Tekstil ve hazır giyimden 10 talep
26 Aralık 2013 09:33 tsi
Türkiyenin ihracat ve istihdamının öncü sektörü tekstil ve hazır giyim temsilcileri, 2013ün sektörleri açısından iyi geçtiğini söyledi.
Tekstil ve hazır giyimden 10 talep
Türkiyenin ihracat ve istihdamının öncü sektörü tekstil ve hazır giyim temsilcileri, 2013ün sektörleri açısından iyi geçtiğini söyledi. Sektör başkanları, büyümenin 2014'te de süreceğini öngörüyor
volkan-001-001.jpgTürkiye tekstil ve hazır giyim sektörünün aktörleri, 2014te ihracat, iç piyasa ve istihdamda büyüme beklediklerini bildirirken, bir dizi talep ve uyarıda bulundu.
DÜNYAnın sorularını yanıtlayan tekstil ve hazır giyimin sözcüleri, 2013ün özellikle ikinci altı ayında belirgin bir tırmanma yaşadıklarını söyledi ve 2014 için de ekonomiyi yönetenlere uyarıda bulundu.
Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanı Cem Negrin, İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İTHİB) Başkanı İsmail Gülle, Triko Sanayicileri Derneği (TRİSAD) Başkanı Mustafa Balkuv ve İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları (İHKİB) Başkanı Hikmet Tanrıverdi, sektörün iyi bir yıl geçirdiği konusunda görüş birliğine vardı.
2014 için de kötümser bir tablo çizmeyen başkanlar, sektörün ihracat, istihdam ve iç piyasada büyümeye devam edeceği görüşünde ağırlıklı olarak birleşirken, istihdam deposu olarak adlandırılan sektörleri adına çağrı yaptı.
TGSD Başkanı Cem Negrin, özellikle 2013ün ikinci altı ayında belirgin bir yükseliş yakaladıklarını ifade ederek, önümüzdeki yıl 18.5 milyar dolar ihracat rakamına ulaşmayı öngördüklerini söyledi.
Son günlerini yaşadığımız yılın, istihdam açısından da iyi bir yıl olduğunu savunan Negrin, Bu yıl sektör, işten çıkarmalar yerine, eleman aradı. Hatta bu nedenle birkaç kez İŞKURla toplantılar bile yaptık derken, hükümetin artık korumacılık tepkisiyle, hammaddelere uyguladığı yüksek vergilerden vazgeçmesini istedi.
2013, koyduğumuz hedeflere çok yakınlaştığımız bir yıl oldu diyen İTHİB Başkanı İsmail Gülle ise, kendi sektörünün, genel ihracat artışının üzerinde bir başarı yakaladığına dikkat çekti.
2014te, istihdam üzerindeki yükler ve enerji gibi konularda hükümetten somut adımlar beklediklerini belirten Gülle, kurlarla ilgili de Merkez Bankasına sert eleştirilerde bulundu.
Gülle, TLyi normal olarak enflasyon oranında dengeleyemeyen Merkez Bankası, en ufak bir krizde, yüzde 5 -10luk artışlarla kontrol edemez hale geliyor, vermiş olduğu kur hedefiyle sınıfta kalıyor, inandırıcılığını yitiriyor ifadelerini kullandı.
TRİSAD Başkanı Mustafa Balkuv da, 2014 için öncelikle ihtiyacın istikrar ve Türkiyenin imajının üstte tutulması olduğunu söyledi. Dünyada artık rekabetin had safhaya vardığını, trikoda, İngilterenin bile üretime başladığını hatırlatan Balkuv, bu nedenle ivedilikle hazır giyim politikası oluşturulmasını istedi.
Önümüzdeki yıl için TL döviz hareketlerine dikkat çeken İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi ise, Eğer bu konu hassas bir şekilde takip edilmezse, büyük sıkıntılar yaşarız ifadelerini kullandı.
TRİSAD Başkanı Mustafa Balkuv: İngiltere bile üretime geçti hazır giyim politikası şart
Biz triko sanayicileri olarak, 2013ü ikiye ayırmamız gerektiğini düşünüyorum. İlk altı ay, siparişlerin geç gelmesi nedeniyle biraz kötü geçti ve Avrupada havaların uzun sure sıcak gitmesi de perakende satışları kötü etkiledi. İkinci altı ayımız ise siparişleri alınmış ürünlerde, dövizin yükselmesi sektörü olumlu etkiledi ve dengeyi sağladı.
Lakin, 2014ün ilk ayları, Avrupada istenilen düzelmenin sağlanamamış olması, bizleri olumsuz etkileyecektir. Ayrıca yine fiyat tutturmada sıkıntılar yaşayacağız. Çünkü komşularımız Romanya, Bulgaristan hatta İngiltere bile üretime başladı. Rekabet çok fazla ve üzerimizdeki yükler giderek artıyor.
