Başbakan Binali Yıldırım, İngiltere'de yatırımcılarla bir araya geldi.

Burada yaptığı konuşmasında Birleşik Krallık'ın Türkiye'nin en büyük ihracat gerçekleştirdiği ikinci ülke olduğunu dile getiren Başbakan Yıldırım, "Geçen yıl itibarıyla ikili ticaret hacmimiz 17 milyar doların üzerine çıktı" dedi.

"Ülkemizde yatırım yapan şirketler, menşei neresi olursa olsun bizim şirketimizdir. Bizim şirketlerimizden farklı bir konumu yoktur ve biz bu anlayış ile tüm şirketlerimizin sorun ve beklentilerine cevap veriyoruz" ifadelerini kullanan Başbakan Yıldırım, "1 yılda üretilen toplam gayri safi milli hasıla 30 milyar dolar civarında. Çok dinamik bir coğrafyada yer alıyoruz. Türkiye'ye yapılacak yatırım Türkiye ile sınırlı değil" şeklinde konuştu.

Uluslararası doğrudan yatırımları önemsediklerinin altını çizen Başbakan Yıldırım, "Buna yönelik olarak özel düzenlemeler yaptık. Özellikle stratejik katma değere sahip yüksek ve orta teknoloji içerek yatırımlarda çok özel desteklerimiz var. Türkiye ekonomisi dinamik bir yapıya sahip 2016 darbe girişimine rağmen hemen akabininde yüzde 5'e yakın küçülen ekonomimiz yılın sonunda toplam 3.2 büyümeyi başarmıştır. 2017 yılı için felaket senaryoları üretilmesine rağmen ilk yarısı yüzde 5'in üzerinde büyüme ile Çin ve Hindistan'dan sonra üçüncü sırada yer almıştır. Bu yıl sonunda öyle ümit ediyorum ki büyüme rakamlarımız yüzde 6-7 arasında gerçekleşecektir" değerlendirmesinde bulundu.

"Genç işsizlikte Avrupa'nın birçok ülkesi daha yüksek orana sahip"

Sözlerine, "Türkiye reel sektörü üretmeye devam ediyor. Geçen yıl ağustos'tan bu ağustosa kadar 1 milyon 400 bin yeni iş sağladık" diyerek devam eden Başbakan Yıldırım şu ifadeleri kullandı:

"Bazıları Türkiye'de genç işsizlik oranı yüksek diyor. Bizim nüfusumuz genç. Bunu artı değer olarak görüyoruz ve geleceğe yönelik beklentilerini olumlu yöne çeviriyor. Dolayısıyla kaldı ki genç işsizlikte de birçok Avrupa ülkesi bizden daha yüksek orana sahiptir. İşsizlik küresel bir sorundur. Tedbiri, sadece yatırımlarla değil aynı zamanda istikrar ve güvenin tesis edilmesi ile ilgilidir. Bu bakımdan Türkiye gayri safi hasılası 15 yılda 3 kat büyümüştür. Kişibaşı milli gelir 3 kat büyümüştür. Altyapı yatırımlarını büyük oradan tamamlamış, daha fazla ihracat ve ticaret için gerekli tüm hazırlıkları bitirmiştir. Türkiye'de olup başka ülkelerde daha az olan başka konu da işgücüne katılımdır. İşgücüne katılım yüzde 44'ten yüzde 53'ün üzerine çıkmıştır."