Milliyet Gazetesi
Cem Kılıç
1 Mayıs 2014
Türkiyede sendikalaşma Avrupanın çok gerisinde
Türkiyede sendikalaşma Avrupanın çok gerisinde
Milliyet
Bugün günlerden 1 Mayıs. Ülkemizde ilk olarak, 1912 yılında İstanbulda 1 Mayıs kutlaması yapıldı. İşçi Bayramını kutluyoruz ancak ülkemizde çalışanların örgütlenme mücadelesi son derece zayıf. Taşeronlaşma, sendikalaşamama, işçilik haklarının kısıtlanması gibi birçok sorun var.
Avrupa çok ileri
Ocak 2014 verilerine göre, Türkiyede 11 milyon 600 bin işçi var. Bunların içinde 1 milyon 96 bini bir sendikaya bağlı. Sendikalaşma oranı da yüzde 9.45. Avrupa Birliği ülkeleri ortalaması yüzde 23, OECD ülkeleri ortalaması ise yüzde 17.
Türkiyedeki sendikalaşma oranının, gerek AB üyesi ülkeler, gerekse OECD ülkeleri ortalaması ile karşılaştırıldığında oldukça düşük olduğu görülüyor. Sadece Fransada sendikalaşma oranı yüzde 8 ile Türkiyeden daha düşük. Ancak hemen ifade edelim, Fransada sendikalaşma oranı düşük olmakla beraber, toplu sözleşmelerden yararlananların sayısı oransal olarak ülkemizden daha yüksek.
Türkiyede işkollarına göre sendikalaşma kuralı var. Buna göre, en yüksek sendikalaşma oranının tarım, ormancılık sektöründe olduğu, en düşük sendikalaşma oranının ise inşaat işkolunda olduğu görülüyor.
Ne var ki işkollarına göre sendikalaşma oranları yanıltıcı olabiliyor. Çünkü devlete ait işletmelerde sendikalaşmanın kolay olmasının etkisiyle, örneğin tarım ve orman işyerlerinde sendikalaşma oranı yüksek görünüyor. Buna karşılık, daha çok özel sektör hâkimiyetinin olduğu, dokuma, hazır giyim ve deri işkolunda yani tekstil işyerlerinde sendikalaşma oranı yüzde 9larda kalabiliyor.
Özellikle gelişmiş ülkelerde iki sektör vardır ki, metal ve maden sektörleri, bu sektörler yüzde 50 60lara varan oranlarda sendikalaşmanın olduğu alanlardır. Bizde ise, metal sektöründe sendikalaşma oranı yüzde 15.8 iken, madencilik işkolunda sendikalaşma oranı yüzde 20lerde kalmakta.
Bu konuda son bir not da şu: Türkiyede en fazla üyeye sahip olan işçi sendikası, metal işkolunda yer alan Türk Metal Sendikası. Bu sendikamızın toplam üye sayısı 165 bin. En düşük olanar, inşaat ve sağlık işkollarında olan sendikalar.
Geçen yıl kabul edilen yeni Sendikalar Yasasına göre, Ocak 2013ten, 1 Temmuz 2016 tarihine kadar işkolu barajı yüzde 1 olarak uygulanacak. Yani sendikalar kurulu bulundukları işkolundaki toplam işçi sayısının en az yüzde birini temsil edecekler ki toplu sözleşme hakkını elde edebilsinler.
Daha sonra bu oran kademeli olarak artırılarak, 2016 ile 2018 Temmuzu arasında yüzde 2, daha sonra ise yüzde 3 olarak uygulanacak. 2014 yılı Ocak ayı istatistiğine göre 20 işkolunda toplu iş sözleşmesi yapabilmek için gerekli olan yüzde 1lik işkolu barajını aşan sadece 47 sendika bulunuyor. Toplamda 115 sendikamız var.
Peki artış olur mu?
Sendikalaşma düzeyinde bir artış sağlanamaz ise 2016 yılından sonra barajı geçebilecek sendika sayısı neredeyse şimdikinin üçte biri kadar kalacak.
Yeni Sendikalar Yasası, 30 çalışanın altında olan işyerlerinde işçinin hakkı olabilecek sendikal tazminatı bir hak olmaktan çıkardı. 30 kişinin altında çalışanlı bir işyerinde, sendikaya üye olduğu için işvereni tarafından işten çıkarılan bir işçinin, işverenden bir yıllık ücreti tutarındaki tazminatını mahkeme yoluyla kazanma şansı ortadan kalktı.
Ülkemizde işyerlerinin yüzde 95i, 30un altında çalışanı olan işyerlerinden oluşuyor. Dolayısıyla, 1.5 milyon işyerinin olduğu bir ülkede işyerlerinin yüzde 95ini doğrudan etkileyecek bu düzenlemenin sendikal örgütlenme önündeki en büyük engellerden biri olduğu söylenebilir. Yaklaşık 7 milyona yakın çalışan, fiili olarak sendikalaşmanın etki alanının dışında kalıyor.
Ülkemizde 1 işçi çalıştıran işyeri sayısı toplam işyerlerinin üçte birinden fazla. İşte böyle küçük işyerlerinin hâkim olduğu bir çalışma ortamında sendikalı olmak veya sendikal mücadeleye girişmek hiç de kolay değil.
İşçi Bayramı kutlu olsun...
Türkiyede Sendikalaşma (Ocak 2014)
Toplam İşçi: 11.600.554
Sendikalı İşçi: 1.096.540
Sendikalaşma Oranı: % 9.45
Bu yazı 2,474 defa okundu.
Diğer köşe yazıları
Tüm Yazılar
-
22 Nisan 2024
Geride kalanlara aylık bağlanması
-
15 Nisan 2024
Buluş yapan işçi bedelini nasıl alır?
-
12 Nisan 2024
Yıllık izinle ilgili her şey
-
9 Nisan 2024
Aralıklı çalışmada yıllık izin hakkı
-
8 Nisan 2024
Aralıklı çalışmada kıdem tazminatı
-
6 Nisan 2024
Bayram sonrası telafi çalışması
-
3 Nisan 2024
Yaşlılık yüküne yeni çözüm gerek
-
29 Mart 2024
Fazla çalışmanın ispatı
-
25 Mart 2024
Yoksulluk ve zorla çalıştırma
-
22 Mart 2024
Özel güvenlik ilgi bekliyor
-
18 Mart 2024
Yemek yardımı neden önemli?
-
15 Mart 2024
Ramazanda çalışma hayatı
-
11 Mart 2024
İş sözleşmesi ve işyeri devri farklı
-
8 Mart 2024
Çocuk hakları
-
2 Mart 2024
Dışarıdan primle memur emekliliği
-
26 Şubat 2024
Haftalık çalışma süresi kısalır mı?
-
23 Şubat 2024
Sosyal hareketlilik ve gelir eşitsizliği
-
19 Şubat 2024
Emeklilik için doğum borçlanması
-
16 Şubat 2024
Dövizle ücretin sınırları neler?
-
12 Şubat 2024
Kıdem tazminatı tavanı arttı
Yorumlar
+ Yorum Ekle