En Sıcak Konular

Sezgin Özcan
Sözcü Gazetesi

Sezgin Özcan
0 0 0000

Çalışmadığınız süreleri borçlanamazsınız



Çalışmadığınız süreleri borçlanamazsınız
|www.gazeteport.com||19.06.2008|

 

İşe giriş tarihim 01.09.1992, şu ana kadar SSK pirim gün sayım 3625. Aralarda çalışmadığım veya sigortasız çalıştırıldığım zamanlar var. Kalan hizmet sürem yaklaşık 5 yıl ve kalan prim gün sayım 1975.
Bundan sonra çalışmayacağımı düşünürsek, aralardaki boş aylarımı ya da bundan sonraki primlerimi ben ödemek sureti ile emekliliğe hak kazanabilir miyim? Ve tahminen ayda ne kadar öderim?
Esra

Çalışmadığınız veya sigortasız çalıştırıldığınız süreleri prim ödeyerek borçlanamazsınız. Sigortasız çalıştırıldığınız süreler için hizmet tespit davası açabilir ve sigortasız çalıştırıldığınızı mahkemeden tespit ettirebilirseniz bu süreleri saydırabilirsiniz.
Bundan sonrası için isteğe bağlı sigortalı olabilirisiniz. İsteğe bağlı sigortanızı başlatırsanız asgari ücret ile asgari ücretin 6,5 katı arasında kendinizce belirlenecek prime esas kazanç tutarı üzerinden 1 Ekim 2008’e kadar yüzde 25, 1 Ekim 2008’den itibaren yüzde 32 oranında prim ödersiniz. Ancak, SSK’dan emekli olabilmeniz için 1 Ekim 2008’den itibaren isteğe bağlı prim ödeyeceğiniz gün sayısının 1259 günü geçmemesi gerekiyor. Aksi halde Bağ-Kur’dan Bağ-Kur şarlarıyla (7200 gün prim ödeyerek) emekli olmak durumunda kalırsınız. 1975 gün eksiğinizin 1259 gününü isteğe bağlı, geri kalan kısmını sigortalı bir işte çalışarak tamamlamalısınız. 


İtibari hizmet kapsamından çıkarılanlara ilişkin son bildirim
506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ile kaynak işlerinde çalışanlar için bir hak olarak verilen itibari hizmet süresini, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda yer bulamamış görmekteyim. Bu işlerde çalışanlara ilişkin verilen Ek-3 SSK bildirgelerini hangi süreye kadar vermemiz gerekir?
Ozan Arslan

Sizin de göremediğiniz gibi kaynak işlerinde çalışanlar için itibari hizmet süresi verilmesine, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda (SSGSSK) yer verilmedi. Ancak 1 Ekim 2008 tarihinde yürürlüğe girecek olan 5510 sayılı SSGSSK’nın Geçici 7. maddesine göre, 506 sayılı SSK’nın ek 5. maddesinde sayılan itibari hizmet süresi kapsamında yer alıp da 5510 sayılı Kanunun 40. maddesinde sayılmayan işlerde 1 Ekim 2008 tarihinden önce geçen çalışma süreleri, 506 sayılı SSK hükümlerine göre değerlendirilecek.
Buna göre, 506 sayılı SSK’nın ek 5. maddesi kapsamında çalışanlar için “3” numaralı belge türüne göre düzenlenen aylık prim ve hizmet belgesi, en son 30 Eylül 2008 tarihine kadarki çalışmaları için verilecek. 

 

Mahsup için verginin tahakkuku veya ödenmiş olması gerekmiyor

Kirada bir konut ve bir de işyerimiz var. 2006 yılı işyeri ve konut kira gelirimizden dolayı verdiğimiz GMSİ beyannamesinde işyeri kiracısının bizim adımıza ödediği (stopaj) vergiden dolayı beyannamede ödenecek vergi çıkmadı, 868 YTL alacak çıktı.
2007 yılına geldiğimizde işyeri kiracımız tahliye etmiş, sadece konut gelirimiz olduğu için GMSİ beyannamemizde 800 YTL ödenecek vergi çıktı. Ben muhasebecime 2006 yılından kalmış olan 868 YTL iade alacağımızı 2007 yılı vergimizden (800 YTL) düşmemiz gerektiğini söyledim. Ancak muhasebecim bana, 2006 yılında işyeri kiracımızın stopaj vergilerini tahakkuk ettirmiş olsa bile ödeme yapmadığını, bu yüzden de düşemeyeceğimizi söyledi. Bu arada ben ve işyeri kiracım aynı muhasebeci ile çalışmaktayız. Ben de 868 YTL alacağımızı nakit olarak istemiyoruz, mahsup yapılsın istiyoruz desem de bildiğini yaptı. Acaba muhasebecim haklı mı? Değilse bu saatten sonra ne yapabilirim? 2007 yılı vergisini henüz ödemedim.
Orhan Selman

