En Sıcak Konular

Resul Kurt



Resul Kurt
6 Nisan 2021

VUK 359 ne olacak?



Bir süredir he yayınlarda ve hem de sosyal medyalarımızda çok yoğun bir VUK 359 talebi ile karşılaşıyoruz. Her gün bir çok gazeteci ve siyasetçinin paylaşımlarında yapılan yorumlarla seslerini duyurmaya çalışan VUK 359 mağdurları için elimden geleni yapmaya gayret edeceğim. Elbette ki toplumun önemli bir kısmını ilgilendiren VUK 359 nedir acaba diye soranlar olabilir. İş dünyasının başında adeta Demokles'in Kılıcı gibi sallanan ve son aylarda adeta ciddi serzenişlere sebebiyet veren Vergi Usul Kanunu`nun 359. Maddesinden kaynaklanan sorunları burada açıklamak istiyorum.

1 Ocak 1999`dan önce sahte ya da içeriği bakımından yanıltıcı belgelerin, bilerek kullanılması halinde öngörülen hapis cezası Zekeriya Temizel döneminde "bilerek" sözcüğünün metinden çıkarılmasıyla birlikte ciddi mağduriyetlere yol açmaya başladı. Müfettişlerin, yaptıkları işlemlerde sanki her sene suç işlenmiş gibi tutanaklar tuttuğu ve mahkemelerin de bu tutanakların neticesinde esnafa her mali yıl için ayrı ayrı hapis cezası veriliyor. Her hesap dönemi için de ayrı ayrı ceza uygulanması da tuz biber oldu.

Örneğin, sadece bir tane mali denetime tabi tutulan şirket, 2017-2018-2019-2020 yılları arasında birkaç sahte fatura kullanıldığı tespit edildiğinde, tek bir denetim geçirmesine rağmen, her yıl denetim geçirmiş gibi işlem yapılarak her yıl için 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasına çarptırılan esnaf, 4 mali yıl için toplamda 12 yıl 6 ay hapis cezasıyla cezalandırılıyor.

Bu değişiklikle birlikte büyük küçük demeden bütün işletmeler büyük bir sıkıntıyla karşı karşıya kaldı. Özellikle her ay yüzlerce personeli tarafından çeşitli faaliyetlerle ilgili binlerce faturayı kayıt altına alan şirketlerde kasıt unsuru ve hazine zararı aranmadığından dolayı sayıları her geçen gün hızla artan bir mağdur kesim oluştu.

Vergi Usul Kanununun 359. maddesinin (a) fıkrasında, ver­gi ka­nun­larına gö­re tu­tu­lan ve­ya dü­zen­le­nen ve sak­lan­ma ve ib­raz mec­bu­ri­ye­ti bu­lu­nan; def­ter ve kayıtlar­da he­sap ve mu­ha­se­be hi­le­le­ri ya­pmak, ger­çek ol­ma­yan ve­ya kay­da ko­nu işlem­ler­le il­gi­si bu­lun­ma­yan kişiler adına he­sap açmak ve­ya def­ter­le­re kaydı ge­re­ken he­sap ve işlem­le­ri ver­gi mat­rahının azal­ması so­nu­cu­nu doğura­cak şekil­de ta­ma­men ve­ya kısmen başka def­ter, bel­ge ve­ya diğer kayıt or­tam­larına kay­de­tmek, def­ter, kayıt ve bel­ge­le­ri tah­rif etmek, giz­lemek ve­ya muh­te­vi­yatı iti­ba­riy­le yanıltıcı bel­ge dü­zen­lemek, bu tür bel­ge­le­ri kul­la­nmak suç olarak kabul edilmiştir.

359. maddenin (b) fıkrasında ise; def­ter, kayıt ve bel­ge­le­ri yok etmek ve­ya def­ter sa­hi­fe­le­ri­ni yok ede­rek ye­ri­ne başka yap­rak­lar koymak ve­ya hiç yap­rak koy­mamak ve­ya bel­ge­le­rin asıl ve­ya su­ret­le­ri­ni ta­ma­men ve­ya kısmen sah­te ola­rak dü­zen­le­mek ve­ya bu bel­ge­le­ri kul­la­nmak filleri suç olarak kabul edilmiştir.

Dikkat edilirse 359. Maddenin bu fıkralarında sayılan suçlarda, suçun oluşumu bakımından (çift defter tutmak hariç) "vergi ziyaı" aranmamıştır. Yani suçun unsurları arasında, hazine nezdinde vergi kaybı yaratmak yoktur. Bir kişi vergi ziyaına yol açmasa dahi, 359. maddede yazılı fiilleri işlerse, ceza yargısı deyişi ile "vergi usul kanununa muhalefet"ten mahkûmiyet alabilmektedir.

Örneğin bir şirkette yönetimdeki ortak, sırf dağıtılacak kârı azaltmak maksadı ile sahte veya yanıltıcı belge kullansa, ancak KDV'sini indirim konusu yapmasa ve kurumlar vergisi beyannamesinde de faturaları KKEG içerisine dahil etse, yine de 359. maddeye muhalefetten mahkûm olabilecektir. Oysa vergi ziyaı şartının ihdası halinde bu fiil bir vergi suçu olmaktan çıkacak, Türk Ceza Kanununa göre özel evrakta sahtecilik suçu kapsamına girecektir. Olması gereken de budur.

