‘Dershaneler, MEB dışına çıkarsa bu Türkiye için kazanım olmaz’

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın  dershanelerin Milli Eğitim sistemi dışına çıkarılmaları, ocak ayından itibaren ruhsatlarının yenilenmeyerek özel okula dönüşmeleri hakkında yaptığı açıklamalar dershaneciler arasında yankı bulmaya devam ediyor.

Türkiye Özel Öğretim Kurumları Derneği (TÖDER) Başkan Yardımcısı ve Avrupa Dershaneler Birliği 2. Başkanı İbrahim Taşel, “Dershanelerin Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) denetiminin dışına çıkmasında hiçbir mahsur yok. MEB denetimi dışında da olsa dershanelere ihtiyaç varsa devam ederiz. Kendi kalite denetimlerimizi TÖDER, Güven Dershane Sahipleri Derneği (GÜVENDER), Özel Dershaneler Birliği Derneği (ÖZDEBİR) gibi kurumlarımız aracılığıyla yapabiliriz” dedi. Avrupa Birliği ülkelerinde dershanelerin eğitim bakanlıklarının denetimi dışında kurulduğunu belirten Taşel, “Belediyeler, öğrencilerin gelip gitmesi uygun mu diye kontrol ediyor. Maliye de ilgili kontrollerini yapıyor. Bu bizim için de uygundur. Biz de MEB kontrolü dışında öğrencilere hizmetimizi sürdürebiliriz. Ancak bu Türkiye için kazanım olmaz. Bakanlık denetimi, öğrenci ve öğretmen haklarını daha iyi koruyordu” diye konuştu.

Dershanelerin Türkiye için bir zaruret olduğunu savunan Taşel, aksi halde merdiven altı eğitim veren yerlerin sayısının artacağını söyledi. İbrahim Taşel, “Aileler şu anda 2-3 bin lira vererek çocuklarını dershaneye gönderiyor. Özel okul ise 13 yıllık bir süreç. Dershaneler tümüyle yasaklanırsa bu feleket olur. Kanunsuz, merdiven altı, evlerde çok yüksek ücretlerle ders vermeye başlanır. Burada mağdur olan dar gelirli aileler olur” dedi. Dershane sahiplerinin halihazırda özel okulları da bulunduğunu vurgulayan Taşel, “Bakanlığın özel okulları artırma çabasını destekliyoruz. Çünkü, özel okul oranı Türkiye’de % 3 bile değil. Ancak, dershane ve özel okul birbirinin yerini tutmaz” dedi.

Özel Dershaneler Birliği (ÖZDEBİR) Başkanı Faruk Köprülü ise “Milli Eğitim Bakanlığından ‘Dershaneleri kapatıyoruz’ açıklamaları yerine dershanelere olan ihtiyacı azaltacak çalışmalar üzerine yoğunlaşmalarını bekliyoruz” dedi.

Dershanelere olan ihtiyaç devam ettiği sürece yasal olarak kapatmanın doğru olmadığını söyleyen Köprülü, “Pek çok özel okul kapasitesini tamamlayamıyor. Boş kontenjanlarla çalışıyor. Dershanelerin özel okula dönüşmesi yeni mağduriyetler yaratacaktır” dedi.

‘Devlet, burslu öğrenci gönderecek’

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, konuk olduğu AA Editör Masası’nda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Yeni açılacak dershanelere ruhsat verilmeyeceğini ifade eden Bakan Avcı, “Ocak ayına kadar TBMM’de yapılacak yasal düzenlemeyle de Milli Eğitim Kanunu’nda yer alan dershaneye ilişkin tanımlar ve kurallar çıkarılmış olacak” diye konuştu. Avcı, “Ocakta kapattık çocuklar dışarı diye bir şey yok. Dershanelerde eğitim almakta olan çocuklar 2014 Haziran ayının sonuna kadar kurslarına devam edecekler” dedi. Dershanelerin yüzde 20’sinin mevcut koşullarda özel okula dönüşme kabiliyetinin olduğunu söyleyen Avcı, “Geri kalanlar ekstra desteklerle özel okula dönüşebilecek gibi gözüküyor. Dershanelerin yüzde 70’i özel okula dönüşmek istiyor. Özel okula dönüşenlere devlet burslu öğrenci gönderecek. Bunun için kanunla düzenleme yapılacak” dedi. Bakan Avcı, dershanelerin özel okula dönüşmesi için özel okul kriterlerinin, geçiş süreci için bir süreliğine hafifletilmesini ve özel okula dönüşecek dersaneler için kredi kolaylığı sağlanmasını planladıklarını belirtti. Bakan Avcı, 28 Şubat sürecinde görevine son verilen öğretmenlerden 350’sinin geri dönmek için başvurduğunu bildirdi.

Bu arada, kamuda türbana izin veren yönetmelik değişikliği de Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık ve Kıyafetine Dair Yönetmelik’te yapılan değişiklikte, türban ya da başörtüsüne yönelik herhangi bir tarif yapılmadı ve “başı açık” ifadesi kaldırılarak kıyafette başörtüsü kullanımını olanak sağlandı. Kararın ardından bazı öğretmenler ise dün derslere başörtüsü ile girdi.