Muhasebecinizin “işyeri kiracınızın stopaj vergilerini tahakkuk ettirmiş olsa bile ödeme yapmadığını, bu yüzden de mahsup yapılamayacağını” neye dayanarak söylediğini bilemiyorum ama bu doğru değil.
Maliye Bakanlığının, Gelir Vergisi Kanunu’nun  “Vergi Tevkifatının Mahsubu” başlıklı 121. maddesine istinaden yayımlamış olduğu 252 Seri No.lu Gelir Vergisi Tebliğinin, “Mahsup Yoluyla İade” başlıklı bölümünde, tevkif yoluyla kesilen vergilerin yıllık beyannamedeki mahsuplar sonunda kalan kısmının diğer vergi borçlarına mahsup talebinin tutarına bakılmaksızın, inceleme raporu ve teminat aranılmadan yerine getirileceği; bunun için mahsup talebinin dilekçe ile yapılması ve yıl içinde yapılan tevkifatlara ilişkin tablonun dilekçe ekinde yer alması gerektiği; söz konusu tablonun daha önce yıllık beyanname ekinde yer almış olması halinde, mahsup dilekçesinin yeterli olacağı açıklanmıştır.

Buna göre, beyan ettiğiniz 2006 yılı kira geliri üzerinden tevkif edilen vergilerin, yıllık beyanname üzerinden hesaplanan vergiden mahsubundan sonra kalan kısmının 2007 yılına ait vergi borcunuza mahsubunda, tevkif edilen vergilerin bırakın ödenmiş olması, tahakkuk ettirilmiş olması şartının bile aranmaması gerekiyor. Mahsup için aranan belge sadece mahsup talebine ilişkin dilekçe ve yıl içinde yapılan tevkifatlara ilişkin tablo. Daha önce beyanname ekinde verilmiş ise tabloya bile gerek yok.
Tevkif edilen verginin ödenmiş olması şartının, 10 bin YTL’yi geçmeyen nakden iade talebinde bile aranmaması gerekiyor. İade talep dilekçesi ile ekinde gelire konu kira kontratları ve yıl içinde yapılan tevkifatlara ilişkin tablonun bulunması yeterli. Başka bir anlatımla, gayrımenkul sermaye iratlarında tevkif suretiyle ödenen vergilerin beyannamede mahsubundan arta kalan tutarların 10 bin YTL’ ye kadar olan kısmının nakden iadesi için bile, mükellef dilekçesi ile ek olarak gelire konu kira kontratları ve yıl içinde yapılan tevkifatlara ilişkin tablonun dışında bu vergilerin sorumlu sıfatıyla ilgili vergi dairesine tahakkuk ettirilmesi veya bu vergilerin tahsili gibi şartların aranmaması gerekiyor.

Mahsup dilekçesi ve ekinde kesintiyi yapan vergi sorumlularının adı-soyadı veya unvanını, bağlı olduğu vergi dairesini ve vergi kimlik numaralarını, kesintiye esas alınan brüt tutarları, kesilen vergileri ve kesinti yapılan dönemleri gösteren bir tablo (252 no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği ekinde var) ile birlikte mahsup talebinde bulunabilirsiniz.
 

Yurtdışında ev kadını olarak borçlanılan süreler diğer hizmetler ile birleştirilir

Eşim ile ilgili bir soru sormuştum, verdiğiniz cevap için çok teşekkür ederim. Cevabınızda aklıma takılan bir şey var, bunu da cevaplayabilirseniz çok memnun oluruz. Soruyu hatırlatmak için kısaca özetliyorum.
Eşim 10.02.1963 doğumlu. Yurt dışında ev hanımı olarak geçen 4913 günü borçlandık, 15.02.2008 tarihinde Bağ-Kur'a ödedik ve 25.01.2008 tarihinde SSK’dan başlangıç yapmıştık.
Sizin cevabınızda sigorta başlangıç tarihinin 02.06.1994 olacağını, buna göre Bağ-Kur'dan 20 yıl (7200 gün) prim ödeyerek 02.06.2014 emekli olabileceğini, SSK'dan ise 1260 gün SSK’lı olarak çalışmasını, sonra emeklilik yaşını beklemesini yazdınız.
Aklıma takılan şu: Bağ-Kur'un internet sayfasında emeklilik işlemleri bölümünde hizmetlerin birleştirilmesi başlığı altında mealen şu yazıyor "Askerlik borçlanması hariç borçlanılan diğer süreler Bağ-Kur dışındaki bir kurumdan emekli olunması halinde birleştirilmemektedir". Siz de sayfayı okursanız daha iyi olur belki. Ben bu yazıdan SSK'dan emekli olabilmesinin çok zor olduğunu anlıyorum. Bunun için de bizi aydınlatırsanız çok memnun oluruz.
Metin Tonyalı

