En Sıcak Konular

Cem Kılıç
Milliyet Gazetesi

Cem Kılıç
10 Ekim 2013

İhbar tazminatı işverenin de hakkı



İhbar tazminatı işverenin de hakkı

 

Milliyet 

Şu sıralar sürekli kıdem tazminatı konuşuyoruz. Aslında kıdem kadar önemli olan bir başka konu da ihbar tazminatı. 2012 yılında, Çalışma ve İş kurumu İl Müdürlüklerine çalışanlardan yaklaşık 100 bin şikâyet geldi. Doğal olarak bu şikâyetlerin önemli bölümünü (yaklaşık 25 binini) ücretle ilgili konular oluşturdu.

Ücret şikâyetlerinden sonra ikinci en yüksek şikâyet konusu ise ihbar tazminatıyla ilgili olanlar. İhbar tazminatıyla ilgili 23 bin şikâyet gelmiş. İhbar tazminatına ilişkin şikâyetler, kıdem tazminatı şikâyetlerini bile geçmiş. Bu durum aslında hayli şaşırtıcı. Demek ki, ihbar tazminatı konusu gerek işveren gerekse çalışanlar bakımından çok da bilinen bir konu değil. Bu nedenle bugün bu konuyu ele almakta fayda var.

İhbar tazminatı, kıdem tazminatı kadar bilinmemekle birlikte iş sözleşmesinin sona ermesi halinde ortaya çıkan çok önemli bir hak. Ne var ki bu, sadece işçi için tanımlanmış bir tazminat değil. İşveren de ihbar tazminatına hak kazanabilmekte.

 Belirsiz süreli iş sözleşmesiyle çalışan işçisinin iş sözleşmesini fesheden işveren, bunu işçinin çalışma süresine uygun bir süre öncesinde işçiye bildirmek zorunda. Yani işçisini işten çıkarmadan önce, belli bir süre vermeli. Buna göre;

 A) 6 aydan az bir süredir işyerinde çalışan işçiye iki hafta,

 B) 6 ay-1.5 yıl arası bir süredir çalışan işçiye dört hafta,

 C) 1.5 yıl-3 yıl arasında bir süredir çalışan işçiye altı hafta,

 D) Üç yıldan fazla süredir çalışan işçiye 8 hafta önce haber vererek iş sözleşmesi feshedilmelidir.

 

Yani 4 yıldır işyerinde çalışan işçiye, “Bugün eşyalarını topla, işyerinden ayrıl” denemiyor. 4 yıldır çalışan işçinin sözleşmesini bugün fesheden işveren 8 hafta daha işçiyi çalıştırmak zorunda. Bu 8 haftalık süreye ihbar süresi deniliyor. İhbar süresinin kanuni gerekçesi, çalışana belirli zaman tanıyarak yeni iş bulmasına fırsat verilmesi.

 Diğer yandan eğer işveren, işçisine bu süreyi vermez ve hemen işten çıkarmak isterse, 8 haftalık ücretini işçiye peşin olarak ödemek durumunda. Böyle bir durumda işverenin ödemesi gereken bu paraya ihbar tazminatı deniyor. Aynı durum işçi için de geçerli.

İşçi, işvereni yüzüstü bırakıp “Ben gidiyorum!” diyemiyor. İşveren de 1 yıldır çalıştırdığı işçiye istifa ettiği gün “Yerine adam bulana kadar 4 hafta daha çalış” deme hakkına sahip. İşçi çalışmak istemezse, 4 haftalık ücreti kadar parayı işverene ödeyerek işten ayrılabiliyor.

 

Kendi ayrılan ihbar alamaz

 

 SORU:  4 yıldır çalıştığım işyerimden gelecek ay ayrılacak ve başka bir işyerinde çalışmaya başlayacağım. Kıdemi alamayacağımı biliyorum. Peki, ihbar tazminatımı da alamayacak mıyım?

 CEVAP: İşinizden kendi isteğinizle ayrıldığınız için kıdem gibi ihbar tazminatı da alamazsınız. Hatta bu durumda işyerinde kaç yıl çalışmışsanız, bu süreye uygun olarak önceden işverene ayrılacağınızı bildirmek zorundasınız. Sizin durumunuzda üç yıldan fazla süredir o işyerinde çalıştığınızdan, işverene 8 hafta öncesi ayrılacağınızı haber vermeniz gerekir. Aksi halde işveren bu süreye ait tazminatı sizden talep edebilir.

 

Emekli olana ödenmez

 

 SORU:  15 yıldır çalıştığım işyerinden geçen ay “emeklilik” nedeniyle ayrıldım. Ancak kıdem tazminatını veren işveren, ihbar tazminatımı vermedi. Vermesi gerekmiyor mu? Ne yapmam lazım?

