Türkiye ekonomisi için alarm çanları çalmaya başladı.
27 Ocak 2014 11:29 tsi
Likidite baharının yıldızı gelişen ülkeler, para musluğu kısılınca alarm vermeye başladı. Faizleri artıran Brezilya, Endonezya ve Hindistanın parası daha az değer kaybetti.
Türkiye ekonomisi için alarm çanları çalmaya başladı.
Haber3
Likidite baharının yıldızı gelişen ülkeler, para musluğu kısılınca alarm vermeye başladı. Faizleri artıran Brezilya, Endonezya ve Hindistanın parası daha az değer kaybetti. Türkiye ve G. Afrika ise en fazla değer yitiren ülkeler oldu.
Küresel krizin alevlendiği 2008de, Amerikan Merkez Bankasının (Fed) uygulamaya başladığı parasal genişleme, en çok gelişen ülkelere yaradı. Fedin dolarları ile ellerindeki tahvilleri paraya çeviren Amerikan bankaları, kazandıkları likiditeyi faizin daha yüksek olduğu, Türkiyenin de içinde bulunduğu gelişen ülkelerde değerlendirdi. Brezilya, Hindistan, Endonezya, Türkiye ve Güney Afrika gibi gelişen ülkeler, bu sıcak parayla 2010 ve 2011de hem yüksek büyüme oranları yakaladı hem de cari açıklarını finanse etti.
Sıcak paranın gittiği bu ülkelerin yerel para birimleri değer kazanırken hisse senedi piyasaları tarihi rekorlar kırdı. Merkez bankaları sıcak para akınından korunmak için peş peşe faizleri indirdi. Döviz cephesindeki gerileme enflasyona da olumlu yansıdı. Bu pozitif senaryo, Fed Başkanı Ben Bernankenin, 2013 yılı mayıs ayında tahvil alımları azaltmaya başlayacak-larını ve 2014 yılında da sonlandırılabilecekleri sinyalini vermesine kadar devam etti.
Fedin tahvil alımlarını azaltma takvimi dünya piyasalarında gündemi belirlerken, bunun gelişen ülkeler üzerindeki etkileri ağır oldu. Bernankenin açıklamaları para bolluğu bitecek endişesini beraberinde getirdi. Bu ülkelerden para çıkışları hız kazandı. Önce borsalarda sert satış dalgaları yaşanırken peşinden yerel para birimleri dolar karşısında hızla değer kaybetti. Faizler arttı. Türkiyede nisan ve mayıs aylarında yüzde 4.6ya kadar gerileyen piyasa faizleri hızla tırmanışa geçti. Piyasa faizi de denilen gösterge faizi bugün yüzde 10un üzerinde seyrediyor. Tersine dönen rüzgârı durdurmak için gelişmekte olan ülke merkez bankaları faiz silahını çekerek, kurdaki yüksek volatiliteye karşı önlem almaya çalışıyor.
Gelişmekte olan ülkelerin en büyük sorunu, piyasalarının derin olmaması. Gelişmekte olan ülkelere yönelik sermaye hareketlerin-deki göreli küçük oynaklıklar, bu ülkelerde büyük boyutlarda fiyat hareketlerine yol açabiliyor.
Merkez faiz silahını kullanmıyor
Türkiyede Merkez Bankası (MB) para politikasını uygularken piyasa faizlerini ve likiditesini etkilemek için etkin olarak 2013 yılında faiz koridoru aracını kullandı. 2013 başında yüzde 5,50 düzeyinde olan politika faizi, ocak ve mayıs aylarında 50 baz puan düşürülerek yüzde 4.50ye çekildi.
Sermaye çıkışlarının başladığı ve kurdaki oynaklığın arttığı mayıs ayından sonraki süreçte MB, faiz koridoru alt sınırında yani gecelik borçlanma faizinde değişiklik yapmazken, faiz koridorunun üst sınırını oluşturan gecelik borç verme faizini 2 kez yükseltti. Cari açığın yüzde 7.5 seviyelerinde olduğu Türkiyede mayıs ayından bu yana TLdeki değer kaybı 26,22 seviyesine ulaştı.
Bu haber 1,507 defa okundu.
Yorumlar
+ Yorum Ekle