İnternet Haber
Çalışma Yaşamı
Bünyamin Esen
1 Ağustos 2014
Emekli Maaşına Haciz Konulabilir mi?
Emekli Maaşına Haciz Konulabilir mi?
Kayseriden okurumuz Sinan Cantürk soruyor: Bünyamin bey, esnaflık yapıyorum, bir beyaz eşya spotçu dükkânım var. Bir adama senet ile taksitli mal vermiştim. Borcunun taksitlerini ödemedi. Ben de İcra Müdürlüğünden haciz koydurdum maaşına. Adam itiraz etmiş, emekli maaşı kesilmiyormuş diye, şimdi beş kuruş alamıyorum. Benim alacağım ne olacak, 5 bin Liram kaldı içeride. Böyle adalet olur mu? Emekli maaşından borcuma alabilir miyim? Ne yapmamı tavsiye edersiniz? SGKya gideyim mi?
Emekli maaşlarının haciz edilip edilmeyeceği konusu sıkça soru aldığımız konulardan birini oluşturmakta.
Yalnızca okurlar değil icra daireleri ve adliyeler de bu konu ile epeyce uğraşıyor.
Emekli maaşı, yetim maaşı, ölüm geliri veya aylığı alan bir kişinin maaşına haciz konulabilir mi, hangi şartlarda konulabilir; ayrıntılı olarak açıklayalım.
Emekli Maaşı Haciz Edilemiyor
Ülkemizde sosyal güvenlik ile ilgili her türlü düzenleme 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda yapılmış durumda. Bu çerçevede emekli maaşlarının nasıl hak edileceği, nasıl bağlanacağı, nasıl kesileceği ve hesaplanması gibi tüm hususlar da 5510 sayılı Kanunda düzenlenmiş bulunuyor.
5510 sayılı Kanunun 93 üncü maddesine baktığımızda ise sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödeneklerinin özel olarak korunduğunu ve çeşitli hukuki işlemlerden yasakladığını görüyoruz.
Bu çerçevede örneğin, sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir ve aylıkları (topluca ifadesi ile emekli maaşları) ile cenaze ödeneği, emzirme ödeneği, geçici iş göremezlik ödeneği gibi ödenek niteliğindeki alacakları, devir ve temlik edilemiyor.
Dahası, SGKdan alınan bu gelir, aylık ve ödenekler icraya konularak haczedilemiyor.
Hukuki bir ifade ile söyleyecek olursak Kanun gereği emekli maaşları olarak topluca ifade ettiğimiz gelir, aylık ve ödenekler haczi caiz olmayan mallar arasında.
Nafaka Borcu İçin Haciz Olur
Öte yandan bu durumun birkaç istisnası var.
SGKya olan prim borçları için gelir, aylık ve ödeneklerden kesinti yapılabilmesi mümkün.
Bilindiği üzere SGK 5510 sayılı Kanun gereğince kendi icra işlerini kendisi takip etme yetkisine sahip olan bir kurum. SGKya olan borcunuzu ödememeniz halinde de SGK bizzat kendisi sizin mal varlığınızdan ve maaşınızdan kesinti yapabiliyor.
Emekli maaşlarının haciz yasağının ikinci istisnası ise nafaka borçları.
Eski eş, çocuk, ana-baba gibi kişilere nafaka ödemeye hükmedilmiş iseniz bu takdirde ilgili kişiler nafaka alacaklarınızı sizin maaşınızdan kestirerek alabiliyor.
Ancak bunun dışında herhangi bir kişisel, ticari veya mali alacak için emekli kişinin maaşına, gelir alan kişinin gelirine haciz koydurulamıyor, alacak maaştan kesinti yapılarak tahsil edilemiyor.
İcra Müdürleri Uygulamıyor
Ülkemiz mevzuatında borç-alacak ilişkisindeki hakların cebren tahsili konusunda genel hükümler 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununda bulunmakta.
Öte yandan 5510 sayılı Yasanın emekli maaşlarına getirdiği bu özel haciz yasağı özel bir hukuki düzenleme olarak öne geçmekte.
5510 sayılı Yasa yalnızca haciz yasağı koymakla kalmamış, ayni zamanda haczi yasaklanan bu gelir, aylık ve ödeneklerin haczedilmesine ilişkin taleplerin icra müdürü tarafından reddedilmesini de emretmiş.
Ancak pratikte ne İcra Müdürleri ne de SGK bu kanuni reddetme emrini uygulamıyor.
Eğer bir alacaklı emekli maaşı bulunan kişinin maaşının haczedilmesi için İcra Müdürlüğü nezdinde takip yaptırır ve takip sonucu borç kesinleşir ise, talep üzerine İcra Müdürünce SGKya maaşın dörtte birinden az olmamak üzere haciz yazısı yazılıyor ve SGK da maaştan kesinti yapmaya başlıyor.
Öte yandan emeklinin İcra Tetkik Hakimliğine haczi caiz olmayan malının haczedildiği gerekçesi ile kesinti için itiraz etmesi halinde ise kesinti duruyor; maaş kesildiği dönemdeki ödenmiş borçlar ise geri döndürülemiyor.