 CEVAP: Emekliliğe hak kazanıp da, emeklilik nedeniyle işinden ayrılanlara kıdem tazminatı ödenir. Ancak emeklilik sebebiyle işinden ayrılanlara ihbar tazminatı ödenmez. Sizin durumunuzda işveren sizi işten çıkarmıyor, siz emekliliğiniz geldiği için ayrılıyorsunuz. Nitekim sözleşmeyi çalışan sona erdirirken, kanuna göre, çalışanın işverene bunu önceden bildirmesi gerekir. Ancak iş sözleşmenizi emeklilik nedeniyle sona erdirdiğinizden, bildirim süresi vermeniz de gerekmiyor. İş sözleşmeniz işveren tarafından sona erdirilmediğinden de ihbar tazminatı hakkınız olmuyor.

 

Brüt ücretten hesaplanır

 

SORU:  Geçen ay 2 yıldır çalıştığım işyerimden kıdem ve ihbar tazminatlarımı alarak ayrıldım. Ancak sonradan hesapladığımda, kıdemde bir sorun olmamasına rağmen, 6 haftaya denk gelen ihbar tazminatı hakkımın düşük hesaplandığını anladım. İşveren böyle bir şey yapabilir mi? Hesaplama neye göre yapılmakta, düşükse dava açabilir miyim?

 CEVAP: İhbar tazminatı, işçinin işyerindeki çalışma süresine, yani kıdemine göre hesaplanır. Sizin de 2 yıllık kıdeminiz olduğundan, 6 haftalık brüt ücretiniz üzerinden hesaplama yapılmalıdır. İhbar tazminatının hesabında, işten çıkarıldığınız tarihteki ücret esas alınır. Yargıtay da, vermişdiği kararlarda, ihbar tazminatı hesabının işten çıkarılış tarihindeki ücret üzerinden yapılması gerektiğine işaret ediyor. Ayrıca ihbar tazminatında, kıdem tazminatında olduğu gibi bir tavan uygulaması bulunmuyor.

 Sonuçta ihbar tazminatı, işçinin işten çıkarıldığı tarihteki brüt ücreti üzerinden ve temel ücrete ek olarak “para veya parayla ölçülmesi mümkün sözleşme ve kanundan doğan menfaatler” de göz önünde tutularak belirlenmeli. Eğer işvereniniz brüt ücret üzerinden hesaplama yapmamışsa, bu durumda eksik ödeme ortaya çıkacaktır. Eksik kalan miktar için işvereninize müracaat edebilirsiniz. Ödenmemesi durumunda iş mahkemesinde dava açmanız gerekir.

Doğum nedeniyle ayrılanlar

SORU:  Eşim 3 ay sonra doğum yapacak. Doğum nedeniyle işten ayrılmak istiyor. Kıdem alamayacağımızı biliyoruz. İhbar tazminatını da alamayacak mıyız?

 CEVAP: İşyerinden kendi isteğinizle ayrıldığınız için kıdem tazminatı alamayacağınızı biliyorsunuz. İhbar tazminatını da almanız maalesef mümkün değil. Ayrıca hemen belirtelim, böyle bir durumda işinizden kendi isteğinizle ayrıldığınız için işsizlik ödeneğine başvurunuz da kabul edilmeyecektir.


Bu yazı 3,541 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 8 Nisan 2024 Aralıklı çalışmada kıdem tazminatı
    • 6 Nisan 2024 Bayram sonrası telafi çalışması
    • 3 Nisan 2024 Yaşlılık yüküne yeni çözüm gerek
    • 29 Mart 2024 Fazla çalışmanın ispatı
    • 25 Mart 2024 Yoksulluk ve zorla çalıştırma
    • 22 Mart 2024 Özel güvenlik ilgi bekliyor
    • 18 Mart 2024 Yemek yardımı neden önemli?
    • 15 Mart 2024 Ramazanda çalışma hayatı
    • 11 Mart 2024 İş sözleşmesi ve işyeri devri farklı
    • 8 Mart 2024 Çocuk hakları
    • 2 Mart 2024 Dışarıdan primle memur emekliliği
    • 26 Şubat 2024 Haftalık çalışma süresi kısalır mı?
    • 23 Şubat 2024 Sosyal hareketlilik ve gelir eşitsizliği
    • 19 Şubat 2024 Emeklilik için doğum borçlanması
    • 16 Şubat 2024 Dövizle ücretin sınırları neler?
    • 12 Şubat 2024 Kıdem tazminatı tavanı arttı
    • 9 Şubat 2024 Yemek yardımı için sınır var mı? (1)
    • 5 Şubat 2024 Sözleşmeye göre haklar
    • 29 Ocak 2024 Küresel istihdamda 3 endişe kaynağı var
    • 26 Ocak 2024 Sözleşme feshinde ölçülü olmak şart




    BİZE ULAŞIN: info@resulkurt.com
    TWİTTER/resulkurt34

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    8,662 µs