Alberto Arciniega: Teknoloji vücudumuzun yeni organı gibi olacak
16 Kasım 2013 11:59 tsi
Microsoft Başkan Yardımcısı Alberto Arciniega ya da bilinen adıyla Bay Tito BUGÜNe yeni teknolojinin 10 yıl içinde gideceği noktayı anlattı.
Alberto Arciniega: Teknoloji vücudumuzun yeni organı gibi olacak
Microsoft Başkan Yardımcısı Alberto Arciniega ya da bilinen adıyla Bay Tito BUGÜNe yeni teknolojinin 10 yıl içinde gideceği noktayı anlattı.
Arciniega, El hareketlerimizle, doğal ara yüzlerle, işlenecek teknolojiyle kimse bir şey yazıp öğrenmek zorunda kalmayacak yorumu yaptı.
Microsoftun patronu Bill Gates, 72 milyar dolarlık servetiyle dünyanın en zengin adamı olma unvanını geri aldı. Gatesin şampiyonluğunun açıklandığı günlerde Microsoft Başkan Yardımcısı Alberto Arciniega İstanbuldaydı. Turkcell Teknoloji Zirvesinin onur konuğu olan Arciniega ile Teknoloji gelecek yıllarda dünyayı nasıl etkileycek konusunu ele aldık. Kendisiyle buluşmaya gittiğimde, ondan herkes Bay Tito olarak söz ediyordu.
Küçük Alberto demek
*Neden size Tito diyorlar?
Uzun bir hikaye bu. Babamın babası ve onun babasının babasının adı da Alberto imiş. Hatta büyük annemin babasının adı da aynıymış. Ben doğup büyümeye başlayınca herkes birbirine Alberto dedikçe sık sık dönüp baktığım için İspanyol kökenli büyük annem Ben sana Tito diyeceğim dedi. Yani Tito, Küçük Alberto demekti. Ancak, adım büyüyünce de Tito olarak kaldı.
Sadece yazılım değiliz
*Kaç yıldan bu yana Microsoftta başkan Yardımcılığı yapıyorsunuz?
2012 Nisan ayından bu yana bu görevdeyim. Şirketimizde çok çeşitli segmentler var. Benim baktığım alan kurumsal diye nitelenebilecek büyük kurumları ve sektörleri kapsıyor.
*Microsoft nereye koşuyor?
Microsoft, şu anda hayal dünyası içindeki yepyeni bir yere geliyor. Eskiden sadece yazılımları olan bir şirketken şimdi artık cihazları ve ustaca çözümleri olan bir firmaya dönüştü. İş ortaklarımızla mesela Turkcell de bunlardan birisi birlikte ürettiğimiz pek çok çözüm var. Biz artık müşterinin her türlü ihtiyacını üreten, karşılayan bir şirketiz. Yepyeni ve çok heyecan verici cihazlar üretiyoruz. İş ortaklarımızın da yeni cihazlar üretmesine yardımcı oluyoruz.
Her şeyi değiştirecek
*Gelecek 5-10 yıl arasında çok büyük değişimler bekleniyor. Sizce neler göreceğiz?
Aslında gelecek 10 yıl için pek çok konu ve trend var. En vurucu olanı ve her şeyi değiştirecek olanı da bizim doğal el hareketlerimizle, doğal ara yüzlerle işlenecek teknoloji. Bu ne demek. Bir şeyi yeniden öğrenmek zorunda kalmayacaksınız.
Dokunmak, bakmak, elimizle hareket ettirmek tamamen kişinin doğasına göre ayarlanmış ve doğasına göre öğretilmiş teknoloji geleceği belirleyecek. Bir şey yazıp öğrenme konumunda kalmamak, teknolojiyi öğrenmek için ekstra çaba harcamak gerekmeyecek. Teknolojiye vücudumuzun bir parçası gibi bakılabilmesi ve bir organı gibi kullanılıyor olması, gelecek 10 yıl içinde her şeyi değiştirecek.
Oto camı konuşacak
*Bu söyledikleriniz cep telefonuyla mı simgelenecek?
Hayır, sadece cep telefonu değil. Machine learning yani akıllı makinelerin kendi aralarında canlıymış gibi konuşabilmeleri. Birilerinden öğrenip bir şeyler üretiyor hale gelmesi değiştirecek teknolojiyi. Bir örnek verelim; arabayla gidiyorsunuz, yolda bir şey gördünüz, Bu nedir diye sorduğunuzda sizin sesinizi algılayan araba camları, size cevap verecek. Yani düşünmeniz ve söylemeniz yeterli olacak. Birbiriyle konuşan makineler, akıllı camlar, etrafımızda olan kullandığımız birtakım materyallerin aslında artık birer bilgisayara dönüşüp akıllı hale gelerek size cevap ermesi mümkün olacak.
Kütüphanede çalışmayı çocuklarımız anlamıyor
*Bu kadar teknoloji bize fazla gelmeyecek mi? Şunu yap, bunu yap diyeceğiz ve biz bir şey yapmayacağız. Hayat çok sıkıcı olmayacak mı?
