En Sıcak Konular

Cem Kılıç
Milliyet Gazetesi

Cem Kılıç
25 Ağustos 2015

İstanköyde acı hayat



İstanköy’de acı hayat

 

 

Milliyet

 

Bodrum’un karşısında yer alan Kos adası (İstanköy) Suriyeli göçmenlerle dolup taşıyor. Bodrum’dan bindikleri botlarla Kos’a gelen mültecilere, tatil yapan Türkler sahip çıkıyor. Tatilci Türkler, marketlerden aldıkları su ve meyveleri mültecilere dağıtıyor

KOS

Birleşmiş Milletler’e göre Suriye’deki iç savaş nedeniyle dünya, II. Dünya Savaşı’ndan bu yana en büyük göçmen hareketiyle karşı karşıya. Mülteciler Yüksek Komiserliği verilerine göre, Mart 2011’de iç savaşın patlak vermesinden bu yana 9 milyon Suriyeli evini terk etmek zorunda kalmış. Ürdün, Lübnan, Irak ve Türkiye’den sonra mülteciler, özellikle Yunanistan üzerindenAvrupa kapılarını zorluyor. 3 milyon Suriyeli’nin Ürdün, Lübnan, Irak ve Türkiye’ye sığındığı; 6.5 milyon Suriyeli’nin ise ülke içinde yer değiştirdiği tahmin ediliyor. Avrupa’ya göç eden Suriyeli sayısı 100 binleri geçerken, sadece 33 bini Avrupa’dan yerleşim sözü alabilmiş durumda. Bu yerleşimin büyük çoğunluğu da (yüzde 85) Almanya tarafından verilmiş.

Korkunç koşullar

Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) tarafından yapılan araştırmaya göre, Suriyeli mültecilerin sığındıkları ülkelerde karşı karşıya kaldıkları koşullar endişe verici. Araştırma sonuçları şöyle:

- Suriyeli mülteciler, korkunç çalışma koşullarıyla karşı karşıya.

- Lübnan’da mülteciler için ortalama aylık gelir, asgari ücretin yüzde 40’ından daha az. 

- Kadın mülteciler, erkeklere göre yüzde 40 daha az kazanç elde ediyor.

- 10 mülteciden 9’u kayıtdışı çalışıyor.

- Mültecilerin yüzde 56’sı mevsimlik, haftalık veya günlük işlerde çalışıyor.

- Entegrasyonları yavaş, piyasada düzensiz işgücü hareketine neden oluyorlar.

Yunanistan’a hücum

BM verilerine göre, Yunanistan’a gelen mültecilerin sayısı ciddi oranda arttı. Bu yıl 160 bin göçmen ve mülteci adalar üzerinden Yunanistan’a girdi. Göçmenlerin yüzde 82’si Suriye kökenli, yüzde 14’ü Afgan ve yüzde 3’ü de Iraklılardan oluşuyor. 2015’te Akdeniz’i geçen toplam mülteci ve göçmen sayısı, 264 binin üzerinde.

Mültecilerin sığındıkları diğer ülkeler İtalya (104 bin), İspanya (2 bin) ve Malta (94 mülteci). İnsanlık dramını sayılarla ifade edebilmek mümkün değil. Çünkü bu sayıların her birinin gerçek bir adı, gerçek bir yüzü, gerçek bir hayatı ve birlikte bir bilinmeze yol aldığı ya da geride bırakmak zorunda kaldığı bir ailesi var. 

Durum içler acısı

Bodrum’dan Kos adasına sabah - akşam karşılıklı feribot seferleri düzenleniyor. Bodrum’dan çıkınca 20 dakikada Kos’ta oluyorsunuz. Bütün seferler tıklım tıklım. Gidenlerin yüzde 90’ı Türk. Yabancı turist oldukça az.

Kos’taki en büyük sorun ekonomik kriz değil, Yunanlı esnaf, mülteci akınından şikâyetçi. Turist sayısının azalmasından mültecileri sorumlu tutuyorlar.

