IMF, emekli maaşları ve vergi artışları
7 Ocak 2010 21:02 tsi
Geçen yılın son günleriyle yeni yılın ilk günleri ekonomik kararlar açısından oldukça hareketli geçti. Önce, IMF ile stand-by yapılma ihtimalini güçlendiren bir dizi haber çıktı.
IMF, emekli maaşları ve vergi artışları
07.01.2010 | Referans
Geçen yılın son günleriyle yeni yılın ilk günleri ekonomik kararlar açısından oldukça hareketli geçti. Önce, IMF ile stand-by yapılma ihtimalini güçlendiren bir dizi haber çıktı. Oysa daha 15 gün öncesinde Meclis'teki bütçe görüşmeleri sırasında tam da bunun tersini ima eden sert açıklamalar yapılmıştı. Stand-by her ısıtılıp piyasanın önüne konduğunda, ister söylentilere inanın, isterseniz kuşkuyla yaklaşın, piyasa oyuncusu olarak yemeğin tadına bakmanız gerek. Bu söylentilere rağmen pozisyon değişikliği yapmazsanız ve bir de söylentiler gerçeğe dönüşürse kişisel kariyer sıkıntılı bir döneme girebilir. Bu günlerde, piyasada gördüğümüz fiyat hareketleri de "stand-by olmayacak" senaryosundan "acaba mı" senaryosuna geçişi yansıtıyor diye düşünüyoruz.
İkinci önemli haber, alkollü içecekler ile petrol ve tütün ürünleri ile diğer bazı vergi ve harçlardaki artışlardı.
Bütün bu kalemler hemen her yıl artıyor. Maktu vergiler genellikle yeniden değerleme oranında artarken bu kez artış oranı yeniden değerlemenin üzerinde oldu. Söz konusu vergi artışları zaten beklenmekteydi. Ancak beklenti zamların 2009 yılı içinde yapılmasıydı.
2009 yılında enflasyon yüzde 6.5 olarak gerçekleşti. Bu rakam, hedefin 1 puan kadar altında kaldı. Zamların bir kısmı Kasım 2008'de yapılsaydı enflasyon üzerindeki olumsuz etki 2009 içinde kalacak, geçen yılın enflasyonu 6.5 değil, 7.5 olabilecekti. Diğer taraftan, 2010 yılındaki enflasyon vergi artışlarından çok daha az etkilenecekti. Merkez Bankası'nın tahminlerine göre vergi artışlarının enflasyonist etkisi 1.5 puan kadar. 2010 enflasyon hedefi yüzde 6,5; bunun 1.5 puanlık kısmı daha ilk ayda vergi artışları nedeniyle gözlenecek. Kısacası, vergi artışlarının tüm etkisi 2010 yılına yansıyacak; belki de bu nedenle Merkez Bankası, 2010 enflasyon hedefini yakalamakta zorlanacak ve faiz oranlarını daha önceki projeksiyonlarından daha önce yükseltmek zorunda kalacak.
Üçüncü önemli haber de emekli maaşlarındaki artış oranıydı. Emekli maaşları, düşük maaş alanlar daha yüksek olmak üzere yüzde 4 ile 20 arasında artırıldı. Emekli maaşlarının ne kadar artırılacağıyla ilgili tasarruf hükümetindir; artışlara diyecek bir şey yok. Hatta yıllardır ülkeye hizmet etmiş insanlar 600-700 TL emekli maaşı ile geçinmekteyken yapılan ayarlama konusunda diyecek bir şey yok. Zamanlamayla ilgili soru işaretleri de politikanın alanına giriyor. Konunun bizi ilgilendiren kısmı, bu artışa 2010 bütçesinde yer verilip verilmediğiyle ilgili. Eğer 2010 bütçesinde yüksek oranlı bu artışlar için kaynak ayrılmışsa sorun yok. Ama eğer bizim tahmin ettiğimiz gibi, 2010 bütçesinde bu artış için bir kaynak ayrılmadıysa bu, bir soruna işaret eder. Sorun, bu artış için gereken 3 milyarlık kaynağın bütçe büyüklüklerine göre yüksek bir rakam olmasından kaynaklanmıyor; 3 milyar TL'lik ek harcama 287 milyar TL'lik bütçe harcamasının olduğu bir yerde felaket sayılmaz. Ama buradaki önemli nokta, eğer ödenek ayrılmadan harcama yapılması söz konusuysa o takdirde, bütçe disiplini konusunda, daha yılın başında olumsuz bir sinyal verilmiş oluyor. Seçim yaklaştıkça, daha başka ödeneği olmayan harcama yapılması gündeme gelir mi şüphesi, tahvil ihalelerine katılanların kafasındaki faiz beklentilerini yukarı çekebilir.
Bu haber 1,553 defa okundu.
Yorumlar
+ Yorum Ekle