Kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, Türk hayat dışı sigorta sektörünün, zorunlu trafik sigortasında 12 Nisan’da başlayan tavan fiyat uygulamasının ve artan enflasyonun etkisiyle bu yıl zarara dönmesinin muhtemel olduğu uyarısında bulundu. Sektörde nisan ayı raporlarına bakıldığında bakıldığı zaman Fitch'in raporunu destekler bir sonuç ortaya çıkıyor. Bu yıla hızlı başlayan zorunlu trafik sigortası prim üretimi nisan ayında geçen yılın aynı ayına göre 203 milyon lira eridi.

12 Nisan tarihinden itibaren yürürlüğe giren trafik sigortasında tavan fiyat uygulaması fiyatlara yansıdı.

Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi verilerine göre, nisan ayında trafik sigortasında ortalama prim 2016 yılının aynı ayına göre yüzde 27 düşüş göstererek 491 TL oldu. Bir önceki aya göre ise yüzde 24 düşüş yaşandı. Sektör, trafik sigortasında geçtiğimiz yıl mayıs ayında 682 TL ile yılın en yüksek ortalama prim değerini gerçekleştirdi. İçinde bulunduğumuz mayıs ayında ortalama prim değeri 444 TL'ye kadar indi.

Prim üretimi geriledi

Türkiye Sigorta Birliği'nin verilerine göre, trafik sigortasında geçtiğimiz yıl nisan ayında prim üretimi 1 milyar 132 milyon lira olurken, bu yılın aynı ayında 929 milyon lirada kaldı. Sektör genelinde değerlendirildiğinde 203 milyon liralık bir kayıp yaşanmış oldu.

Aynı zamanda geçtiğimiz yılın ilk 4 ayında trafikteki prim üretiminin, tüm sigorta prim üretimine oranı yüzde 31,65 iken bu yılın ilk 4 ayında yüzde 28'ine denk geliyor.

                   2017                                     2018
Ocak          1 milyar lira                          870 milyon lira 
Şubat         902 milyon lira                    850 milyon lira
Mart          1 milyar 47 milyon lira        1 milyar 124 milyon lira
Nisan         929 milyon lira                    1 milyar 132 milyon lira

İade yapılmaması tartışma yarattı

Öte yandan 12 Nisan'dan önce düzenlenen poliçelerin iptali ya da iadesinin yapılmaması tartışmalara neden oluyor. TESK Başkanı Bendevi Palandöken, yaptığı açıklamada bu durumun haksızlığa yol açtığını ifade etmişti. Palandöken, bu durumun düzeltilmesi için, son bitiş tarihi 31 Aralık olan uygulamanın 4 ay daha uzatılması gerektiğini savunmuştu.