En Sıcak Konular

Öğretmenleri tehdit eden sağlık sorunları

23 Kasım 2008 11:26 tsi
Öğretmenleri tehdit eden sağlık sorunları Öğretmenlerin meslek hayatları boyunca varis, ses, göğüs ve ortopedik rahatsızlıklarla karşı karşıya kaldıklarını belirten uzmanlar, hastalıklara karşı öğretmenlerin tedbirli olmalarını istiyor.

İşte öğretmeni tehdit eden sağlık sorunları 
Star

Öğretmenlerin meslek hayatları boyunca varis, ses, göğüs ve ortopedik rahatsızlıklarla karşı karşıya kaldıklarını belirten uzmanlar, hastalıklara karşı öğretmenlerin tedbirli olmalarını istiyor.

Özel bir hastanenin Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Bölüm Sorumlusu olan Prof. Dr. Levent Erişen, meslek gereği sesini yoğun olarak kullanan öğretmenlerde sıklıkla ses kısıklığı, ses tellerinde ödem, nodül ve polip gibi hastalıklara rastlandığını söyledi. Bu hastalıkların önüne geçmek için ilk adım olarak sigaranın bırakılması ve pasif içicilik söz konusu olduğundan sigara içilen yerlerde bulunmaktan kaçınılmasını gerektiğini vurgulayan Prof. Erişen, diğer önerilerini de şöyle sıraladı: "Sık sık boğaz temizleme alışkanlığı varsa bu alışkanlıktan vazgeçilmeli; bu gereksinim hissedildiğinde bunun yerine birkaç yudum su içilmeli. Günlük su tüketimi en az iki buçuk litre (on su bardağı) olmalı. Ses tellerinde kurumaya yol açabilen mentollü nefes açıcı, şeker ve pastillerden; kurumayla birlikte ses tellerinde salgı artışına da neden olan kafeinli, baharatlı ve asitli yiyecek ve içeceklerden uzak durulmalı. Ayrıca bazı ilaçlar ses telleriyle beraber boğazda da kurumaya neden olduğundan, ilaç kullanımından önce uzman hekime danışılmalı. Ses tellerinde kurumaya neden olabilen bir diğer tehdit unsuru olan kuru ortamlarda bulunmamaya özen gösterilmeli; bu ortamlar nemlendirilmeli. Bunlara ilave olarak kişi gün içinde zorunlu olarak uzun süre konuşarak sesini yorduysa mutlaka bir süre konuşmayarak sesini dinlendirmelidir."

UZUN SÜRE AYAKTA DURMAK TEHLİKELİ
Toplumda 'öğretmen hastalığı' olarak da anılan varis ile ilgili bilgi veren Acıbadem Bursa Hastanesi Kalp Damar Cerrahisi Bölüm Sorumlusu Prof. Dr. Hayati Özkan da öğretmenleri devamlı ayakta durmamaları veya hareketsiz oturmamaları yönünde uyardı.

Devamlı ayakta duran veya hareketsiz olarak oturan ve bunun önüne geçemeyenlerin ise ayaklarını müzikle ritm tutar gibi hareket ettirmesini öneren Özkan, bu hareketlerin hem varisi hem de toplardamarlarda pıhtı oluşumunu engellemekte etkili olduğunu belirtti. Fırsat bulunduğunda bacakları baştan yukarı olacak şekilde kaldırıp dinlendirmek de Prof. Özkan'ın bir başka önerisi.

Ortopedi servisinden Doç. Dr. Nadir Şener de, uzun süre ayakta durmanın bel ağrısı ve ayak ağrılarını da beraberinde getireceğini ifade etti. Doç. Dr. Şener öğretmenlerin ayrıca uygun ayakkabı seçimine de dikkat etmeleri gerektiğini kaydederek; "Öğretmenlerimiz topuklu ayakkabıdan kaçınmalı, ön kısmı geniş yumuşak tabanlı ayakkabıları tercih etmeliler" dedi.

Öğretmenlerde diğer sık görülen bir sorun da omuz ağrıları. Tahtaya uzun süre yazı yazanlarda omuz çevresinde adale sıkışmasının görülebildiğini bildiren Doç. Şener, omuz ağrısının önüne geçmek için olabildiğince baş üstü seviyesinde yazı yazmamayı, tahtanın silinmesinde öğrencilerden yardım almayı ve ağır taşımamayı çözüm olarak gösterdi.

Prof. Dr. Mehmet Karadağ ise; öğretmenlerin sık yaşabileceği sorunlardan solunum yollarında gelişen enfeksiyonlar ve alerjiye dikkat çekti. Prof. Karadağ, "Kış aylarında kapalı ortamlarda toplu yaşam, solunum sistemi hastalıkları açısından önemli bir risk. Ortamda bulaşıcı bir hastalığı olan kişinin varlığı, o havayı soluyan herkesi hastalık açısından riskli konuma getiriyor. Vücut direnci düşük olanlar ya da alerjik bünyesi olanlar çok çabuk etkilenebiliyor. Özellikle kış aylarında okullarda teneffüslerde öğrencilerin üşümemesi için sınıfların havalandırılmaması durumunda, kirli hava büyük bir tehdit unsuru olarak karşımıza çıkıyor. Ayrıca kapalı ortamlardaki tebeşir tozu, kokulu kalemler, yapıştırıcılardan çıkan kimyasal kokular da alerjik bünyeli kişilerde ve astım hastalarında nefes darlığı ve öksürük yakınmalarının başlamasına neden olabiliyor. Tüm bu nedenlerle; kapalı ortamların sık havalandırılması riskleri en az seviyeye indirmek açısından önemli ve gerekli" diye konuştu.



Bu haber 1,795 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.








    BİZE ULAŞIN: info@resulkurt.com
    TWİTTER/resulkurt34

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    6,990 µs