Devleti dolandırana ödül gibi ceza

Devleti dolandırana ödül gibi ceza

|Akşam Gazetesi| |05.08.2009|

Devleti dolandırana, usulsüz para alana, zimmetine para geçirene yıllık yüzde 1 faiz uygulayan Devlet, vergi borcunu ödeyemeyene ise bunun 30 katı faiz uyguluyor

Pazartesi günü AKŞAM Gazetesi olarak “İŞTE HAZIR KAYNAK” başlığıyla yaptığımız öneriye gelen olumlu tepkileri dünkü AKŞAM’da okudunuz.

Yıllık yüzde 30 gibi “tefeci faizinin bile üzerinde” uygulanan gecikme zammının makul seviyeye çekilmesi ve faizi ile birlikte 130 milyar TL’yi bulan SSK, Bağ-Kur ve vergi alacaklarının yeniden yapılandırılıp, ödeme kolaylığı sağlanarak tahsiline ilişkin düzenleme yapılması önerimiz, meslek kuruluşları temsilcilerinden büyük destek gördü.

Aklın yolu bir. Akşam’da iki gündür okuyorsunuz. TESK Başkanı, Ticaret Odaları ve Sanayi Odaları Başkanları, Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı, Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı, vergi hukukçusu Prof. Dr. Şükrü Kızılot ve birçok meslek odası başkanı da aynı şeyi söylüyor, “Gecikme zammı oranı indirilsin, birikmiş borçlar için ödeme kolaylığı getirilsin”.

Bu önerilere kulak verilmesi halinde, devletin kasasına on milyarlarca lira girecek. Faizle borç para alacağına, kendi alacağını sıfır maliyetle tahsil etmiş olacak.

Evet… Olay bu…

Devletin paraya, borçlu vatandaşın ve işletmelerinde nefes almaya ve ayakta kalmaya ihtiyacı var.

Devlet, kamu finansmanı için faizle borç almak yerine, alacağını tahsil etmenin yollarını aramalı.

FIKRA GİBİ FAİZ ORANI

Bu arada, kimsenin inanamayacağı fıkra gibi bir yasa maddesi ve bununla ilgili garip bir uygulama var.

Devlete iş yapan bir müteahhit, mal satan bir firma ya da başka kişiler, devleti dolandırmışsa, usulsüz yere para almışsa ya da bir kamu görevlisi usulsüz ödeme yapmışsa veya zimmetine para geçirmişse, yıllar sonra bu para ilgilisinden yıllık yüzde 1 faizle alınıyor.

Diyeceksiniz ki “olur mu böyle şey?”

Maalesef oluyor. Üstelik bununla ilgili bir de yasa maddesi var. Sayıştay Kanununun 64. maddesi…

Sayıştay’ın yaptığı denetim ve yargılama sonucu, usulsüz olarak ödenen devlet parasının geri alınmasında faiz uygulanıyor. Uygulanacak faiz de geri alınacak paranın yüzde 10’unu aşamıyor. Para kaç yıl sonra geri ödenirse ödensin, ister beş yıl, ister on yıl sonra geri alınsın uygulanacak toplam faiz, zimmet ve tazminine karar verilen miktarın yüzde 10’uyla sınırlı.

ÇARPICI BİR ÖRNEK

Şimdi olaya ülkenin iki ayrı vatandaşı açısından bakalım.

Biri vergi borcunu ödeyememiş, aylık yüzde 2,5 yıllık yüzde 30 faiz isteniyor. Beş yıllık bir gecikme için istenen faiz (gecikme zammı) yüzde 150’yi buluyor.

Diğeri devleti dolandırmış, zimmetine para geçirmiş, usulsüz ödemeler yapmış, bu durum Sayıştay denetiminde tespit edilmiş. Yargılanıp zimmet veya tazminine karar verilmesi halinde, beş yıllık gecikme faizinin toplamı, zimmet veya tazminine karar verilen miktarın sadece yüzde 10’u kadar olmakta. On yıllık gecikme için de istenecek faiz oranı yüzde 10.

Buna göre 1 milyon TL vergi borcuna beş yıl için 1,5 milyon TL gecikme zammı hesaplanırken, aynı tutardaki usulsüz ödemeye beş yıl için sadece 100 bin TL faiz hesaplanıyor.

Vergi borcunda yıllık faiz oranı yüzde 30’a gelirken, usulsüz ödemede yıllık yüzde 1 ya da 2’ye geliyor.

42 YILDIR DEĞİŞMEYEN FAİZ

Sayıştay Kanunun 64. maddesinde yar alan bu faiz oranı, Kanununa bundan 42 yıl önce 27 Şubat 1967 tarihinde koyulmuş.

Bu oran 42 yıldır değişmezken, vadesinde ödenemeyen vergi ve prim borçlarına uygulanan gecikme zammı oranı sürekli değişiyor. Öyle ki Tablodan da görüleceği üzere, bu ülkede işyeri açan, istihdam yaratan ve devlete vergi ödeyenlerin, ödeyemedikleri vergi borcuna uygulanan faizin yıllık yüzde 180 olduğu zamanlar oldu. Ama devleti dolandıranların ödeyeceği faiz 42 yıldır değişmedi. Yasa maddesi halen yürürlükte.

YÜRÜRLÜK TARİHLERİNE GÖRE GECİKME ZAMMI ORANLARI (%)
Dönemler	Aylık	Yıllık
01.02.1996-08.07.1998 tarihleri arasında	15	180
09.07.1998-20.01.2000 tarihleri arasında	12	144
21.01.2000-01.12.2000 tarihleri arasında	6	72
02.12.2000-28.03.2001 tarihleri arasında	5	60
29.03.2001-30.01.2002 tarihleri arasında	10	120
31.01.2002-11.11.2003 tarihleri arasında	7	84
12.11.2003-01.03.2005 tarihleri arasında	4	48
02.03.2005-20.04.2006 tarihleri arasında	3	36
21.04.2006 tarihinden itibaren	2,5	30

Bu yazı 3,219 defa okundu.

Yorumlar

+ Yorum Ekle

kapat

Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.