En Sıcak Konular

Sezgin Özcan
Sözcü Gazetesi

Sezgin Özcan
1 Kasım 2009

Bu da yeni gıda açılımı...



Bu da yeni gıda açılımı...

|Akşam Gazetesi| |29.10.2009|

 

Biliyorsunuz tüketim alışkanlıklarımız zaman içinde değiştirildi. Kolalı içecekler ve fast food, özellikle gençler için 'yaşam biçimi' haline geldi. İş bununla da bitmedi. Olmayan standarda uyum amacıyla yoğurdumuzun standardı da değiştirildi. Değişimin üzerinden 8 aydan fazla süre geçmesine rağmen, bu konudaki eleştirilere resmen yanıt verilemiyor.
Fındık konusunu biliyorsunuz zaten. Komşularımız, fındık ekim ve üretimine ciddi teşvikler verirken biz söküme destek veriyoruz. Sök fındığı, al parayı. Yerine karanfil dik, olmazsa lale.
Bütün bunlar yetmezmiş gibi şimdi de genetiği değiştirilmiş organizmalar gündeme geldi. Üstelik böylesine önemli bir konu yasa yerine yönetmelikle düzenlendi. Konuyu düzenleyen 'Gıda ve Yem Amaçlı Genetik Yapısı Değiştirilmiş Organizmalar ve Ürünlerinin İthalatı, İşlenmesi, İhracatı, Kontrol ve Denetimine Dair Yönetmelik' 26 Ekim Pazartesi günkü Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

GENETİĞİ DEĞİŞTİRİLMİŞ ORGANİZMA NEDİR?
Biyoteknik yöntemlerle, kendi türü dışındaki bir türden gen aktarılarak belirli özellikleri değiştirilmiş bitki, hayvan ya da mikroorganizmalara 'transgenetik' veya genetiği değiştirilmiş organizma (GDO) deniliyor.
GDO'lu ürünlerin başında mısır, patates, soya, buğday, pamuk, pirinç, domates ve bazı balık türleri geliyor. Bu ürünlerin yüzde 99'u ABD, Kanada, Arjantin ve Çin'in kontrolünde. Bu ürünleri savunanlar, dünyada açlığı gidermenin tek yolunun GDO'lu ürünler olduğu görüşündeler.
GDO'lu ürün taraftarları bu ürünlerin zararlı olup olmadığı konusunda kesin bir ifade kullanmıyor. GDO'lu ürün karşıtları ise bu ürünlerin kesinlikle zararlı olduğunu söylüyor.

NE TÜR ZARARLAR ORTAYA ÇIKABİLİR?
Üzerinde durulan ilk zarar, GDO'lu ürünleri tüketenlerin hastalanması halinde antibiyotiklerin işe yaramaması. Bunun nedeni, bu ürünlerde gen koruma amaçlı olarak antibiyotik kullanılması. Ürünleri tüketenler bunlarla birlikte antibiyotik de aldıklarından vücut antibiyotiğe alışıyor. Böyle olunca, hastalanma durumunda alınan antibiyotikler işlevsiz kalıyor.
Diğer bir zarar, bazı ürünlere alerjisi olanlarda ortaya çıkıyor. Örneğin balığa alerjisi olan bir kişi domates tüketince bu alerji ortaya çıkabiliyor. Bunun nedeni, domateste balık genleri kullanılması.
Son zarar ise kuraklık ve böceklere karşı dayanıklı olmalarını sağlamak amacıyla bu ürünlerin büyük bir bölümünün, böcek ilacı içermesinden kaynaklanıyor. Bunun doğal sonucu olarak, bu ürünleri tüketenlerde toksik etkiler ortaya çıkıyor.

ZARARLARI YÖNETMELİK DE TEYİT EDİYOR
Kısaca özetlediğimiz zararlar Yönetmelik tarafından da kabul ediliyor. Yönetmeliğin 5. maddesinin üçüncü ve dördüncü fıkralarında şu hükümler yer alıyor:
'(3) GDO'lu ürünlerin, bebek mamaları ve bebek formülleri, devam mamaları ve devam formülleri ile bebek ve küçük çocuk ek besinlerinde kullanılması yasaktır.'
'(4) İnsan ve hayvan tedavisinde kullanılan antibiyotiklere karşı direnç genleri içeren GDO ve ürünlerinin ithalatı ve piyasaya sunulması yasaktır.'
Yönetmelikte yasaklayıcı hükümlere yer verilmesi, bu ürünlerin zararlı olduğunun kanıtları arasında.

TUHAF BİR YASAK
Yönetmeliğin 5. maddesinin sekizinci fıkrasında bir yasaklama hükmü daha var. Bu hüküm;
'GDO'suz ürünlerin etiketinde ürünün GDO'suz olduğuna dair ifadeler bulunamaz' şeklinde. Yani, GDO'suz ürünlerde bu noktaya vurgu yapılması yasak. Bu yasağa mantıklı bir gerekçe bulamadık.
Yönetmeliğin 14. maddesi, bu konudaki bilgilerin GDO'lu ürünlerin etiketlerinde yer alacağını öngörüyor. Buna dayanarak, GDO'suz ürünlerde bu ifadenin kullanılmasına gerek olmadığı ileri sürülebilir. Ancak, bu gerekçe bize inandırıcı gelmiyor. Zira, etiketlere karınca duası formatında yazılacak bu ibarelerin fark edilme olasılığı son derece düşük. Ayrıca, ürünlerin son kullanma tarihlerine bakma alışkanlığının bile olmadığı bir toplumun etiketlerdeki GDO bilgilerini fark etmesi neredeyse imkansız.

