En Sıcak Konular

Bumin Doğrusöz
Ekonomim.com

Bumin Doğrusöz
30 Temmuz 2024

Yurt dışından elde edilen k?r paylarının vergilendirilmesi



Gerçek kişilerce tam mükellef sermaye şirketlerinden elde olunan kâr paylarının vergilendirilmesi konusunu daha önce de yazılarıma konu etmiştim. Ancak özellikle yabancı ülkelerdeki -dar mükellef- sermaye şirketlerinden alınan kâr paylarının vergilendirilmesi konusundaki bir yeni özelgeden hareketle konuyu bu defa dar mükelleflerden elde olunan kâr payları açısından değerlendirmek istiyorum

Bilindiği gibi Gelir Vergisi Kanunumuzda sermaye şirketlerinden alınan kâr payları, menkul sermaye iratları kapsamında verginin konusuna alınmıştır. Bu doğrultuda kâr paylarının ülke içinden veya dışından elde edilmesi bir önem taşımamaktadır. Ancak kâr payını dağıtan sermaye şirketinin (kurumun) tam veya dar mükellef olması, söz konusu kâr paylarının beyanı ve/veya yararlanacağı istisna düzenlemeleri açısından önem taşımaktadır.

Önce gerçek kişilerce tam mükellef kurumlardan alınan kâr paylarının vergilendirilmesine kısaca bir göz atmak gerekiyor.

Gelir Vergisi Kanunu’nun 22/2. maddesine göre, tam mükellef kurumlardan elde edilen kâr paylarının yarısı gelir vergisinden istisna edilmiştir.  Bu düzenlemelere göre yarısı vergiden istisna olan kâr payları anonim şirketlerde, hisse senedi veya ilmühaber sahiplerine, menkul kıymete bağlanmamış çıplak pay sahiplerine, kurucu senetlerine veya intifa senetlerine, yönetim kurulu başkan ve üyelerine ödenen kâr paylarıdır. Limitet şirketlerde istisnadan yararlanacak kâr payları ise ortaklara ödenen kâr payları ile organ sıfatını haiz müdürlere ödenen kâr paylarıdır. İstisnadan yararlanabilecek bu kâr payları -kural olarak- stopaja tabi tutulmuş şekilde elde edilen kâr paylarıdır.  Bu nedenle, kâr payı elde edenlerin, istisna olan yarı tutarı hesaplamadan önce elde ettikleri kâr paylarını brütleştirmeleri, sonra yarısını alarak istisna ve vergiye tabi tutarı hesaplamaları gerekmektedir.          

Söz konusu kâr paylarının vergiye tabi olan, istisna dışı yarısının, Gelir Vergisi Kanunu’nun 86’ncı maddesinde yazılı beyan sınırını aşması halinde, bu vergiye tabi olan kısmın tamamının yıllık beyanname ile beyan olunması gerekmektedir. Beyan olunan bu kâr paylarına isabet eden yıllık vergiden stopajın tamamı mahsup edilmektedir. (Bu aktardığım kurallar genel kurallardır, Kurumların 2003 ve 1998 öncesine ait kurum kazançlarından yapacakları kâr dağıtımlarının vergilendirilmesinde ayrık durumların varlığı unutulmamalıdır)

Ancak aktardığım istisna uygulaması, tam mükellef kurumlardan elde olunan kâr payları ile ilgilidir. Bu istisnadan dar mükellef kurumlardan elde olunan kâr payları için de yararlanma olanağı 1.1.2023 tarihinden sonrası için Gelir Vergisi Kanunu’nun 22’nci maddesine 7491 sayılı Kanun’un 8’inci maddesi ile eklenen dördüncü fıkra ile sağlanmıştır. Ancak burada istisnadan yararlanma iki koşula bağlanmıştır. Bunlardan birincisi kâr payını elde edenin, kâr payını elde ettiği kurumun ödenmiş sermayesinin en az %50'sine sahip olunması koşuludur. İkinci koşul ise kâr payının elde edildiği takvim yılına ilişkin yıllık gelir vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihe kadar Türkiye'ye transfer edilmesi gereğidir.

