En Sıcak Konular

Sezgin Özcan
Sözcü Gazetesi

Sezgin Özcan
21 Ağustos 2009

Arazi sahiplerini bekleyen vergi sürprizi



Arazi sahiplerini bekleyen vergi sürprizi

|Akşam Gazetesi| |20.08.2009|

 

Başlığa bakıp, 'bu da nereden çıktı?' diye sorabilirsiniz. Hemen belirtelim, bu yeni bir olay değil; 1963 yılından beri var. Konu ile ilgili sık işlem yapılmadığından çoğu kimse farkında değil. Ancak son zamanlarda okurlardan aldığımız sorular, bu işin artık 'sorun' olacağını gösteriyor.
OLAY NE?
Gelir Vergisi Kanunu'nun (GVK) 37. maddesine göre,
'Satın alınan veya trampa suretiyle iktisap olunan arazinin iktisap tarihinden itibaren 5 yıl içinde parsellenerek bu müddet içinde veya daha sonraki yıllarda kısmen veya tamamen satılmasından elde edilen kazançlar' ticari kazanç sayılıyor.
İşte, arazi sahiplerine vergi sürprizi yaşatabilecek düzenleme bu. Hemen belirtelim, yazımıza konu edilen vergi sürprizi, arazileri ilgilendiriyor. Arazi; yeryüzü parçası, toprak ve yerey olarak tanımlanıyor.


HER ARAZİYE VERGİ YOK
Bütün araziler için vergi sürprizi yok. Kanunda arazinin edinilme şekli konusunda özel bir belirleme yapılmış. Buna göre arazinin satın alma veya trampa (takas) yoluyla edinilmiş olması gerekiyor. Miras kalan veya bağış yoluyla edinilen araziler için bir sorun yok.
Satın alınan veya trampa yoluyla edinilen arazinin, madde kapsamına girmesi için edinilme tarihinden itibaren 5 yıl içinde parsellenmesi gerekiyor. Parsellenme yürürlükteki yasalara göre arazi parçasının ayrılması işlemine deniliyor. İşte bu işlem, edinilme tarihinden itibaren 5 yıl içinde yapılırsa vergi sürprizine hazırlıklı olunması gerekiyor.


YAKINDA İMAR GELECEK
Gayrimenkul alanlar genellikle satın aldıkları gayrimenkulün bir süre sonra değerleneceğini düşünerek satın alma kararını verirler. Bu noktada satıcı ve aracılar; 'yakında imar gelecek, buraları altın değerinde olacak' türünden açıklamalarla alıcı adayını ikna etmeye çalışırlar.
Bu şekilde satın alınan arazi parsellendikten sonra adı 'arsa' olarak değişiyor. Satın alınan arazi parsellenip arsa durumuna geldikten sonra ister 5 yıl içinde ister 15, hatta 50 yıl sonra satılsın aradaki farkın ticari kazanç olarak Gelir Vergisi'ne tabi tutulması gerekiyor.


YÜKSEK VERGİ ÇIKIYOR
Uzun yıllar önce satın alınıp, satın alma tarihinden itibaren 5 yıl içinde parsellenen arazinin aradan 15-20 yıl geçtikten sonra satılması halinde dudak uçuklatan bir vergi ile karşılaşmak mümkün. Bunun nedeni, kazanç hesaplanırken satış bedelinden sadece alış bedelinin düşülmesi. 20 yıl önce 100 liraya alınan bir arazinin kanunda belirtilen süre içinde parsellendiğini ve bu yıl 100 bin liraya satıldığını varsayalım.
Bu durumda vatandaşın bu satış dolayısıyla 100.000 - 100 = 99.900 lira kazancı olduğu kabul ediliyor. Arazinin satın alındığı tarihte yapılan ödemenin güncellenmesi söz konusu değil. Bu durumda 99 bin 900 lira üzerinden 28 bin 990 lira vergi ödenmesi gerekecek. Bu kazanç süresi içinde beyan edilmediğinde, vergi miktarı kadar da para cezası söz konusu olacak.


DÜZENLEME GEREK
Kentleşme nedeniyle ortaya çıkan rantların vergilendirilmesi yerinde bir uygulama. Böylelikle üretime dönük çalışanlar üzerindeki yükün bir nebze hafiflemesi mümkün olabilir. Ancak, kazanç hesaplanırken satın alma tarihindeki bedelin 'nominal' olarak dikkate alınmasının akla yakın bir nedeni yok. Bu noktada, satın alma bedeline endeksleme uygulanmasına ve böylece enflasyondan kaynaklanan fiktif kazancın vergilendirilmesinin önlenmesine olanak veren bir yasal düzenleme yapılması gerekiyor.

 

Sorular ve cevaplar
Evinde hizmetçi çalıştıran işyeri numarası almak zorunda mı?
Evlerinde hizmetçi, aşçı gibi eleman çalıştıran gerçek kişiler bölge çalışma numarası almak zorunda mıdır? İş Kanu'nun 4. maddesinin belirtilen istisnalar içinde yer alan (e) bendinde (ev hizmetlerinde) bu kanun hükümleri uygulanmaz denilmektedir. Bu konudaki görüşünüzü alabilirsem sevinirim. Adnan Y.

