En Sıcak Konular

Uğur Tandoğan
Ekonomim.com

Uğur Tandoğan
19 Aralık 2023

Mangal partisi



Geçen hafta iktidar partisinden bir milletvekili Türkiye Büyük Millet Meclisi bahçesinde mangal partisi düzenledi; olay oldu.

Mangal deyince aklıma başka bir olay geldi. Ertuğrul Özkök’ün 2001 yılında Hürriyet Gazetesi’ndeki bir yazısının başlığı “Mangallar arasından gidilen saray” idi. Sözü edilen saray, Alman Cumhurbaşkanlığı’nın Bellevue Sarayı idi. Özkök, Aydın Doğan ile birlikte bir haziran günü zamanın Alman Cumhurbaşkanı’nı ziyarete gitmişlerdi. Özkök yazısında “Önceki gün, Berlin'den Tiergarten bölgesindeki Bellevue Sarayı'na giderken, kapının hemen yakınındaki çimler üzerinde kebap kızartan Türklerin arasından geçiyoruz” diyordu. Çünkü havalar ısınınca mangalını kapan Türk, saray önündeki parka koşuyor ve mangal keyfi yapıyordu. Bu mangalların dumanı da sarayı tütsülüyordu. Geriye kalan çöpler ve küller de cabası. Gerçi Cumhurbaşkanı Johannes Rau bundan rahatsız olmadığını ve bunun Türk kültürünün bir parçası olduğunu söylemişti. Ama Almanlar isyan etti. “Parklarımız çöp ve küle battı” sloganları arasında parklarda ateş yakmayı 2003 yılında yasakladılar.

Mangal üstüne çeşitlemeler(!)

Evet, Almanlar cumhurbaşkanlarının sarayı önünde mangal yakmayı yasaklayabilirler. Ama bizim meclisin bahçesinde mangal yakmaya kim karışabilir? İşte aradan yirmi yıl da geçmiş olsa, meclis bahçesindeki mangal Almanların o mangal yasağına güzel bir cevap olmuştur.

Et fiyatlarının tavan yaptığı bir dönemde mangal yakmak bir zenginlik göstergesidir. Elimize böyle bir fırsat geçmişken Almanları daha da kıskandırmalıyız. Hem de demokrasimizi temsil eden bir yerde mangal yakmanın ayrı bir “kıymeti ve değeri” (!) ve de “ manası ve anlamı”(!) vardır. İtibardan tasarruf olmayacağı bir kez daha dünyaya gösterilmiştir.

Meclisteki mangal için sosyal medyada ve basında fırtınalar koparıldı. Atalarımız boşuna dememişler, “Her şerde bir hayır vardır” diye. Bu şer, hayra çevrilebilir. Mangal, güzel yurdumuzun tanıtımında kullanılabilir. Örneğin, önce Ortadoğu ve Balkan ülkeleri, sonra da tüm dünya ülkeleri parlementoları arasında yapılacak uluslararası bir “Master Mangal” yarışması düzenlenebilir.

Mangalın vekillerin kol kası gelişimine de katkısı vardır. Bazı vekillerin kolları, kavgalardaki yumruk sallama dışında sadece oy verme işlemi sırasında hareket etmektedir. Gelen talimatla kalkan kollar ile kol kasları sadece dikey yönde çalışmaktadır. Halbuki mangal başında şişleri çevirirken kol yatay biçimde hareket eder; ve bilekler de dönüş hareketi yapar. Bu nedenle mangal, vekillerimizin kol kaslarının her yönde gelişimi için faydalı bir girişim olmuştur.

“Yok, efendim, etin kilosu 500’e koşuyormuş; emekli maaşı ile şu kadar, asgari ücret ile şu kadar kilo et alınırmış” gibi moral bozucu söylemler birlik ve beraberliğimize zarar vermektedir. Bu mangal partisi, çıkardığı gürültü ile gündem değişimine de vesile olmuştur.

Şu anda mecliste bütçe görüşmeleri devam etmektedir. Dile getirilen bir yığın dert ile vekiller bunalmakta ve hatta tartışmalar kavgaya dönüşmektedir. Bu mangal partisi davetine bütün parti gruplarının icabet ettiği bildirilmiştir. Mangal, farklı görüşteki kişilerin mide konusunda birleşmesine, meclisteki barış havasına vesile olmuştur.