 

Soru ve Cevaplar

Haciz, borçtan daha yüksek olamaz
ÖNCELİKLE köşenizdeki güzel çalışmalar için teşekkür ediyorum. Çok sevdiğim bir dostumun maliyeye 20 bin TL civarında vergi borcu bulunmakta ve maliye iki adet gayrimenkulü üzerine alacağına karşılık haciz koymuş.
Vergi dairesinin alacağına karşılık haciz konulan dairenin üzerindeki haciz maliye tarafından kaldırılabilir veya satış muvafakatı alınabilir mi? Gayrimenkullerin her birinin minimum satış değeri 130 bin TL civarında olup maliyeye olan borcunu diğer daire fazlasıyla karşılamakta. (Kemal Kaya)

Haciz, vergi alacağının zorla tahsili için başvurulan bir yol. Hacizde amaç, borçluyu ödeme yapmaya zorlamaktır. Eğer ödeme yapılmazsa haczedilen mal paraya çevrilir. Haciz sonunda ortaya çıkan satış bedelinden haciz masrafları ve vergi dairesinin alacakları alındıktan sonra kalan tutar, malı haczedilene verilir.
Sorunuzda borç ile haczedilen mal arasında ciddi bir oransızlık söz konusu. Yani, 20 bin TL olan bir borç için bu tutarın biraz üzerinde değer taşıyan malların haczedilmesi gerekir. Burada ise rayici 260 bin TL olan iki daire haczedilmiş. Yani, işlem cezalandırma şekline dönüşmüş. Kanun'un böyle bir amacı yok. Yapılan işlem hukuka aykırı.
İzlenmesi gereken yol, diğer daire üzerindeki haczin kaldırılması talebini içeren bir dilekçeyle vergi dairesine başvurulması. Talebe olumsuz cevap gelmesi halinde 'yürütmenin durdurulması talepli' dava açılması gerekiyor.

 

AKLINIZDA BULUNSUN
Zorunlu Trafik Sigortası'nda rizikonun ödenme süresi
Zorunlu Trafik Sigortası'nda riziko gerçekleştiğinde, sigorta şirketi teminat kapsamında, başvuru tarihinden itibaren 8 iş günü içinde ödeme yapmak zorundadır. Aksi halde temerrüde düşer.

 

GÜNÜN SÖZÜ
'Bugün hepimize düşen ortak görev; ulusal değerlere, bilince, Cumhuriyet'e sahip çıkmak, Çanakkale'yi, Kurtuluş Savaşı'nı kazanan ruhu korumak ve bu bilinci gelecek kuşaklara aktarmaktır.'
 Mustafa Kemal ATATÜRK

 

KUTLAMA
Bütün okurlarımızın Cumhuriyet Bayramı'nı içtenlikle kutluyoruz.

 

 



Bu yazı 2,234 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 27 Mayıs 2022 Emlak vergisi muafiyetinde brüt alan hesabı
    • 19 Nisan 2022 Primlerimi geri alabilir miyim?
    • 4 Mart 2022 Vergi kaydına bağlı geriye dönük Bağ-Kur tescili
    • 6 Kasım 2021 Emekliliğe yılbaşından önce mi sonra mı başvurmak avantajlı?
    • 26 Ekim 2021 Geçmişe dönük Bağ-Kur tescili ve ihya yapılabilir mi?
    • 3 Mayıs 2021 Emeklilik sonrası çalışma, emekli aylığına katkı sağlar mı?
    • 17 Mart 2021 İsviçreden isteğe bağlı prim ödenebilir mi?
    • 14 Mart 2021 Staj sigortası doğum borçlanmasında başlangıç sayılır
    • 23 Şubat 2021 Banka çalışanı kıdem tazminatı alarak işten ayrılabilir mi?
    • 12 Şubat 2021 Kısa çalışma emeklilik tarihini öteler mi?
    • 15 Aralık 2020 Bağ-Kur prim borçları sildirilebiliyor mu?
    • 21 Ağustos 2020 Yaş beklerken baba üzerinden sağlık yardımı alınabilir mi?
    • 11 Ağustos 2020 Yurtdışı borçlanması emeklilik statüsünü etkiler mi?
    • 5 Ağustos 2020 Şirket ortağı SSK statüsünden emekli olabilir mi?
    • 10 Temmuz 2020 Kısa çalışma ödeneğiniz temmuz ayında da devam eder
    • 5 Temmuz 2020 Kısa çalışma kimler için uzadı?
    • 30 Haziran 2020 Eksik prim yatırılması fesih sebebi sayılır mı?
    • 26 Haziran 2020 Ücretsiz izin emekli çalışana fesih hakkı verir mi?
    • 23 Haziran 2020 Çalışan, esnek çalışmayla haklarını kaybedecek
    • 16 Haziran 2020 Kıdem tazminatında kazanılmış haklar




    BİZE ULAŞIN: info@resulkurt.com
    TWİTTER/resulkurt34

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    8,626 µs