En Sıcak Konular

Uğur Tandoğan
Ekonomim.com

Uğur Tandoğan
24 Haziran 2014

Protokol denen ayrıcalıklı sınıf



Protokol denen ayrıcalıklı sınıf

 

 

Dünya

 

Özür, kabahatten büyükse  

Bir erkek veya kadının en heyecanlı bekleyişlerinden birisi, nikah memurunu beklemektir. Kadın, beyaz atlı prensini bulunmuştur. Erkek ise, Cinderella’sını. Günler, haftalar süren hazırlıklar tamamlanmıştır. Artık imzalar atılacak, birliktelik resmileşecektir.Gelin ve damat nikah memurunu beklerken salona bakarlar. Ön koltuklarda anneler, babalar, kardeşler, teyzeler, halalar oturur. Anneler kızlarının, oğullarının mürüvvetini görmenin heyecanı ile sevinç gözyaşları dökerler. Nikah memuru önce kimlik sorularını soracaktır: “Adınız, soyadınız, anne adınız, baba adınız?” Ve sonra da meşhur sorusunu soracaktır “Hiç kimsenin etkisi altında kalmadan.....” Kimisi sade bir “Evet” diyecektir . Kimisi “Çook istiyorum. Evet, evet, evet” diyecektir. İmza atıldıktan sonra masa altındaki ayaklara bakılacaktır; kim kimin ayağına basıyor diye. 

Davetliler de gelin ve damada bakarak yorumlarını yapacaklardır. “Ah ne de yakışmışlar birbirlerine.” “Çok beklediler ama, muratlarına erdiler.” Söz beklemekten açılmışken, birisi sorar “Neden bekliyoruz?” Evet gelin damat gelmiştir, masadadır, ama nikah memuru ortada yoktur. Soruları soracak ve “Belediye Başkanının bana verdiği yetkiye dayanarak sizi karı koca ilan ediyorum” diyecek kişi ortada yoktur. Hani gelin ya da damat gelmese “Eyvah, son anda vazgeçti, kaçtı” diyeceksiniz. Ama nikah memurunun kaçtığı pek görülen bir olay değildir. Nikah memuru ortada yoktur. 

Yukarıda anlattığım olay bizim başımıza geldi. Bir nikaha davetli idik. Tören, 20:15’te belediyenin nikah salonunda yapılacaktı. Her 15 dakikada bir nikah vardı. 20:00’deki kıyılmıştı. Davetliler çıkarken bizler salona girdik. 3-4 dakikalık gelin ve damadın çeşitli aile fotolarından seçilmiş bir slide-show izledik. Ve gelin damat bu mutlu günlerinde salona girdi, masaya oturdular. Nikah memuresini beklemeye başladık. Bekledik de bekledik. Salondaki görevlilere sorduk. Birisi, “Yandaki kokteyl salonunda da bir nikah var. Kayıt Defteri de bir tane, defteri bekliyoruz.” Defter geldi, ama memure ortada yoktu. Ve sonunda memure, geldi. Pişkin pişkin şöyle konuştu: “Yandaki kokteyl salonunda da bir protokol nikahı vardı. Sayın Belediye Başkanım da orada idi. Oradan ayrılamadım. Özür dilerim.” Böylece 20:15’e programlanmış nikah, 20:45’te kıyıldı. Tabi ki bekleyen sadece bizim nikahtakiler olmadı. Daha sonraki nikahların da zamanı şaştı. 

Bir küçük ayrıntı daha. Davetliler arasında gelinin öğretmenlerinden birisi vardı. Dört vasıta değiştirerek nikaha gelmişti. Nikahtan sonra Yalova’ya gidecekti. Belediyenin programına güvenerek vapur biletini almıştı. Bu gecikmeden dolayı nikahın kıyılmasını göremeden ayrılmak zorunda kaldı. 

Bir yorum 
Yukardaki olay çok basit gibi görülebilir. Nikah masasında bekleyen gelin ya da damat değilseniz, ya da o nikaha davetli birisi değilseniz sözünü etmeye bile değmez. Çünkü Türkiye’de yaşamamın fıtratında, beklemek hep vardır. Ama bu olayda dikkatinizi çekeceğim konu, protokol meselesidir. 

Protokol denince akan sular durur. Nedense ayrıcalıklı bir zümre, saltanat yaratma ihtiyacı hep olmuştur. İşte protokol, bu ihtiyaca karşılık verir. Protokol her şeyin önüne geçer. Örneğin, eğer bir nikahta protokol varsa, diğer insanlar önemli değildir, bekleyebilirler. Ve nikah memuresi bunu geçerli bir özür olarak sunabilir. 
Kurumların sosyal tesislerine gidersiniz. En güzel masa “protokol” diye ayrılmıştır. O kişi gelsin gelmesin, o masa boş boş bekler. Hatta bazı kurumların tatil beldelerinde protokolün kumu bile ayrılmıştır. Trafiktesiniz. Bir bakarsınız bol ışıklı bir konvoy emniyet şeridinden gidiyor. Trafik polisine “Ne oluyor?” diye sorarsınız. Polis memuru: “Protokol” der. Eğer şanslı iseniz, konvoy emniyet şeridinden gider. Çoğu kez de tüm trafik durdurulup saltanat konvoyuna yol verilir. 

Örnekleri çoğaltabiliriz. Herkes eşittir; ama bazıları daha eşittir. Biz ona protokol deriz.


Bu yazı 2,384 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 2 Nisan 2024 Yalan söylemenin yeni biçimleri
    • 26 Mart 2024 Nereden nereye
    • 19 Mart 2024 Çalışma saatleri azalırken
    • 12 Mart 2024 Başarılı üç güzel insan
    • 5 Mart 2024 Çalışma düzeninde esneklik: Hibrit çalışma
    • 27 Şubat 2024 Bir cesur yürek daha durdu
    • 20 Şubat 2024 Akıllı telefona akılsızca bağımlılık
    • 13 Şubat 2024 Bulutlara nasıl bakıyorsunuz?
    • 6 Şubat 2024 İşten çıkarmalar üzücüdür
    • 30 Ocak 2024 Etik ve meslekler
    • 30 Ocak 2024 Etik ve meslekler
    • 23 Ocak 2024 Bir motor yolculuğu
    • 16 Ocak 2024 Yeni bir yıla başlarken (2)
    • 9 Ocak 2024 Yeni bir yıla başlarken
    • 26 Aralık 2023 Toplam ücret paketinde seyahat
    • 19 Aralık 2023 Mangal partisi
    • 12 Aralık 2023 Toplu işten çıkarmalarda iletişim
    • 5 Aralık 2023 Faydalı bir meyve ve zararlı üretimi
    • 28 Kasım 2023 Selden geçip kumda boğulmak
    • 21 Kasım 2023 İnsan sesine hasretim




    BİZE ULAŞIN: info@resulkurt.com
    TWİTTER/resulkurt34

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    6,899 µs