Eskiden öğrenmek için okula gidiyorduk, bir ödev verildiğinde kütüphaneye gitmemiz gerekiyordu. Şimdi anlattığımda kızım ve oğlum bu konsepti anlamıyorlar bile. Kütüphaneye gitmek ne demek? Şu anda bilgiye ihtiyacım olduğunda bunu hemen almalıyım. Bunun bir sonraki aşamasında da o bilgiye ihtiyaç duyduğumuzda bile bir yere tape etmek bile gerekmeyecek. Sadece düşünmek yeterli olacak. Bu şöyle bir noktaya geliyor aslında; Günün sonunda geldiğiniz noktada sadece cihazların akıllı olması bile gerekmiyor. Bütün bilgiler bulutta. Sadece birbiriyle iyi konuşuyor olması gerekiyor.
*80 yaşındakiler bile teknolojinin farkında değil mi?
İnsanlar çok çabuk öğreniyor, hayat böyle değişiyor işte.
Açlık çeken bölgelere daha kolay ulaşılacak
*2050lere giderken mesela çok artacak nüfusla dünyadaki açlık meselesi, teknoloji aracılığıyla çözülebilir mi?
Özellikle taşımacılıkla ilgili olarak bir ürünün bir geminin bir yerden bir yere gitmesinde çok ciddi sorunlar ve kayıplar yaşanıyor. Teknolojinin bazı ürünleri çok ucuzladı. Çok daha ucuza alınabilen sensörler var. Bunları gıdalara yerleştirerek bütün ulaşım ve taşımacılık boyunca o datayı kullanarak gerçekten o gıdanın iyi mi, kötü mü olduğunu anlayabilerek o dataya göre de doğru zamanda doğru aksiyon alabilmek mümkün.
Çok yardımcı olacak
Bu da işte bir yerden bir yere gıdayı taşırken ortaya çıkan kayıpları, büyük ölçüde gidermenin yolu. Dolayısıyla teknolojinin şu anda gelişmekte olan toplumları değişmeye davet ettiği hızla hiçbir şeyin aynı kalabilmesi mümkün değil. O yüzden daha doğru yöneterek daha doğru tüketerek gitmemiz gerekiyor. Teknoloji bu anlamda çok yardımcı oluyor.
Teknoloji iş dünyasının elindeki en güçlü silahtır
*Dünyada bir grup diyor ki, Her şeye teknoloji girdikçe, sektörlerde verimlilik çok yükselecek, her sorunu teknoloji çözecek. Bir başka grup da diyor ki, Yok kardeşim teknoloji bir yere kadar. Prodüktiviteye de teknolojinin fazla katkısı yok. Bu iki ayrı görüşe siz nasıl yaklaşıyorsunuz?
Teknoloji tek başına bir anlama gelmiyor. Eğer sonunda bir iş sonucu yoksa, bir işle birleşmiyorsa, teknoloji tek başına bir şey ifade etmez. Aslında endüstri devrimine baktığınız zaman teknoloji yine vardı. Bugün teknoloji dediğiniz zaman bulutu, big datayı, mobiliteyi, kurumlar arası ağları tanımlıyoruz.
Tek başına yetmez
Teknoloji aslında kendi başına şunu ifade ediyor; ne kadar daha etkili ne kadar daha verimli ne kadar daha işinizi iyi yapabiliyorsanız, teknoloji faydalı oluyor. Bunu konuşuyoruz biz aslında. Teknoloji bu açıdan baktığınızda çok şeyi değiştirebilir. Bunu aslında iş hayatında elinizdeki araçlar olarak görmeniz gerekiyor. Teknoloji kendi başına bir çözüm değil, çözüme giden araçları ifade eder.. Bunları doğru ve en etkili biçimde kullanırsanız gerçekten o belirliliğe, verimliliğe gelme şansınız var. İş dünyasının elindeki güçlü silahlarolarak teknolojiyi görebiliriz.
Türkiyedeki potansiyel yakında harekete geçer
*İstanbul için düşünceleriniz neler ve Türkiyedeki teknoloji üretimi ve kullanımına nasıl bakıyorsunuz?
İstanbulu çok seviyorum. İlk geldiğimde eşimle birlikte buradaydık. O da çok seviyor bu şehri ve yeniden gelmek istiyor. Çocuklarımızla birlikte en kısa zamanda gelmek istiyoruz. İstanbul için olduğu kadar teknoloji açısından da Türkiye çok büyük bir gelecek vadediyor. Türk insanının teknolojiye ne kadar çabuk adapte olduğunu ve teknoloji ne kadar hızlı kullandıklarını biliyorum. Bu da bana çok heyecan verici geliyor. Genç nüfusa sahipsiniz, çok potansiyel var burada. Ve bu potansiyelin yakın zamanda harekete geçeceğini düşünüyorum.
Bu haber 1,842 defa okundu.
Yorumlar
+ Yorum Ekle