Ben, çarenin inovasyonda olduğuna inanıyorum. Farklı üretimler yapan firmalarımız, işlerini sorunsuz götürebilir. Ayrıca dünya fast fashiona döndüğü için, yeni dönemde hızlı olan kazanacak. Ama bunları beceremeyen firmaların işi zor gibi gözüküyor. 2014 için öncelikle ihtiyacımız olan istikrar ve Türkiyenin imajının üstte tutulması. Ben, bizlerin bu konuda önemli destekler sağladığı inancındayım. Bunun dışında sektörün bir hazır giyim politikasına ihtiyacı var. Bizler, teknoloji ağırlıklı çalışan bir sektör olduğumuz için, rekabet açısından sürekli yatırım gereksinimi duyuyoruz ve know howda çok da iyi durumdayız. Ayrıca önümüzdeki dönem ülkenin, mutlaka rant ekonomisinden kurtulması gerek. Yatırım yapıp, omuzlarına yük almak yerine, İki bina alayım, da, ayda şu kadar kira gelirim olsun. Ne diye uğraşayım bu işlerle
şeklinde düşünen insanların sayısı arttı. Bu nedenle üretimi cazip hale getirecek sanayi politikalarına ihtiyacımız var.
İTHİB Başkanı İsmail Gülle: Merkez sınıfta kalıyor, inandırıcılığını yitiriyor
2013 koydoğumuz hedeflere çok yakınlaştığımız bir yıl oldu. Yılın tamamı için hedeflediğimiz yüzde 10luk bir büyüme, 2 puan farkla yüzde 8lerde gerçekleşecek olsa da, genel ihracatın üzerinde bir büyüme yakaladık. Tabi bunda Avrupada son dönemde yaşanan canlanma etkili oldu.
Önümüzdeki sene sektörümüzün ihracat artış hedefi yine yüzde 10. Eğer dünyayı sarsacak olağandışı bir gelişme yaşanmazsa, ertelenmiş talepler, AB pazarının daha da düzelmesi ve komşu ülkelerle yapacağımız stratejik çalışmalarla bunu yakalayabiliriz.
Daha önce tekstilde alınan koruma önlemlerinin, kendilerine darbe vuracağını savunan hazır giyim sektörü, bu yılı bizim üzerimizde bir büyüme rakamıyla kapatıyor ve önümüzdeki yıl da aynı büyümeyi yakalayacağı gün gibi aşikar. Zaten, hazır giyim ve tekstilde hem ihracat hem de istihdamda önemli artışlar sağlandı. Fabrikaların üretim kapasiteleri arttı.
Kayıt dışı ve cari açık gibi sorunları olan ülkemizde, önümüzdeki dönem tekstil hammaddelerine getirilen vergilerin kalkacağına inanmıyorum. Korumacılık sadece Türkiyede değil, tüm dünyada kalkmayacaktır. Yeni dünya düzeninde her ülke, kendi üreticisini, ihracatçısını koruyor. 2008de başlayan kriz dünyaya bunu öğretti. Yunanistanın, İtalyanın, İspanyanın düştüğü durumla birlikte, ihtiyaç duyulanın üretim olduğunu, hizmet sektörünün aslında bir köpük olduğunu gösterdi. O yüzden dünyada artık hiçbir ülke kapılarını bu şekilde açmaya cesaret edemez.
Biz, üretimle ilgili yüklerden başka bir sıkıntı dile getirmedik. Şu anda en önemli sıkıntımız istihdam üzerindeki yükler ve enerji fiyatlarındaki artışlar. Hükümetin özellikle istihdam üzerindeki yüklerle ilgili, 2014 yılında bir iyileştirme yapması lazım. Bizi dinleyen her bakan hak veriyor ama somut bir adım gelmiyor. Eğer böyle bir adım atılırsa, elimiz çok daha fazla rahatlayacak. Unutulmasın ki, dünyada şu anda çok acımasız, kıyasıya bir rekabet yaşanıyor. Firmalar çok düşük karlarla ihracat yapıyor.
Ayrıca bu şekilde dalgalanan bir kur, ihracatçıya zarar veriyor. Kur bugün arttı, yarın ihracat artsın şeklinde bir beklenti oluşuyor. Yok böyle bir şey. Her ihracat çalışması, uzun sürelidir.
TLyi normal olarak enflasyon oranında dengeleyemeyen Merkez Bankası, en ufak bir krizde, yüzde 5 -10luk artışlarla kontrol edemez hale geliyor, vermiş olduğu kur hedefiyle sınıfta kalıyor, inandırıcılığını yitiriyor.
Bu haber 1,325 defa okundu.
Yorumlar
+ Yorum Ekle