosyal yardımlar öne çıkıyor
Bu bağlamda gelir eşitsizliğine yönelik tedbirlere Türkiyede daha fazla yer vermek gerektiği açık. Son yıllarda sosyal yardım ve koruma programları üzerinden yürütülen faaliyetlerin, düşük gelir gruplarında olumlu etkiler yarattığı söylenebilir.
Ancak yine de ülkemiz koşullarında alınacak daha çok yol var. Nitekim 2014 programında yer alan yandaki tablo da bu durumu gözler önüne seriyor.
Türkiyede en düşük gelire sahip yüzde 20lik nüfus toplam milli gelirin sadece yüzde 6,5ini alıyor, buna karşılık en yüksek yüzde 20lik nüfus grubu toplam milli gelirin yüzde 45ine sahip. Bu eşitsizliğe rağmen, göreli yoksulluk oranının giderek azalma içerisine girdiği de görülüyor.
2014te dünyamızı bekleyen 10 sorun
- Orta Doğu ve Kuzey Afrikada artan toplumsal gerilimler
- Gelir farklılıklarının genişlemesi ve artan eşitsizlik
- İklim değişikliğindeki durgunluk
- Ekonomi politikalarına azalan güven
- Liderlik değerlerinin eksikliği
- Kalıcı yapısal işsizlik
- Artan siber tehditler
- Asyada genişleyen orta sınıf
- Mega kentlerin artan önemi
- İnternetteki bilgi kirliliği
Uçurumdaki tehlikeye dikkat
Her ne kadar krizin etkileri ülkemizde işsizliği diğer ülkeler kadar yükseltmese de, Türkiye için en önemli sorun yapısal işsizlik. Yani nitelikli insan gücünün kullanılamaması ve beraberinde gelen işsizlik. Bu nedenle raporun tespitleri bizim açımızdan da oldukça geçerli.
Zengin ve yoksul arasındaki uçuruma ilişkin küresel kaygılar açısından çarpıcı sonuçlar sunan bir başka araştırma da Pew Araştırma Merkezi tarafından yapıldı. Araştırma sonuçlarına göre; Türkiyenin de aralarında bulunduğu 39 ülkenin 31inde ankete katılanların en az yarısı veya daha fazlası, kendi ülkelerinde eşitsizliğin çok büyük bir problem olduğunu düşünüyor ve ekliyor: Zengin ve yoksul arasındaki uçurum son yıllarda daha da arttı.
Yüksek işsizlik rakamları
Bu tablonun ortaya koyduğu sonuçlar gelir eşitsizliğinin boyutları konusunda önemli ipuçları veriyor: İlk olarak, zenginler ve yoksullar arasındaki uçurumdan en çok endişe duyanlar, gelişmekte olan ülkelerde yaşayan insanlar. Tablonun bütününe bakıldığında, gelir eşitsizliğinden en fazla kaygı duyanların Lübnanlılar (%86) ve Pakistanlılar (%85) olduğu görülüyor.
Gelişmiş ekonomilerde ülkelerindeki eşitsizliğin büyük problem olduğunu en fazla düşünenler; Euro krizinin kurbanı olan Yunanistan, İtalya ve İspanya vatandaşları. Bu durum, son dönemde yüksek işsizlik rakamları ile gündemden düşmeyen söz konusu ülkeler için hiç de şaşırtıcı değil. Bununla birlikte, araştırma kapsamındaki ülkelerde yaşayanların hemen hepsinin üzerinde uzlaştığı hususlardan biri, ekonomik sistemin genellikle zengin insanlardan yana olduğu.
Türkiyedeki durum...
Araştırma sonuçlarına göre;
Gelir dağılımı eşitsizliğinin Türkiye açısından büyük bir sorun olduğunu düşünen vatandaşlarımızın oranı %68.
Son beş yılda zenginler ve yoksullar arasındaki uçurumun arttığını düşünenlerin oranı yüzde 70. Farkın aynı kaldığını veya azaldığını söyleyenlerin oranları ise sırasıyla yüzde 9 ve yüzde 18.
Araştırma kapsamında görüşlerine başvurulan vatandaşlarımızın yüzde 66sı ekonomik sistemin daha çok zenginlerden yana olduğunu düşünüyor.
Son olarak, Türkiyede çocuklarının gelecekte kendilerinden daha iyi durumda olacaklarını düşünenlerin oranı yüzde 39. Daha kötü ekonomik koşullara sahip olacaklarını düşünenlerin oranı ise yüzde 43.
Bu yazı 2,458 defa okundu.
Diğer köşe yazıları
Tüm Yazılar
-
15 Nisan 2024
Buluş yapan işçi bedelini nasıl alır?
-
12 Nisan 2024
Yıllık izinle ilgili her şey
-
9 Nisan 2024
Aralıklı çalışmada yıllık izin hakkı
-
8 Nisan 2024
Aralıklı çalışmada kıdem tazminatı
-
6 Nisan 2024
Bayram sonrası telafi çalışması
-
3 Nisan 2024
Yaşlılık yüküne yeni çözüm gerek
-
29 Mart 2024
Fazla çalışmanın ispatı
-
25 Mart 2024
Yoksulluk ve zorla çalıştırma
-
22 Mart 2024
Özel güvenlik ilgi bekliyor
-
18 Mart 2024
Yemek yardımı neden önemli?
-
15 Mart 2024
Ramazanda çalışma hayatı
-
11 Mart 2024
İş sözleşmesi ve işyeri devri farklı
-
8 Mart 2024
Çocuk hakları
-
2 Mart 2024
Dışarıdan primle memur emekliliği
-
26 Şubat 2024
Haftalık çalışma süresi kısalır mı?
-
23 Şubat 2024
Sosyal hareketlilik ve gelir eşitsizliği
-
19 Şubat 2024
Emeklilik için doğum borçlanması
-
16 Şubat 2024
Dövizle ücretin sınırları neler?
-
12 Şubat 2024
Kıdem tazminatı tavanı arttı
-
9 Şubat 2024
Yemek yardımı için sınır var mı? (1)
Yorumlar
+ Yorum Ekle