Dar mükellef kurumlardan Türkiye'de tevkif yoluyla vergilendirilmemiş şekilde elde olunan bu kâr paylarının, Gelir Vergisi Kanunu’nun 86’ncı maddesinin (1) numaralı fıkrasının (d) bendi gereğince, ilgili yıla ilişkin beyan haddini  (2024 yılı için 13 bin TL) aşması durumunda yıllık gelir vergisi beyannamesi ile beyan edilmesi gerekmektedir. Ancak yukarıda aktardığım %50 sahip olma ve Türkiye’ye getirme şeklindeki koşullar sağlanarak kâr payının yarısının istisna hesaplamasına konu edilmesi halinde ise kalan kısmın beyan haddini geçip geçmediğine bakılması gerekmektedir.

Öte yandan kanunun 123’üncü maddesinde tam mükelleflerin yabancı memleketlerde elde ettikleri kazanç ve iratlardan mahallinde ödedikleri benzeri vergilerin, Türkiye'de tarh edilen gelir vergisinin yabancı memleketlerde elde edilen kazanç ve iratlara isabet eden kısmından indirileceği, indirilecek miktarın gelir vergisinin yabancı memleketlerde elde edilen kazanç ve iratlara isabet eden kısmından fazla olması halinde, fazla olan tutarın indirim konusu yapılamayacağı hükme bağlanmıştır. Bu vergi indiriminin yapılabilmesi için yabancı memlekette ödenen vergilerin gelir üzerinden alınan bir vergi olması ve yabancı memlekette vergi ödendiğinin yetkili makamlardan alınan ve mahallindeki Türk elçilik veya konsoloslukları, yoksa orada Türk menfaatlerini koruyan memleketin aynı mahiyetteki temsilcileri tarafından tasdik olunan belgelerle tevsik edilmesi gerekmektedir.

Ancak bu konuda, kârı dağıtan kurumun ülkesi ile Türkiye arasında bir çifte vergilendirmeyi önleme anlaşması var ise, bu anlaşmaya da mutlaka bakılması gerekmektedir. Çünkü bu gibi konulardan anlaşmalarda özel vergilendirme kuralları veya yapılacak vergi tevkifatlarına sınırlar çizen düzenlemeler yer alabilmektedir.

Yazımıza esin kaynağı olan Rize Defterdarlığının 22775 sayı ve 8.7.2024 günlü Özelgesi’de yukarıda aktardıklarımızla aynı doğrultudadır. 



Bu yazı 515 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 15 Nisan 2025 Uyumlu mükellef indirimine yargı yaklaşımı
    • 10 Nisan 2025 Uyumlu mükellef indirimi ve yaklaşım farklılığı
    • 8 Nisan 2025 Şüpheli alacak karşılığında iki konu
    • 27 Mart 2025 Asgari kurumlar vergisinde belirsizlik
    • 25 Mart 2025 Eğitim ve sağlık harcamaları indirimi
    • 20 Mart 2025 Holding kefaletinde transfer fiyatlandırması
    • 18 Mart 2025 Vergi yargısında kanun yoluna başvuru
    • 11 Mart 2025 2024 yılının arızi kazançlarının vergilendirilmesi
    • 6 Mart 2025 İki önemli kitap
    • 4 Mart 2025 Kiraların vergilendirilmesinde emsal kira bedeli esası
    • 27 Şubat 2025 2024 yılında elde edilen k?r paylarında vergileme
    • 25 Şubat 2025 Birden fazla işverenden ücret alanlarda beyan yükümlülüğü
    • 20 Şubat 2025 Kira gelirlerinin beyanında giderler
    • 18 Şubat 2025 Konut kira gelirlerinde istisna
    • 13 Şubat 2025 Değerli Konutlar Vergisinde muafiyetler
    • 11 Şubat 2025 2025 yılında değerli konutlar vergisi uygulaması
    • 6 Şubat 2025 Değerli konutlar vergisi uygulaması
    • 4 Şubat 2025 İYUKta netleşen Anayasaya aykırılık
    • 30 Ocak 2025 Veraset vergisinde ek beyan
    • 28 Ocak 2025 Veraset Vergisi Beyannamesi




    BİZE ULAŞIN: info@resulkurt.com
    TWİTTER/resulkurt34

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    9,238 µs