Adanın her yerinde Suriyeli, Afgan, Pakistanlı, Nijeryalı görmek mümkün. Türkiye’den botlarla geçen bu insanlar, daha iyi bir hayat uğruna tehlikeli yolculuktan sağ salim kurtulanlar. Maalesef pek çoğu da denizde hayatını kaybediyor.

Adaya adımını atanlar kurtuluş sevinci ve AB topraklarına ulaşmanın mutluluğunu yaşadıktan sonra ikinci bir dramla, hatta bir nevi işkenceyle karşılaşıyor. Adaya gelmelerinden hoşnut olmayan Yunanlılar, başta kolluk kuvvetleri olmak üzere, gelen insanlara hiç de iyi davranmıyor. Adadaki polis merkezi önünde toplanan çoluk - çocuk, genç - yaşlı mülteciler kayıtları yapıldıktan sonra yaklaşık 40 derece sıcak altında yerlerde veya kumsalda aç - susuz bir şekilde bekletiliyor. Tarihin en kötü, en içler acısı göç dramı yaşanırken, AB topraklarına gelmiş insanların karşı karşıya kaldıkları sefalet ve çaresizlik yürekleri burkuyor.

Kartondan çadırlarda yaşıyorlar

Adanın her yerinde derme çatma, kartondan yapılmış çadırlar var. Denizde ise kullanılıp atılmış can yelekleri yüzüyor. Bazı sokaklarda ise lastik şişme botlar bir kenara bırakılmış duruyor.

Üç veya dört günde bir Atina ya da Selanik’e giden büyük gemiler mültecileri toplayıp götürüyor, oradan Makedonya ve sonrasında da şanslı olanlar için diğer Avrupa ülkelerinin kapıları açılıyor. Konuştuğumuz mülteciler en çok Almanya’ya gitmek istediklerini söylüyor. Ne yazık ki, mültecilerin neredeyse tamamının ne olacakları veya nereye gidecekleri konusunda hiçbir şey bilmedikleri görülüyor.

Diğer taraftan, Bodrum’dan feribot yanaştığında, mültecilerin yardımına yine Türkler koşturuyor. Türk turistler, yakınlardaki marketlerden kolilerle su ve bisküvi alarak, bunları çaresiz mültecilere ve çocuklarına dağıtıyor. Yanında getirdiği harçlıkla marketten çocuk mülteciler için meyve satın alıp dağıtanlar da yine Türk çocukları.


Bu yazı 2,363 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 15 Nisan 2024 Buluş yapan işçi bedelini nasıl alır?
    • 12 Nisan 2024 Yıllık izinle ilgili her şey
    • 9 Nisan 2024 Aralıklı çalışmada yıllık izin hakkı
    • 8 Nisan 2024 Aralıklı çalışmada kıdem tazminatı
    • 6 Nisan 2024 Bayram sonrası telafi çalışması
    • 3 Nisan 2024 Yaşlılık yüküne yeni çözüm gerek
    • 29 Mart 2024 Fazla çalışmanın ispatı
    • 25 Mart 2024 Yoksulluk ve zorla çalıştırma
    • 22 Mart 2024 Özel güvenlik ilgi bekliyor
    • 18 Mart 2024 Yemek yardımı neden önemli?
    • 15 Mart 2024 Ramazanda çalışma hayatı
    • 11 Mart 2024 İş sözleşmesi ve işyeri devri farklı
    • 8 Mart 2024 Çocuk hakları
    • 2 Mart 2024 Dışarıdan primle memur emekliliği
    • 26 Şubat 2024 Haftalık çalışma süresi kısalır mı?
    • 23 Şubat 2024 Sosyal hareketlilik ve gelir eşitsizliği
    • 19 Şubat 2024 Emeklilik için doğum borçlanması
    • 16 Şubat 2024 Dövizle ücretin sınırları neler?
    • 12 Şubat 2024 Kıdem tazminatı tavanı arttı
    • 9 Şubat 2024 Yemek yardımı için sınır var mı? (1)




    BİZE ULAŞIN: info@resulkurt.com
    TWİTTER/resulkurt34

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    7,601 µs