Tek bir tespitle birden fazla yılda sahten belge kullandığı suçlaması yapılanlar hakkında her bir yılı ayrı suç kabul edip ceza verilmesi, 15 yılı aşkın mahkûmiyetlere yol açmaktadır. Her bir tespit, bir suç işleme kararı olarak kabul edilip, bir mahkumiyete hükmedilmesi, ancak fiilin birden fazla yılda görüldüğü durumlarda ceza artırımına gidilmesi yerinde ve adil olacaktır. Yoksa her bir yılı ayrı bir suç olarak kabul etmek, toplamda adaletsiz ceza yığılmalarına yol açmaktadır. Sırf bu uygulama dolayısıyla 359. Maddeye istinaden 20 yıla kadar varan mahkûmiyetler ortaya çıkmaktadır.

Öte yandan sahte veya yanıltıcı belge kullanma fiilinde 4369 sayılı Kanunla "bilme" şeklindeki özel kastın kaldırılması da bilmeden kullananların da haksız yere ceza lamalarına sebebiyet vermektedir. Örneğin normal ve gerçek bir ticari ilişkisine binaen belge alan bir tacir, belge aldığı mükellefin daha sonra alt alımlarının sahte belgeye dayandığının tespiti ile sahte belge düzenleyen kişi olarak nitelendirilmesi sonucu bir anda sahte belge kullanıcısı haline dönüşebilmekte ve sahte belge kullanmaktan mahkûm olmaktadır. Bu şekilde yargılanan ve/veya mahkûm olan mükellefler vardır. Öte yandan çok şubeli, çok personelli ve özellikle pazarlama şirketlerinde personel tarafından getirilen harcama belgelerini defterlerine kaydeden şirketlerin yönetim kurulu üyeleri, bu belgeler yüzünden yargılanabilmekte ve ceza alabilmektedirler. Bu nedenle sahte belge kullanma fiilinde, bilme özel kasdının aranmasının Kanun değişikliği ile sağlanması gerekmektedir.

Maddenin kaleme alınıştaki gariplikleri veya haksızlıkları gidermek için vergi müfettişlerini ceza mahkemesi yerine koyan ve kast araştırması yaptıran 306 sayılı Genel Tebliğ uygulamasını, ceza suçu işleyene verilir hükmünü taşıyan Vergi Usul Kanununun 337. maddesine rağmen kolaya kaçılıp doğrudan temsile yetkili kişileri sanık mevkiine taşıyan uygulamayı da dikkate alırsak, söz konusu maddeden kaynaklanan sorunun büyüklüğü daha fazla ortaya çıkmaktadır.

Kanunun farklı yorumlanmasından dolayı yaklaşık 70 bine yakın esnaf, tüccar, iş adamı hem hapis cezası, hem de Asliye Mahkemesi'nin yanı sıra Vergi Mahkemeleri'yle boğuşurken, yaklaşık 250 bin kişiyi de aynı akıbet bekliyor.

Sonuç olarak Zekeriya Temizel döneminde yapılan bir hatadan dolayı iş dünyasında çok ciddi sorun yaşatan VUK 359 maddesi mutlaka çözüm bekliyor.



Bu yazı 1,662 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 29 Mart 2024 Mazeretsiz devamsızlıkta İş Sözleşmesinin feshi
    • 29 Mart 2024 İbranamede süreye dikkat!
    • 26 Mart 2024 İşçiye Ramazan yardımı
    • 22 Mart 2024 Boşta geçen sürenin kıdem tazminatına etkisi
    • 19 Mart 2024 Kimler Gelir Vergisi Beyannamesi verecek?
    • 15 Mart 2024 Performans düşüklüğünde feshin son çare olması
    • 15 Mart 2024 Taşeron ilişkisinde muvazaa
    • 12 Mart 2024 Kaçak yabancı işçinin cezası var
    • 8 Mart 2024 Çalışanlar süt iznini toplu kullanabilir mi?
    • 8 Mart 2024 "Ulusal Staj Programı"
    • 5 Mart 2024 Sağlıkta neler değişti?
    • 1 Mart 2024 "Çalışma Belgesi Düzenleme Yükümlülüğü"
    • 1 Mart 2024 Çocuk ve genç işçileri koruyucu düzenlemeler
    • 27 Şubat 2024 Maaş bordroları dijital ortamda düzenlenebilir mi?
    • 23 Şubat 2024 "İşsizlik Ödeneğinden Yararlanma Şartları"
    • 23 Şubat 2024 "İş ekipmanlarının periyodik kontrollerinde yeni dönem"
    • 20 Şubat 2024 İş güvencesinden yararlanma şartları
    • 16 Şubat 2024 Madenlerde iş güvenliği
    • 16 Şubat 2024 Şubat ayı SGK prim gün sayısı bildiriminde dikkat edilmesi gerekenler
    • 13 Şubat 2024 Yabancı ev çalışanlarına çalışma izni almak şart!




    BİZE ULAŞIN: info@resulkurt.com
    TWİTTER/resulkurt34

    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    7,912 µs