4857 sayılı İş Kanunu'nun 3. maddesine göre, Kanun kapsamına giren nitelikte bir işyeri kuran işverenin, işyeri bildiriminde bulunması gerekiyor. Ancak sizin de belirttiğiniz gibi İş Kanunu'nun 4. maddesinin birinci fıkrasının (e) bendine göre, ev hizmetlerinde İş Kanunu hükümleri uygulanmaz. Buna göre, evlerinde hizmetçi, aşçı gibi eleman çalıştıran gerçek kişilerin, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 3. maddesine göre işyeri bildiriminde bulunmaları gerekmiyor. Ancak 2821 sayılı Sendikalar Kanununun 62. maddesine göre yapılması gereken bildirimler yönünden 1.8.2009 öncesine ilişkin olarak durum biraz karışık.
Sendikalar Kanunu'nun 62. maddesine göre işveren, işe aldığı veya herhangi bir nedenle iş sözleşmesi sona eren işçileri, izleyen ayın 15'ine kadar aylık bildirimle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na bildirmek zorunda.
1.8.2009 tarihinden itibaren 5510 sayılı SS ve GSS Kanunu'na göre Sosyal Güvenlik Kurumu'na (SGK) yapılan bildirimler, Sendikalar Kanunu'nun 62. maddesine göre yapılması gereken bildirim yerine geçtiğinden, ev hizmetlerinde sürekli olarak çalıştırılanların sigortalı sayılması nedeniyle bunlar için SGK'ya yapılacak bildirimler yeterli olacak.
Ancak 1 Ağustos 2009 tarihinden önceki dönemlere ilişkin olarak Sendikalar Kanunu'na göre yapılacak bildirim için işyeri numarası olması, bunun için de Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na bildirimde bulunulması gerekiyordu.

 

Emlak Vergisi muafiyeti  işyerlerine uygulanmaz
Uzun süreden beri çalışmayan işyerime İmar Müdürlüğü yapı izini vermiyor. Emekli aylığımdan başka gelirim de yok. Emlak Vergisi muafiyetinden nasıl faydalanabilirim? A. Ören

Emlak Vergisi muafiyeti olarak da nitelendirilen 'sıfır oranlı' vergi uygulaması, 200 metrekareyi aşmayan tek meskeni bulunan; emekli, ev kadınları ve geliri olmayanlar için geçerli. Yani, işyerleri uygulama kapsamı dışında. Gelirinizin olup olmadığına bakılmaksızın işyeriniz için Emlak Vergisi ödemek zorundasınız. Ancak, mülkünüzle ilgili imar kısıtlaması devam ettiği sürece Emlak Vergisi Kanunu'nun 30. maddesi hükmüne göre hesaplanan verginin sadece 10'da birini ödeyeceksiniz.

 

AKLINIZDA BULUNSUN
Miras payı devir sözleşmesinde şekil şartı
Mirasçıların tereke üzerinden yapacakları taksimin veya mirasçıların birbirleriyle miras paylarının devri konusunda yapacakları sözleşmelerin yazılı olması gerekir.

 

GÜNÜN SÖZÜ
'Gerçek kurtuluş ancak cehaletin ortadan kaldırılmasıyla olur. Cehalet kaldırılmadıkça toplum yerinde kalıyor demektir. Yerinde duran bir şey ise geriye gidiyor demektir.'
M. Kemal ATATÜRK

 



Bu yazı 2,694 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 27 Mayıs 2022 Emlak vergisi muafiyetinde brüt alan hesabı
    • 19 Nisan 2022 Primlerimi geri alabilir miyim?
    • 4 Mart 2022 Vergi kaydına bağlı geriye dönük Bağ-Kur tescili
    • 6 Kasım 2021 Emekliliğe yılbaşından önce mi sonra mı başvurmak avantajlı?
    • 26 Ekim 2021 Geçmişe dönük Bağ-Kur tescili ve ihya yapılabilir mi?
    • 3 Mayıs 2021 Emeklilik sonrası çalışma, emekli aylığına katkı sağlar mı?
    • 17 Mart 2021 İsviçreden isteğe bağlı prim ödenebilir mi?
    • 14 Mart 2021 Staj sigortası doğum borçlanmasında başlangıç sayılır
    • 23 Şubat 2021 Banka çalışanı kıdem tazminatı alarak işten ayrılabilir mi?
    • 12 Şubat 2021 Kısa çalışma emeklilik tarihini öteler mi?
    • 15 Aralık 2020 Bağ-Kur prim borçları sildirilebiliyor mu?
    • 21 Ağustos 2020 Yaş beklerken baba üzerinden sağlık yardımı alınabilir mi?
    • 11 Ağustos 2020 Yurtdışı borçlanması emeklilik statüsünü etkiler mi?
    • 5 Ağustos 2020 Şirket ortağı SSK statüsünden emekli olabilir mi?
    • 10 Temmuz 2020 Kısa çalışma ödeneğiniz temmuz ayında da devam eder
    • 5 Temmuz 2020 Kısa çalışma kimler için uzadı?
    • 30 Haziran 2020 Eksik prim yatırılması fesih sebebi sayılır mı?
    • 26 Haziran 2020 Ücretsiz izin emekli çalışana fesih hakkı verir mi?
    • 23 Haziran 2020 Çalışan, esnek çalışmayla haklarını kaybedecek
    • 16 Haziran 2020 Kıdem tazminatında kazanılmış haklar




    BİZE ULAŞIN: info@resulkurt.com
    TWİTTER/resulkurt34

    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    7,881 µs