Ekonomim.com
Uğur Tandoğan
17 Ocak 2017
Kontrol merkeziniz nedir?
Kontrol merkeziniz nedir?
Dünya
Ah bu öğrenciler
Bir dersten zayıf not alan tembel öğrenciye “Neden zayıf not aldın?” diye sorduğunuzda şu cevapları alabilirsiniz: “Öğretmen, sınıfta çözmediğimiz problemlerden sordu. Verilen zaman çok kısa idi. Sınıf çok sıcaktı. Sınıf çok soğuktu. Dışardan feci gürültü geliyordu.” Gördüğünüz gibi, nedenler arasında birinci tekil şahısla başlayan bir cümleye pek rastlanmaz. Zayıf alması, hep kendisi dışında olan faktörlerden kaynaklanmaktadır. Böyle bir öğrencinin ikinci sınavda da zayıf alma olasılığı çok yüksektir. Ama eğer öğrenci birinci sınavda zayıf aldığında “Ben çalışamamıştım” diyorsa, başarısızlığının sorumluluğunu yükleniyorsa, ikinci sınavda yüksek not alma olasılığı yüksektir.
Dışsal kontrol merkezi
Yaşamda karşılaştığımız sonuçlar, bir çok faktörün etkisinde ortaya çıkar. Örneğin, öğrencinin aldığı notta bir çok faktör etkilidir. Bu faktörlerden bir kısmı kişiyle ilgilidir, bir kısmı da kişinin kontrolü dışındadır. Ama örnekteki birinci öğrenci, başarısızlığının nedenini hep dışsal faktörlere bağlamaktadır. Buna psikolojide “Dışsal kontrol merkezi” (External locus of control) denmektedir. Tanımladığımız bu davranış biçimine yalnız sınava giren öğrencilerde rastlamayız; yaşamın her aşamasında tanık oluruz. Dışsal kontrol merkezli kişiler, yaşamlarındaki başlarına gelen her olayda hep dış faktörlerin rol oynadığına inanırlar. Örneğin, bir sınavda zayıf mı aldı: Suç, öğretmendedir. Ama kendisine şu soruyu sormaz: Acaba ben yeterince çalıştım mı? Örneğin, birisi ona kötü mü davrandı: Suç, o kişidedir. Ama kendisine şu soruyu sormaz: Acaba ben ona iyi davranıyor muyum?
İçsel kontrol merkezi
Dışsal kontrol merkezinin karşısında bir de “İçsel kontrol merkezi” (Internal locus of control) vardır. İçsel kontrol merkezli kişi, yaşamında cereyan eden olaylarda sorumluluğu üstlenir. Yukarıdaki sınav örneğinde olduğu gibi, zayıf not aldığında bunun kendisinin çalışmama eyleminin bir sonucu olduğu bilincindedir. Yaşam gemisinin kaptanının kendisi olduğunu ve gideceği limanların kendi kontrolünde olduğunu bilir. Eğer bir limana varamamışsa olayı denize, havaya veya pusulaya bağlamaz. Örneğin, pusula bozuk olduğu için istemediği bir limana çıkmışsa “Hata benim. Pusulayı yola çıkmadan kontrol etmeliydim” deme yürekliliğine sahiptir. Yaşamda gördüğümüz bütün başarılı insanlar, içsel kontrol merkezli insanlardır. Yaşam tuvallerindeki tüm fırça izlerinin kendi eserleri olduğuna inanırlar ve de kendi eserleridir.
Uyanık kontrol merkezi
Kişilik psikolojisine göre insanları içsel ve dışsal kontrol merkezli diye iki sınıfa ayırabiliriz. Bir üçüncü grubu da “Uyanık kontrol merkezli” olarak tanımlayabiliriz. Bu kişiler başarılarını kendilerine, başarısızlıklarını dış faktörlere bağlarlar. Örneğin, uyanık kontrol merkezli öğrenci, başarılı ise şöyle der: “Bu dersten AA aldım”. Eğer sınavda başarısız ise “Hoca FF vermiş” der .
Belki öğrencilik yıllarındaki uyanıklığı hoş görebilir, “Tipik öğrenci işte” deyip gülüp geçebiliriz. Bu davranış biçimi ileri yaşlarda da devam ederse, rahatsız edici olabilir. Örneğin aile yaşamında, “uyanık kontrol merkezli” kişinin imzası, doğru sonuçlanmış kararların altında hep vardır. Ama doğru sonuçlanmamış konularda ise hep dış çevre koşulları rol oynar. Eşi, bu duruma sevgi nedeniyle bir noktaya kadar katlanabilir, ama sonuna kadar katlanmayabilir.
Bazı durumlarda, uyanık merkezli kişi zarar da verir. Örneğin, bu kişi bir spor takımı çalıştırıcısı olsun. Takımı yendiğinde, galibiyet hep onun stratejisi sonucudur. Ama takım yenilirse, nedeni , hakemdir; öz eleştiri yapıp, yanlışlarından öğrenmez. Bu durumdaki bir takım, küme düşmeye mahkumdur. Politikada ise uyanıklık, utanmazlığa kadar uzayabilir. Örneğin, dünyadaki genel durumun da bir sonucu olarak göstergeler olumlu ise, utanmaz merkezli politikacı tüm parsayı kendi toplar. Ama alınan kararlar sonucu ülke bir batağa saplanılırsa, neden hep dışardaki bir merkezdir. Utanmaz merkezli politikacıların ülkelerinin burnu bataktan çıkmaz.
Sonuç
İçsel kontrol merkezli olmak gerekir. Unutmayın, kişiler kendi hayat hikayelerini kendileri yazarlar.
Bu yazı 3,295 defa okundu.
Diğer köşe yazıları
Tüm Yazılar
-
26 Mart 2024
Nereden nereye
-
19 Mart 2024
Çalışma saatleri azalırken
-
12 Mart 2024
Başarılı üç güzel insan
-
5 Mart 2024
Çalışma düzeninde esneklik: Hibrit çalışma
-
27 Şubat 2024
Bir cesur yürek daha durdu
-
20 Şubat 2024
Akıllı telefona akılsızca bağımlılık
-
13 Şubat 2024
Bulutlara nasıl bakıyorsunuz?
-
6 Şubat 2024
İşten çıkarmalar üzücüdür
-
30 Ocak 2024
Etik ve meslekler
-
30 Ocak 2024
Etik ve meslekler
-
23 Ocak 2024
Bir motor yolculuğu
-
16 Ocak 2024
Yeni bir yıla başlarken (2)
-
9 Ocak 2024
Yeni bir yıla başlarken
-
26 Aralık 2023
Toplam ücret paketinde seyahat
-
19 Aralık 2023
Mangal partisi
-
12 Aralık 2023
Toplu işten çıkarmalarda iletişim
-
5 Aralık 2023
Faydalı bir meyve ve zararlı üretimi
-
28 Kasım 2023
Selden geçip kumda boğulmak
-
21 Kasım 2023
İnsan sesine hasretim
-
14 Kasım 2023
Taylor Swift diye bir yıldız
Yorumlar
+ Yorum Ekle