ABD'de esen iyimserlik rüzgarı doları güçlendiriyor

'ABD'nin canlanmada ön planda olduğu bir döneme girildiğine' dikkat çeken uzmanlara göre dolar uluslararası piyasalarda güç kazanmaya devam edecek. Beklenti yaz aylarında euro/dolar paritesinin 1.27 seviyesine gerilemesi.

Dünyanın en büyük ekonomisi ABD'ye dair güçlü verilerin iyimserliği artırmasıyla Amerikan Doları'nda başlayan ralli cuma günü kesintiye uğramış olsa da, dolar gücünü korumaya devam edecek gibi görünüyor. Analistler, 'ABD'nin canlanmada ön planda olduğu bir döneme girildiğine' dikkat çekiyor ve Euro Bölgesi'ndeki sorunların devam etmesiyle dolar lehine bir ortam oluştuğunu söylüyor. Dolarda son yedi haftadır yaşanan çıkışın süreceğini öngören analistlere göre, tarihi veriler de bu görüşü destekliyor. 

ABD'de istihdam piyasasında düzelmeye ve tüketici harcamalarında artışa işaret eden son verilerle dolar endeksi geçtiğimiz perşembe günü son yedi haftanın en yüksek seviyesine çıktı. Cuma günü ise Japon Yeni ve İngiliz Sterlini'ndeki yukarı yönlü hareketin etkisiyle doların çıkışı durdu. Endeks perşembe günü gördüğü 83.166 seviyesinden 82.501 seviyesine indi. Yine de endeks, son beş haftada yaklaşık yüzde 4.5 yükselmiş durumda. Yen karşısında geçtiğimiz hafta son 3.5 yılın en yüksek seviyesine çıkan dolar, İsviçre Frangı ve Norveç Kronu karşısında da altın haftanın zirvesinde geziniyor. 

Analistler, ABD'de olumlu verişi akışı sürdükçe dolarda yükseliş trendinin süreceğini öngörüyor. Amerikan ekonomisinin güçlendiğini ortaya koyan verilerin hisse senedi gibi riskli varlıklara ilgiyi artırdığı ortamda yatırımcının dolara güveni de pekişti. ABD'nin finans krizinden diğer ülkelere göre daha hızlı çıktığını düşünen yatırımcı dolara yöneldi. ABD Merkez Bankası'nın (Fed), parasal genişleme programı kapsamında yüklü Hazine tahvili olmaya devam etmesine rağmen, tahvillerin getirisi Alman ve Japon devlet tahvilleri karşısında düşüyor ve bu da dolara talebi körüklüyor. 

 

Parite yaz aylarında 1.27'ye inebilir 

Deutsche Bank döviz stratejisti Alan Ruskin, Financial Times gazetesine yaptığı açıklamada, "ABD'nin canlanmada önplanda olduğu bir döneme giriyoruz" dedi. Credit Agricole stratejisti Adam Myers da, Reuters'a yaptığı değerlendirmede, Euro Bölgesi'ndeki rakamların faizlerin seyri açısından doların lehine bir ortam oluşturduğunu ifade etti. Credit Agricole, 1.37 dolar seviyesinden birkaç haftada 1.30 dolar seviyesine inen euronun, yaz aylarında 1.27'ye kadar gerileyeceğini öngörüyor. Fransız bankaya göre, siyasi belirsizlikler euro üzerindeki baskısı artırıp daha da düşmesine neden olabilir. Scotia Bank da, yayınladığı raporda, ECB'nin yılın ikinci yarısında öngördüğü canlanmanın düşük euro gerektirdiğine dikkat çekerek, yılsonunda paritenin 1.27 düzeyine gerileyeceği tahmininde bulundu. Bu arada, Bank of New York doların yükselişini açıklayan bazı trendlere dikkat çekti. Bankanın analisti Neil Mellor, emeklilik fonları gibi reel para yatırımcılarının bir süredir borsalara yatırım yapmakta olduğunu fakat artık aktif olarak dolar almaya başladıklarını söyledi. Mellor, bunun dolar için gerçek bir itici güç olabileceğini dile getirdi. CNBC'ye konuşan Mellor ayrıca, güçlenen ekonominin Fed'in teşviklerinin sorgulanmasına yol açacağını vurgulayarak, bunun da dolara destek olduğunu hatırlattı. Bankanın stratejistlerinden Samarjit Shankar yatırım akışını analiz ederek, yatırımcının dolara yöneliminin arttığını ve bunun giderek güçlenen bir akım olduğunu söyledi. Shankar, geçtiğimiz hafta ortasında müşterilerine yolladığı notta, "Dolar popüleritesini koruyor, art arda yedi gün boyunca dolara net alım geldi" ifadelerini kullandı. Shankar, ABD'nin yatırımcılar arasında G3 ülkeleri içinde bu yıl ekonomisi en iyi yol alacak ülke olarak konumlandırıldığını ifade etti. 

Bu arada, ülkede konut fiyatlarının yükselmeye başlaması da krizin atlatıldığı algısını artırarak dolara destek oluyor. Fed Başkanı Ben Bernanke, geçtiğimiz yıllarda ülkede konut fiyatları yükselmeye başlamasıyla krizin sona ereceğini söylemişti. 

 

Dolar endeksi, 2001 seviyesinin %30 altında 

Doların yükselişine devam ettireceğini tarihi veriler de doğruluyor. Daha önce dolar, 1980'lerde ve 1990'ların ortasında iki büyük yükseliş dönemi geçirmişti. Doların boğa piyasasına girdiği söz konusu dönemlerin özelliği, içeride ekonominin iyileştiği ve faiz oranlarının artmaya başladığı bir ortamda yükselişe geçtiğinde ucuz olmasıydı. Dolar endeksi şu an 2001 zirvesinin yüzde 30 altında. Ve bu seviye doların yukarı doğru hamle yapması için önemli bir manevra alanına sahip olduğunu gösteriyor. Doların yönünde en belirleyici unsur ise Fed'in tahvil alımına devam edip etmeyeceği ya da daha ne kadar devam edeceği olacak. Dolarda son haftalarda görülen çıkışta, parasal genişlemenin sonlandırabileceği algısı etkili olmuştu. 

Doların uzun vadede değerlenmeye devam edeceğini düşünenlerin dikkat çektiği bir diğer nokta ABD'nin enerjide kendi kendine yetebilmesi. Tıpkı Reagan'ın vergi kesintilerinin ve askeri harcamaların 1980'lerin başında doları desteklediği ve internet patlaması ile yüksek verimliliğin 1990'ların ortasından sonuna kadarki dönemde doları güçlendirdiği gibi, bazı analistler kaya gazı devriminin ithal enerji faturasını azaltarak ABD'nin görünümüne yardımcı olacağını düşünüyor. Bunun da dolara destek olacağını savunuyor.