Milliyet Gazetesi
Cem Kılıç
6 Mart 2014
Kadın çalışanlar %30 az kazanıyor
Kadın çalışanlar %30 az kazanıyor
8 Mart 1857de New Yorkta bir tekstil fabrikasında yaklaşık 40 bin dokuma işçisi tarafından daha iyi çalışma koşulları talebiyle bir grev başlatıldı. Ancak polis ve işçiler arasında yaşanan olaylar sonrasında çıkan yangında 129 kadın işçi hayatını kaybetti. Bu olaydan yıllar sonra, 1910da, hayatını kaybeden işçi kadınların anısına 8 Martın Dünya Kadınlar Günü olarak anılması kabul edildi.
1921de Moskovadaki Uluslararası Kadınlar Konferansında ise 8 Martın Dünya Emekçi Kadınlar Günü olarak anılmasına karar verildi. Dünya Kadınlar Gününün 60lı yılların sonunda ABDde de kutlanmaya başlanmasıyla etki alanı genişledi. 16 Aralık 1977de BM Genel Kurulu, 8 Martın Dünya Kadınlar Günü olarak anılmasını kabul etti. Türkiyede ise 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ilk kez 1921de Emekçi Kadınlar Günü olarak kutlanmaya başlandı.
Çarpıcı tespitler var
8 Martta tüm dünyada Dünya Kadınlar Günü kutlanacak. Dünya Bankası da 8 Martın birkaç gün öncesi Dünya Bankası İşte Cinsiyet 2013 raporunu yayınladı. Rapor, kadınların küresel düzeyde halen temel hak ve özgürlüklerden tam olarak yararlanamadığı ve toplumsal alanda ve iş dünyasında büyük eşitsizliklerle karşı karşıya kaldığı gerçeğini ortaya koyuyor.
Raporun tüm ülkeleri ilgilendiren tespitleri oldukça çarpıcı...
- Son yirmi yılda küresel düzeyde 15 - 64 yaş grubundaki kadınların işgücüne katılımları azalmış durumda (yüzde 57den yüzde 55e gerilemiş). Dahası, Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgelerinde yüzde 25 gibi oldukça düşük. Ayrıca, dünya genelinde kadınların yarısından daha azı bir işe sahip. Buna karşılık, her beş erkekten dördünün işi var.
- Genel olarak tam zamanlı işlere sahip olan erkekler, aynı kategorideki kadınların neredeyse iki katı.
- Kadın girişimciler genellikle küçük firmalarda ve az karlı sektörlerde faaliyet gösteriyorlar. Ücretli çalışan kadınlar ise daha çok geçici ve yarı zamanlı işlerde, daha düşük katma değer yaratan sektörlerde istihdam ediliyorlar. Dolayısıyla, kariyer ve ilerleme imkânları daha az.
-Raporun en son tespiti de kazanç düşüklüğüne ilişkin. ILOnun 83 ülkenin verilerini kullandığı bir analizinde, ücretli çalışan kadınların aynı vasıf seviyesindeki erkeklerden ortalama olarak yüzde 10-30 düzeyinde daha az kazandıkları görülüyor.
Türkiye iç açıcı değil
Dünya Bankasına göre, Türkiyede kadınların işgücüne katılımlarının düşük olmasının iki temel sebebi var; ücretsiz aile işçisi olarak istihdam edilen kadınların kırdan kente göç nedeniyle işgücünün dışında kalmaları ve kadınların ev işleri ve çocuk bakımıyla meşgul olmak suretiyle aile bütçesine daha fazla katkı yapabilecekleri düşüncesi.
Dünya Bankası, Türkiyede yarı zamanlı çalışan erkeklerin yüzde 10un altında kaldığına; aynı kategorideki kadınların oranının ise yüzde 25lerde olduğuna işaret ediyor.
Sihirli formüller!
İşgücü piyasasında ya da toplumsal yaşamda cinsiyet eşitsizliğini önlemek için aslında sihirli formüllere ihtiyacımız yok. Yerel özellikleri anlamak ve eşitsizlikle mücadele konusunda cesur olmak gerekiyor.
İşte Dünya Bankasının başlıca önerileri:
- Çocukluk ve gençlik dönemlerinde eğitim öğretim yoluyla eşitsizliklerin önlenmesine yönelik politikalar uygulanabilir. Örneğin; Türkiyede olduğu gibi, kız çocuk-larının okula gitmesinde nakit transferlerin önemli sonuçlar yarattığı görülmekte.
- Uygun çocuk bakımı ve erken çocuk gelişimi programları ile kadınların ev içindeki yükleri azaltılabilir. Dünya Bankası, Türkiye üzerinde yaptığı bir çalışmada okul öncesi eğitime bir yıl eklenerek kadınların işgücüne katılımlarının yüzde 9 artırılabileceğini ortaya koyuyor. Benzer şekilde, İngiltere ve İskandinav ülkelerinde uygulanan baba dostu izin politikaları, erkeklerle kadınların ev içindeki sorumlulukları paylaşmalarını sağlıyor.
- Cinsiyet eşitliği konusunda özel sektör liderliği önemli katkılar yapabilir. Erkek egemen sektörlerin, uyumlu istihdam ve aile dostu çalışma düzenlemeleri aracılığıyla kadınlara açılması, cinsiyet eşitsizliğinin önüne geçilmesini sağlayabilir. Raporda, örneğin; Güney Korede çok uluslu firmaların yerel yönetim pozisyonları için kadınları işe alarak karlılıklarını artırdıkları belirtiliyor.
Son söz: Kadınlarımızın hatırlandığı tek günün 8 Mart olmadığı, kadınların toplumsal yaşamın hiçbir alanında ayrımcılığa uğramadığı, şiddet görmediği bir gelecek umarım çok uzak değildir. Dünya Kadınlar Günü şimdiden kutlu olsun...
Bu yazı 2,349 defa okundu.
Diğer köşe yazıları
Tüm Yazılar
-
22 Nisan 2024
Geride kalanlara aylık bağlanması
-
15 Nisan 2024
Buluş yapan işçi bedelini nasıl alır?
-
12 Nisan 2024
Yıllık izinle ilgili her şey
-
9 Nisan 2024
Aralıklı çalışmada yıllık izin hakkı
-
8 Nisan 2024
Aralıklı çalışmada kıdem tazminatı
-
6 Nisan 2024
Bayram sonrası telafi çalışması
-
3 Nisan 2024
Yaşlılık yüküne yeni çözüm gerek
-
29 Mart 2024
Fazla çalışmanın ispatı
-
25 Mart 2024
Yoksulluk ve zorla çalıştırma
-
22 Mart 2024
Özel güvenlik ilgi bekliyor
-
18 Mart 2024
Yemek yardımı neden önemli?
-
15 Mart 2024
Ramazanda çalışma hayatı
-
11 Mart 2024
İş sözleşmesi ve işyeri devri farklı
-
8 Mart 2024
Çocuk hakları
-
2 Mart 2024
Dışarıdan primle memur emekliliği
-
26 Şubat 2024
Haftalık çalışma süresi kısalır mı?
-
23 Şubat 2024
Sosyal hareketlilik ve gelir eşitsizliği
-
19 Şubat 2024
Emeklilik için doğum borçlanması
-
16 Şubat 2024
Dövizle ücretin sınırları neler?
-
12 Şubat 2024
Kıdem tazminatı tavanı arttı
Yorumlar
+ Yorum Ekle