Borçlunun Muvafakati Varsa İş Değişir
5510 sayılı Kanunun getirdiği emekli maaşlarına haciz yasağı emredici bir yasak olmadığından uygulanmaması, delinmesi hukuken mümkün
Ancak bunun için borçlu kişinin (gelir, aylık veya ödenek alan kişinin) muvafakati, rızası ve onayı gerekiyor.
Borçlu olan emekli maaşından icra kesintisi yapılarak borcunun tahsil edilmesine muvafakat ederse, borç maaştan kesilebiliyor.
Muvafakat kişinin yazılı olarak önceden maaşına haciz konulmasını ve borcuna mukabil maaşından kesinti yapılabilmesini kabul ve ikrar etmesi yahut da İcra Dairesine giderek maaştan kesinti yapılabilmesine izin verdiğini beyan etmesi anlamını taşıyor.
Bu nedenledir ki hukukçular emekli maaşı olan bir kişiye borç verir, evinizi kiralar ve benzeri bir borç-alacak ilişkisine girerken tarihsiz bir muvafakatname imzalatmayı alacağın garantiye alınması açısından tavsiye ediyor.
Düzenleme Yapılması Gerekli
Öte yandan bu yasak mutlak bir yasak, emredici bir yasak değil; daha çok koruyucu bir yasak. Haciz yasağının temel amacı zaten kişinin yaşlılığından geçimi amacıyla verilen emekli maaşının garanti altına alınması
Tabii, ülkemizde 600 Lira emekli maaşı alan da var 3500 Lira alan da. Emekli maaşı yüksek olan kişilerin maaşlarının da haczedilememesi bir sorun yaratıyor. Aslında emekliyi korumayı hedefleyen pozitif ayrımcılık niteliğindeki bir düzenleme istenmeyen bir etki yaratıyor. Alacaklı kişilerin aslında oldukça iyi geliri olan borçlulardan İcra ve İflas Kanunu gereğince hakları olan alacaklarını tahsil edememeleri sonucunu doğuruyor.
Kötü niyetli kişiler haciz yasağına güvenerek borcundan kaçınabiliyor.
Çok sık gördüğümüz üzere insanlar emekli olana kiralık ev vermemeye başladı
Bu nedenle emekli maaşlarının haciz yasağında bir sınır getirilmesi en makul düzenleme
Kaldı ki zaten 2004 sayılı Kanunun 83 üncü maddesi de emekli maaşlarının geçimlik kısmı düşüldükten sonra kalan kısmı üzerinden haciz yapılabileceğini düzenlemiş durumda.
Bu doğrultuda 5510 sayılı Kanunda yapılacak bir düzenleme ile, belirli bir maktu değere kadar yahut da örneğin her ay alınan maaşının örneğin asgari ücrete kadar olan geçimlik bir kısmının saklı tutulması, geri kalan kısım hakkındaki haciz yasağının kaldırılması veyahut da aylık maaşın % 15-30 arasında değişen bir oranın haczedilebilmesinin sağlanması gerisinin saklı tutulması ise en makul çözüm.
Böyle bir çözüm hem borcunu ödemeyen kötü niyetli kişileri engeller hem de emekli maaşının geçimlik bir kısmının korunarak kişinin muhtaç duruma düşmesinin önüne geçer. Buradan yasa yapıcılara seslenmiş olalım
Ancak böylesi bir yasal düzenleme yapılana kadar tüm alacaklara tavsiyemiz emeklilere borç vermeden önce tarihsiz bir muvafakatname almaları.
Bu yazı 7,486 defa okundu.
Diğer köşe yazıları
Tüm Yazılar
-
20 Temmuz 2023
Vergilendirmede delilin hukuka uygunluğu
-
25 Ağustos 2020
İş yeri kiralarında yenilikler - 2
-
5 Ağustos 2020
Boşta geçen günler emeklilik sağlamaz
-
8 Ağustos 2016
Şehit yakınlarına kadro nasıl verilecek?
-
1 Ağustos 2016
Devlet darbe mağdurlarına sahip çıkıyor
-
20 Haziran 2016
SGK teşviklerinden nasıl yararlanırsınız?
-
13 Haziran 2016
Yurt dışı borçlanmasıyla erken emeklilik
-
30 Mayıs 2016
Hangi çalışanların ücreti bankadan ödenecek?
-
23 Mayıs 2016
SGK günleriniz başkasına yattıysa
-
16 Mayıs 2016
Emekli maaşınızı nasıl arttırırsınız?
-
6 Mayıs 2016
Emekli maaşınızda kesinti olursa ne yaparsınız?
-
2 Mayıs 2016
Ödenen GSS primleri geri verilecek mi?
-
28 Nisan 2016
Gençlerin GSS borcu nasıl silinecek?
-
19 Nisan 2016
Hamileyi işe almayan patron yandı!
-
18 Nisan 2016
Sigortasız çalışan ne yapmalı?
-
15 Nisan 2016
Gizli işsizliğe dikkat!
-
11 Nisan 2016
Kıdem tazminatı almanın ipuçları
-
7 Nisan 2016
Emeklilik yaşı nasıl hesaplanır?
-
6 Nisan 2016
Memurlar nasıl mazeret izni alabilir?
-
8 Ocak 2016
Deneme süresinde sigortasız çalıştıran yandı!
Yorumlar
+ Yorum Ekle