Bağ-Kur’un internet sayfasında yer alan ifade, 1479 sayılı Bağ-Kur Kanununun ek geçici 4. maddesi hükmüne göre isteğe bağlı sigortalıların geriye doğru yaptıkları 10 yıllık borçlanma karşılığı kazandıkları hizmet süreleri için geçerli.
Ek geçici 4. madde ile Bağ-Kur Kanununa göre isteğe bağlı sigortalı olan ve 4.5.1979 tarihinde 40 yaşını geçen kadınlar ile 45 yaşını geçen erkeklere, sigortalı oldukları tarihten geriye doğru 10 yıllık sürenin tamamını borçlanma imkan sağlanmıştı.

İşte 4.5.1979 tarihinde 40 yaşını geçmiş kadın ve 45 yaşını geçmiş erkelerin, sigortalı oldukları tarihten geriye doğru Bağ-Kur Kanununun ek geçici 4. maddesi hükmüne göre geriye doğru borçlandıkları bu süreler, diğer sosyal güvenlik kanunlarına göre emekli aylığına hak kazanılmasında 2829 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirmesi Hakkında Kanun hükümlerine göre birleştirilecek hizmetlere dahil edilmiyor. Başka bir anlatımla, ek geçici 4. madde hükmü uyarınca borçlanılan hizmet süreleri, Bağ-Kur tarafından bağlanacak aylıklar hariç, diğer kurumlarda geçen hizmet süreleri ile birleştirilmiyor.

Eşiniz, Bağ-Kur Kanununun ek geçici 4. maddesine göre değil, 3201 sayılı Yurtdışında Bulunan Türk Vatandaşlarının Yurtdışında Geçen Sürelerinin Sosyal Güvenlikleri Bakımından Değerlendirilmesi Hakkında Kanun hükümlerine göre, yurtdışında ev kadını olarak geçen sürelerini borçlandı.

Bu nedenle, eşiniz SSK’dan emekli olmak isterse, borçlandığı yurtdışında ev kadını olarak geçen süreleri hizmet birleştirmesinde dikkate alınır.  İlk sorunuza verdiğim yanıtta da belirttiğim gibi, eşiniz SSK’ya 1260 gün prim ödeyerek SSK şartlarıyla da emekli olabilir. 



Bu yazı 2,705 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 27 Mayıs 2022 Emlak vergisi muafiyetinde brüt alan hesabı
    • 19 Nisan 2022 Primlerimi geri alabilir miyim?
    • 4 Mart 2022 Vergi kaydına bağlı geriye dönük Bağ-Kur tescili
    • 6 Kasım 2021 Emekliliğe yılbaşından önce mi sonra mı başvurmak avantajlı?
    • 26 Ekim 2021 Geçmişe dönük Bağ-Kur tescili ve ihya yapılabilir mi?
    • 3 Mayıs 2021 Emeklilik sonrası çalışma, emekli aylığına katkı sağlar mı?
    • 17 Mart 2021 İsviçreden isteğe bağlı prim ödenebilir mi?
    • 14 Mart 2021 Staj sigortası doğum borçlanmasında başlangıç sayılır
    • 23 Şubat 2021 Banka çalışanı kıdem tazminatı alarak işten ayrılabilir mi?
    • 12 Şubat 2021 Kısa çalışma emeklilik tarihini öteler mi?
    • 15 Aralık 2020 Bağ-Kur prim borçları sildirilebiliyor mu?
    • 21 Ağustos 2020 Yaş beklerken baba üzerinden sağlık yardımı alınabilir mi?
    • 11 Ağustos 2020 Yurtdışı borçlanması emeklilik statüsünü etkiler mi?
    • 5 Ağustos 2020 Şirket ortağı SSK statüsünden emekli olabilir mi?
    • 10 Temmuz 2020 Kısa çalışma ödeneğiniz temmuz ayında da devam eder
    • 5 Temmuz 2020 Kısa çalışma kimler için uzadı?
    • 30 Haziran 2020 Eksik prim yatırılması fesih sebebi sayılır mı?
    • 26 Haziran 2020 Ücretsiz izin emekli çalışana fesih hakkı verir mi?
    • 23 Haziran 2020 Çalışan, esnek çalışmayla haklarını kaybedecek
    • 16 Haziran 2020 Kıdem tazminatında kazanılmış haklar




    BİZE ULAŞIN: info@resulkurt.com
    TWİTTER/resulkurt34

    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    7,006 µs