Meclisteki ücret sistemi, insan kaynakları yönetimi açısından çok demokratik bir yaklaşımdır. Vekillerin kendi maaşlarını kendilerinin belirlediği ideal bir “Kendin pişir, kendin ye” sistemidir. Mangal da dışarda yemek kültürümüze “Kendin pişir, kendin ye” sistemi olarak girmiştir. Dolayısıyla meclisteki mangal partisi, meclisteki ücret sisteme uyumlu bir yaklaşım olmuştur.

Yorum

Olayı yaşayanından şöyle bir hikaye dinlemiştim. Olayın geçtiği yer, Trakya’da bir organize sanayi bölgesiymiş; buradaki bir aşçı dükkânı. Bir atölyeden kalkmış gelmişler, aşçı dükkanında çorba içiyorlar. İçlerinden bir hınzır; sevmemiş çorbayı. Para vermeden kaytarmak için cebinden ufak bir üstüpü parçası çıkarıp çorbanın içine atmış. Sonra da aşçıya seslenmiş: “Usta baksana, bu çorbadan bir şeyler çıkıyor” demiş. Aşçı gelmiş, kaşığı almış ve üstüpüyü çıkarıp tabağın kenarına koymuş. Bizim uyanık dehşet içinde bağırmış “Üstüpü bu”. Bunun üzerine Aşçı şöyle demiş: “Üstüpü tabi. Organize sanayi bölgesindeyiz. Üç kuruşa çorba içiyorsun; içinden Vakko eşarp mı çıkacaktı? Ne bekliyorsun ki?”

Meclisteki mangal olayını duyunca hiç şaşırmadım. Avrupa’da cumhurbaşkanlığı sarayı önünde mangal yakan da Türklerdi. Mecliste mangal partisi düzenleyen de, ve de bu partiye katılanlar da bu halkın vekilleri. Organize sanayi bölgesindeki aşçının dediği gibi, ne bekliyoruz ki? Niye şaşırıyoruz ki? Ağa kızını milletvekili seçmiş halkımız. Ağa kızı bu; mangal yapmayıp da simit mi dağıtacaktı?

Mangal yapılan yer, Millet Meclisi. O milletvekili kadın, aşiret boyu mangalı herhalde ani bir baskınla oraya kurdurmadı. Ya da o mangalı kaçak olarak meclis bahçesine sokmadı. Meclisin bir yönetimi var. Onlar izin vermeselerdi o mangal kurulabilir, o mangal partisi yapılabilir miydi? Onun için bu duyarsızlık, sadece ikramı yapan milletvekilinin omuzlarına yüklenemez. Onun için bu olayın sorumluluğu tüm meclistedir.

Halkın mutfağı yanarken, halkın çoğunluğu ete hasret iken, halkın tenceresinde “Et yerine dert” kaynarken mecliste mangal partisi yapmak, böyle bir duyarsızlık, en hafif deyimi ile büyük bir ayıp olmuştur.



Bu yazı 185 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 23 Nisan 2024 Genç işsizliği
    • 16 Nisan 2024 İklim değişimi hayati bir konudur
    • 2 Nisan 2024 Yalan söylemenin yeni biçimleri
    • 26 Mart 2024 Nereden nereye
    • 19 Mart 2024 Çalışma saatleri azalırken
    • 12 Mart 2024 Başarılı üç güzel insan
    • 5 Mart 2024 Çalışma düzeninde esneklik: Hibrit çalışma
    • 27 Şubat 2024 Bir cesur yürek daha durdu
    • 20 Şubat 2024 Akıllı telefona akılsızca bağımlılık
    • 13 Şubat 2024 Bulutlara nasıl bakıyorsunuz?
    • 6 Şubat 2024 İşten çıkarmalar üzücüdür
    • 30 Ocak 2024 Etik ve meslekler
    • 30 Ocak 2024 Etik ve meslekler
    • 23 Ocak 2024 Bir motor yolculuğu
    • 16 Ocak 2024 Yeni bir yıla başlarken (2)
    • 9 Ocak 2024 Yeni bir yıla başlarken
    • 26 Aralık 2023 Toplam ücret paketinde seyahat
    • 19 Aralık 2023 Mangal partisi
    • 12 Aralık 2023 Toplu işten çıkarmalarda iletişim
    • 5 Aralık 2023 Faydalı bir meyve ve zararlı üretimi




    BİZE ULAŞIN: info@resulkurt.com
    TWİTTER/resulkurt34

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    6,891 µs