Dr.
Resul KURT
twitter/resulkurt34
Şikayetçi işçiyi çıkartan kötüniyet tazminatı öder
Bazı
durumlarda işçi ve işveren arasında anlaşmazlıklar olabilmekte ve bu durumda da
işçi şikayet veya başka yasal haklarını arama yoluna gidebilmektedir.
Kötü
niyetli feshe, işçinin, işvereni hakkında şikâyette bulunması, işçinin,
işvereni aleyhine dava açması ve işçinin, işvereni aleyhine şahitlik yapması
gibi durumları sayabiliriz.
Yargıtaya
göre, kötüniyetli feshin kabulü için işçinin şikayet yoluna başvurusunun haklı
veya haksız olmasının, kural olarak bir etkisi yoktur.
Şikayet
yoluna başvurmasının haklı ya da haksız olması önemli değildir. Kötü niyetin
olup olmadığı her fesih için ayrı ayrı değerlendirilmektedir. Sendikalar
Kanununda işçinin sendikaya üye olması nedeniyle yapılan fesihte, işçinin bir
yıllık maaş tutarı kadar tazminat verilecektir. Bu tazminatın verilmesi halinde
kötü niyet tazminatı ödenmemektedir. İşçinin seçimlik hakkı olmadığından bu
tazminat yerine kötü niyet tazminatını talep edememektedir.
İş
Kanununa göre, iş güvencesi hükümlerinden yararlanamayan belirsiz süreli
sözleşmeyle çalışan işçilerin iş sözleşmesinin fesih hakkının kötüye
kullanılarak sona erdirildiği durumlarda bildirim süresinin üç katı tutarında
tazminat (kötü niyet tazminatı) ödenmesi gerekmektedir. 4857 sayılı İş
Kanununda kötü niyet tazminatı ve ayrıca ihbar tazminatının da ödenmesi kabul
edilmiştir.
Kötüniyet
tazminatı ödenen hallerde işveren, İş Kanununun iş güvencesi hükümlerinin uygulanma
alanı dışında kalan işçilerin iş sözleşmesini fesih bildirimi yoluyla kanunda
gösterilen usul ve sürelere uygun olarak sona erdirmekle birlikte fesih hakkını
kötüye kullanmaktadır. Dolayısıyla, ortada ihbar tazminatı ödenmesini
gerektiren bir durum olmamakla birlikte, kötüniyet tazminatı ödenmesini
gerektiren bir durum bulunabilir. İşveren, hem bildirim sürelerine uymamış hem
de akdi kötüniyetli olarak feshetmişse ihbar ve kötüniyet tazminatlarının ayrı
ayrı hesaplanıp ödenmesi gerekir.
4857
sayılı İş Kanununun 17/son maddesine göre, bildirim süresinin üç katı
tutarındaki tazminat (kötü niyet tazminatı) ile bildirim sürelerine ait peşin
ödenecek ücretin hesabında ücrete ek olarak işçiye sağlanmış para veya para ile
ölçülmesi mümkün sözleşme ve Kanundan doğan menfaatler de göz önünde tutulur.
**********************
İş Kanunu
kapsamına giren işyerlerinde çalışan işçiler işyerine girdiği günden
başlayarak, deneme süresi de içinde olmak üzere en az bir yıl çalışmış olanlara
işyerindeki kıdemlerine ve yaşlarına göre yıllık ücretli izin verilmektedir.
İşçinin işyerine giriş tarihinden itibaren deneme süresi de dahil olmak üzere,
her çalışma yılını tamamlaması halinde o yıla ilişkin ücretli izne hak kazanır.
Bir yıldan az süre için orantılı olarak yıllık ücretli izin hakkı doğmaz. İş
Kanununa göre işçilere verilecek en az yıllık ücretli izin süresi işçinin
yaşına ve hizmet süresine bağlı olarak belirlenmektedir. Buna göre;
a) Bir
yıldan beş yıla kadar (beş yıl dahil) olanlara ondört günden,
b) Beş
yıldan fazla onbeş yıldan az olanlara yirmi günden,
c)
Onbeş yıl (dahil) ve daha fazla olanlara yirmialtı günden,
az
olamayacaktır. Ancak onsekiz ve daha küçük yaştaki işçilerle elli ve daha
yukarı yaştaki işçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi yirmi günden az
olamaz. Yıllık izin süreleri iş sözleşmeleri ve toplu iş sözleşmeleri ile
artırılabilir.
İş
sözleşmesinin, herhangi bir nedenle sona ermesi halinde işçinin hak kazanıp da
kullanmadığı yıllık izin sürelerine ait ücretinin, sözleşmenin sona erdiği
tarihteki ücreti üzerinden kendisine veya hak sahiplerine ödeneceği hükme
bağlanmıştır. Uygulamada sıkça
karşılaşıldığı üzere, iş sözleşmesi devam eden bir işçinin yıllık ücretli izin
hakkını kullanmayarak, çalışmasını devam ettirmesi ve bu süreye ait ücretini
talep etmesi Kanuna uygun değildir. İş sözleşmesi devam eden bir işçi, yıllık
izin hakkını kullanmayarak bu süreye ait ücretini isteyemeyecektir.
İş
sözleşmesinin sona ermesi halinde ödenmesi gereken yıllık izin ücreti için, iş
sözleşmesinin sona erdiği tarihten itibaren beş yıllık hak düşürücü süre söz
konusudur. İşçinin çalışırken kullanmadığı yıllık ücretli izin alacağında beş
yıllık zamanaşımı süresi iş sözleşmesinin feshi tarihinde başlar. İzinlerin
karşılığı olan ücretin de son ücret esas alınarak ödenmesi gerekir.
***********
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle